SGK, Emekli Sandığı, Bağ-Kur ve SSK ’nın birleştirildiği bir kamu kurumudur. Turkiye ’deki sosyal guvenlik sistemini sağlayan ve duzenleyen kuruluştur.
Sosyal Guvenlik Kurumu (SGK), eski adıyla SSK, Turk vatandaşlarının yaralandığı sosyal guvenlik sistemlerinin uygulandığı kamu kurumudur. Sosyal sigortacılık ilkelerine dayalı, kolay erişilebilir ve malî acıdan surdurulebilir sosyal guvenlik sistemini yurutmeyi amaclamaktadır. Turkiye ’deki sosyal guvenlik politikalarını geliştiren ve uygulayan SGK, gercek ve tuzel kişilere hizmet verir. Kişilerin sosyal guvenlik konusundaki hak ve yukumluluklerinin yerine getirilmesini kolaylaştırarak gerekli bilgilendirmeleri yapar. Sosyal guvenlik konularında uluslararası kuruluşlarla da işbirliği yapan SGK, vatandaşların sosyal guvenlik hakları konusunda kamu kurumları ile koordinasyonu ve işbirliğini sağlamakla da yukumludur. SGK, 16 Mayıs 2006 tarihinde kabul edilen 5502 sayılı Sosyal Guvenlik Kurumu Kanunu cercevesinde kurulan bir kamu kurumudur. Eski sosyal guvenlik kurumları olan Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı kurumları birleştirilerek “SGK” adı altında yeniden yapılandırılmıştır. Yaklaşık 150 yıllık bir surecte gelişen bir sosyal guvenlik sistemiyle doğmuştur. Makalemizde bu surecle ilgili ayrıntılı bilgiler bulabilirsiniz.


[h=4]Tarihce [/h]SGK, insanların sosyal guvenlik ihtiyaclarından doğan ve yıllar suren bir surecin sonucudur. İnsanların meslekî, fizyolojik ve sosyo-ekonomik risklerinin ortadan kaldırılması, azaltılması veya sonuclarının onarılması ihtiyacından ortaya cıkan sosyal guvenlik, butun bireylerin bugunlerinin ve yarınlarının guvence altına alınmasını amaclamıştır.
Gunumuzdeki sosyal guvenlik sistemi ilk olarak 19. yuzyılın sonlarında Almanya ’da gercekleşti. Alman devlet adamı Bismarck, finansmanı işci ve işveren primleri yanında devlet katkılarıyla sağlanan bir sosyal sigorta sistemi oluşturmuştur. İngiltere ’de ise, 1942 yılında sosyal guvenliğin finansmanının vergi gelirleriyle sağlanmasını ongoren “Beveridge Raporu”, sosyal guvenlik anlayışına yeni bir boyut kazandırmıştır. “Sosyal guvenlik” kavramı ilk olarak 1935 tarihinde yayınlanan Amerikan Sosyal Guvenlik Kanunu ’nda yer aldı. Bu kavram, daha sonra 1941 tarihli Atlantik Paktı Sozleşmesi ’nde, 1944 tarihli Uluslararası Calışma Orgutu (ILO) Philedelphia Konferansı ’nda da kullanıldı. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ’nde de sosyal guvenlik, temel haklardan biri olarak yer aldı.
Turk tarihinde sosyal guvenlik uygulamaları Orta Asya, Anadolu Selcuklu ve Osmanlı donemlerine kadar uzanıyor. Orta Asya ’da eski Turklerde aile ici yardımlaşmalar, yardım icin kurulan vakıflar, “sosyal yardım” olarak tanımlanıyor. Anadolu Selcuklu doneminde de, sosyal yardım amaclı vakıflar kurulmuştur. Osmanlı Devleti ’nde ise sosyal guvenlik anlamında ilk orgutlenme; 13. yuzyılda, once Ahilik (esnaf, zanaatkÂr, ciftciler v.b.), sonra Gedik (hak ve imtiyaz) ve Lonca (usta, kalfa ve cırakları icine alan dernek) teşkilatları adı altında ortaya cıkmıştır. Bu teşkilatlar 18. yuzyıla kadar etkin olmuştur. 18. yuzyılda Osmanlı ’da sosyal guvenlik, kurumsallık kazanmış ve ilk kez sosyal yardım amaclı vergi toplanmıştır. 19. yuzyılda sosyal yardım amaclı Darulaceze (duşkunler yurdu), Daruşşafaka (yoksul, oksuz ve yetimler icin okul) gibi kurumlar kurulmuştur. Osmanlıda tekaut (emekli) ve teavun (yardımlaşma) sandıkları ile Tanzimat sonrasında işcilerle ilgili sınırlı kapsamlı toplumsal politika duzenlemelerinin yer aldığı 1865 tarihli “Dilaver Paşa Nizamnamesi”, sosyal guvenlik alanında oluşturulan onemli duzenlemelerden biridir. 1866 tarihinde “Askeri Tekaut Sandığı” ve 1881 tarihinde “Sivil Memurlar Emekli Sandığı” kurulmuştur. 1876 tarihli olan ve 1908 yılında tekrar duzenlenen “Kanun-i Esasi”de temel hak ve hurriyetler duzenlenmiş; ancak ekonomik ve sosyal haklara değinilmemiştir.
1921 yılında 151 sayılı “Ereğli Maden Amelesinin Hukukuna Muteallik Kanun” ile Amele Birliği kurulmuştur. Amele Birliği, Turkiye ’nin kanun ile kurulan ve uyeliği zorunlu olan ilk sosyal guvenlik kuruluşudur. 1921 tarihli Anayasa olan “Teşkilatı Esasiye Kanunu” ise, donemin ekonomik, sosyal ve siyasi durumu sebebiyle hak ve ozgurluklere yer verememiştir. 1924 Anayasası ’nda ise, temel hak ve hurriyetlerden bahsedilmiş; ekonomik ve sosyal hak ve ozgurlukler ile siyasi hak ve ozgurluklerden bahsedilmemiştir.
Cumhuriyetin ilk yıllarında cok sayıda emeklilik ve yardımlaşma sandıklarının kuruluşunu ongoren kanunlar cıkarıldı. Bu alanda cıkarılan yasalar ve oluşturulan sandıklar şunlardır; 1926 tarihli “İmalatı Harbiye Teavun ve Sigorta Sandığı”, 1934 tarihli “Devlet Demir Yolları ve Limanlar İdaresinin Memur ve Mustahdemleri Tekaut Sandığı”, 1935 tarihli “Telgraf ve Telefon İdaresi Biriktirme ve Yardım Sandığı”, 1935 tarihli “PTT Telgraf ve Telefon İdaresi Biriktirme ve Yardım Sandığı”, 1937 tarihli “Deniz Yolları ve Akay İşletmeleriyle Fabrika ve Havuzlar İdareleri Memur ve Mustahdemleri Tekaut Sandığı”, 1937 tarihli “Ziraat Bankası Memurları Tekaut Sandığı”, 1938 tarihli “Emlak ve Eytam Bankası Memurları Tekaut Sandığı”, “Merkez Bankası Memurları Tekaut Sandığı”, “Devlet Hava Yolları Umum Mudurluğu Memur ve Mustahdemleri Tekaut Sandığı”.
SGK ’nın tarihi surecini ise şoyle sıralayabiliriz;

1936 tarihinde yururluğe giren 3008 sayılı “İş Kanunu”, Turkiye ’de ilk kez sosyal sigortaların kuruluşu ve sosyal sigortalara ilişkin temel ilkeler iceren kanundur. Ancak kanundaki sistem, İkinci Dunya Savaşı sebebiyle 1945 yılına kadar kurulamamıştır.
27 Haziran 1945 tarihli ve 4772 sayılı “İş Kazaları, Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortaları Kanunu”, sosyal sigorta kolları ile ilgili ilk kanundur. Bu kanunla birlikte “İş Kazaları, Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortası” uygulanması başlamıştır.
16 Temmuz 1945 tarihinde 4792 sayılı “İşci Sigortaları Kurumu Kanunu” cıkarılmış, kanun 1 Ocak 1946 tarihinde yururluğe girmiştir. Kanunla birlikte “İşci Sigortaları Kurumu” kurularak, 1945 yılına kadar kurulan cok sayıdaki sandık birleştirilmiştir.
1945 yılında 4772 sayılı “İş Kazaları, Meslek Hastalıkları ve Analık Sigortaları Kanunu” cıkarılmıştır.
1950 yılında 5417 sayılı “İhtiyarlık Sigortası Kanunu”; 1951 yılında 5502 sayılı “Hastalık ve Analık Sigortası Kanunu”; 1957 yılında ise 6900 sayılı “Maluliyet, İhtiyarlık ve Olum Sigortası Kanunu” cıkarılmıştır.
8 Haziran 1949 tarihinde kabul edilen 5434 sayılı “Emekli Sandığı Kanunu”, 1 Ocak 1950 tarihinde yururluğe girdi. Bu kanun ile 11 farklı emeklilik sandığı kaldırıldı. Boylece, işverenlerden ve calışanlardan prim alınması ilkesine dayalı, modern anlamda bir sosyal guvenlik yapısı oluşturuldu. Kanun kapsamında “Emekli Sandığı Genel Mudurluğu” de kuruldu.
“Sosyal guvenlik” ilk kez 1961 Anayasası ile calışma hayatı ve sosyal politikalara ilişkin anayasal terminolojiye girmiştir.
1961 Anayasası ’ndaki sosyal guvenlikle ilgili 48. maddesi, 1982 Anayasası ’nda “sosyal guvenlik” başlıklı 60. maddede duzenlenmiştir. 1982 Anayasası ’ndaki ilgili maddede, “Herkes sosyal guvenlik hakkına sahiptir. Devlet bu guvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar.” ifadesi ile devlete onemli bir sorumluluk verilmiştir.
1963-1967 yıllarını kapsayan kalkınma planında, ilk kez sosyal guvenlik kurumlarının tek catı altında birleştirilmesi fikrine yer verilmiş ve devletin sosyal politikası olarak kamuoyuna acıklanmıştır.
17 Temmuz 1964 tarihli 506 sayılı “Sosyal Sigortalar Kanunu”, işci statusunde calışanlara ilişkin sigorta kollarına ait ceşitli kanunlara dağılmış butun duzenlemeleri ve sosyal guvenlikle ilgili ozel hukumleri birleştirmiştir.
1 Mart 1965 tarihinde “Sosyal Sigortalar Kanunu” yururluğe girdi. Bu kanunla, “İşci Sigortaları Kurumu”, “Sosyal Sigortalar Kurumu” adını aldı. Ayrıca, işci statusunde calışanlara sosyal guvenlik alanında yeni haklar getirildi.
2 Eylul 1971 tarihinde 1479 sayılı kanun ile “Esnaf ve SanatkÂrlar ve Diğer Bağımsız Calışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu (Bağ-Kur)” kuruldu.
1 Ekim 1972 tarihinde 1479 sayılı kanunun sigortalılıkla ilgili hukumleri uygulamaya konuldu.
10 Eylul 1977 tarihinde 2108 sayılı “Muhtar Odenek ve Sosyal Guvenlik Yasası”yla koy ve mahalle muhtarlarının Bağ-Kur kapsamında zorunlu sigortalı olmaları sağlandı.
4 Mayıs 1979 tarihli ve 2229 sayılı kanunla herhangi bir sosyal guvenlik kuruluşuna tabi olmayan Turk vatandaşlarıyla ev kadınlarına Bağ-Kur kapsamında isteğe bağlı sigortalı olma hakkı verildi. Bu sigortalıların da zorunlu sigortalılarla aynı hak ve mukellefiyetlere tabi olması ongoruldu.
1983 yılında 2925 sayılı “Tarım İşcileri Sosyal Sigortalar Kanunu” ve 2926 sayılı “Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Calışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu” kabul edilerek, tarım kesiminde calışanların sosyal guvenlikleri sağlandı.
1 Ocak 1986 tarihinden itibaren Bağ-Kur ’a tabi sigortalılara, sağlık sigortası yardımları verilmeye başlandı.
20 Mayıs 2006 tarihinde yururluğe giren 5502 sayılı kanunla, Sosyal Sigortalar Kurumu, Emekli Sandığı ve Bağ-Kur tek catı altında toplanarak “Sosyal Guvenlik Kurumu Başkanlığı” kuruldu. Bu kanunla sigorta hak ve yukumlulukleri eşitlendi, tek bir emeklilik ve sağlık sigortası sistemi kuruldu.
31 Mayıs 2006 tarihinde 5510 sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu” kabul edildi. Bu kanunun 1 Ocak 2007 tarihinde yururluğe girmesi ongoruldu; ancak Anayasa Mahkemesi 5510 sayılı kanununun bazı maddelerini iptal etti. Gerekli duzenlemeler icin kanunun yururluluk tarihi once 01 Temmuz 2007 tarihine, sonra 1 Ocak 2008 tarihine ertelendi. 5510 sayılı kanun, 1 Ekim 2008 tarihinde tum hukumleri ile yururluğe girebildi. Bu kanun ile sosyal sigortalar alanında standart sağlandı.

[h=3]SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı ’na Ne Oldu? [/h]İşci, işveren ve memurlarla ilgili uc farklı sosyal guvenlik kurumu faaliyet gosteriyordu. İşcilerin sosyal guvencesini Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK), işverenlerin veya kendi namına iş yapanların sosyal guvencesini Bağ-Kur, memurların sosyal guvencesini de Emekli Sandığı sağlıyordu. Bu uc farklı sosyal guvenlik kurumu, 16 Mayıs 2006 tarihinde kabul edilen, 20 Mayıs 2006 tarihinde Resmî Gazete ’de yayınlanarak yururluğe giren “5502 sayılı Sosyal Guvenlik Kurumu Kanunu” ile birlikte “Sosyal Guvenlik Kurumu (SGK)” adı altında tek catı altında toplandı.
1 Ağustos 2008 tarihinde de “5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu” yururluğe girdi. Bu kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde “hizmet akdiyle calışan kişiler” yani SSK ’ya tabi kişiler; (b) bendinde “kendi nam ve hesabına calışan kişiler” yani Bağ-Kur ’a tabi kişiler; (c) bendinde de “kamu idarelerinde calışan kişiler” yani Emekli Sandığı ’na tabi kişiler hukme bağlandı. Daha anlaşılır bir ifadeyle; 5510 sayılı kanun “4-a” kapsamında SSK ’ya tabi kişiler, “4-b” kapsamında Bağ-Kur ’a tabi kişiler, “4-c” kapsamında da Emekli Sandığı ’na tabi kişilerle ilgili hukumler yer alıyor. Bu uc farklı kuruma tabi calışan ve işverenler artık “SGK” kanunu cercevesinde değerlendiriliyor.
SGK adı altında toplanan kurumlarla ilgili biraz daha detay verelim: Turkiye ’de sosyal guvenlik hizmeti alan vatandaşlarla ilgili cok karmaşık bir yapı vardı. Sigortalıların sosyal guvenlik hakları 5 farklı kanun ile duzenleniyordu. Hizmet akdiyle calışanlar 506 sayılı, kendi nam ve hesabına calışanlar 1479 sayılı, devlet memuru olarak calışanlar 5434 sayılı, tarımda hizmet akdiyle calışanlar 2925 sayılı, tarımda kendi nam ve hesabına calışanlar 2926 sayılı kanunlara tabiydi. 506 sayılı kanunun gecici 20. maddesindeki sandıklara tabi olanlar da kendi vakıf senetlerine gore sosyal guvenliklerini sağlıyordu. Bu sosyal guvenlik sistemi, calışanlar arasında norm ve standart birliğini bozuyordu. Bu sebeple bu kanunlardaki ilgili maddeler 5502 sayılı kanunda; kurumlar da “SGK” adı altında birleştirildi.
[h=3]SGK ’nın Amac ve Gorevleri [/h]Sosyal guvenlik, insan hakkı ve devlet gorevidir. Bu bağlamda SGK, geliri veya kazancı kesintiye uğramış kişilerin, kimsenin yardımına muhtac kalmadan gecinme ve ihtiyaclarını karşılama amacı guden bir sistemin catı kuruluşudur. Turkiye ’deki sosyal guvenlik sistemi, sosyal devletin gereği oluşturulmuştur. Bu kapsamda, 5502 sayılı “Sosyal Guvenlik Kurumu Kanunu” ve 5510 sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu” ile sosyal guvenlik sistemi standart hale getirilmiş, eşit ve surdurulebilir bir yapıya kavuşturulmuştur.
Bu reform kapsamında SGK ’nın misyonu; vatandaşlara doğumundan olumune kadar, olumunden sonra da hak sahiplerine sağlık, sigorta ve sosyal yardım alanlarında hizmet vermektir. SGK, vizyonunu ise şoyle acıklıyor; “Vatandaş odaklı hizmet anlayışı icinde etkin, suratli ve kaliteli sosyal guvenlik hizmeti sunan, toplumun guvenine sahip ve aktueryal dengelerini sağlamış, saygın bir kurum olmak.”
SGK ’nın gorevleri 5502 sayılı kanunun 3. maddesinde şoyle acıklanmıştır;

Ulusal kalkınma strateji ve politikaları ile yıllık uygulama programlarını dikkate alarak sosyal guvenlik politikalarını uygulamak, bu politikaların geliştirilmesine yonelik calışmalar yapmak.
Hizmet sunduğu gercek ve tuzel kişileri hak ve yukumlulukleri konusunda bilgilendirmek, haklarının kullanılmasını ve yukumluluklerinin yerine getirilmesini kolaylaştırmak.
Sosyal guvenliğe ilişkin konularda; uluslararası gelişmeleri izlemek, Avrupa Birliği ve Uluslararası kuruluşlar ile işbirliği yapmak, yabancı ulkelerle yapılacak sosyal guvenlik sozleşmelerine ilişkin gerekli calışmaları yurutmek, usulune gore yururluğe konulmuş uluslararası antlaşmaları uygulamak.
Sosyal guvenlik alanında, kamu idareleri arasında koordinasyon ve işbirliğini sağlamak.

[h=3]SGK ’nın Hizmetleri [/h]Turkiye ’deki sosyal guvenlik sistemi; iş kazası ve meslek hastalığı, hastalık ve analık sigorta kollarını kapsayan kısa vadeli sigorta kolları ile malulluk, olum ve yaşlılık sigorta kollarını kapsayan uzun vadeli sigorta kollarından oluşmaktadır.
Kısa vadeli sigorta kolları sigortalılarda ve hak sahiplerine şu hizmetler verilmektedir;

Sigortalıya, gecici iş goremezlik suresince gunluk gecici iş goremezlik odeneği verilmesi
Sigortalıya surekli iş goremezlik geliri bağlanması
İş kazası veya meslek hastalığı sonucu olen sigortalının hak sahiplerine, gelir bağlanması
Gelir bağlanmış olan kız cocuklarına evlenme odeneği verilmesi
Hastalık ve analık sigortasından sigortalıya hastalık veya analık hallerine bağlı olarak ortaya cıkan iş goremezlik suresince, gunluk gecici iş goremezlik odeneği
Analık sigortası kapsamında emzirme odeneği
Cenaze odeneği
Askerlik ve doğum borclanması hakları
Uzun vadeli sigorta kolları kapsamında ise şu hizmetler verilmektedir;

Malulluk sigortası kapsamında malulluk aylığı
Yaşlılık sigortası kapsamında yaşlılık aylığı ve toptan odeme
Olum sigortası kapsamında olum aylığı, olum toptan odemesi
Aylık almakta olan kız cocuklarına evlenme odeneği
Cenaze odeneği
Genel Sağlık Sigortası (GSS) kapsamında ise şu hizmetler verilmektedir;

Genel sağlık sigortalısı ve bakmakla yukumlu olduğu kişilere finansmanı sağlanan tıbbî urun ve hizmetlerinin verilmesi
Genel sağlık sigortalıları ile hak sahiplerinin hastalıklardan korunması amacıyla ilgili kamu idareleriyle kişisel koruyucu sağlık hizmetleri politikalarının tespitine ve etkin bir şekilde uygulanmasına katkı sağlanması
Genel sağlık sigortalıları ile hak sahiplerini ve işverenleri genel sağlık sigortası mevzuatından doğan hakları ve odevleri konusunda her turlu iletişim aracları ile bilgilendirilmesi[h=4]Daha Onceki Başkan ve Genel Mudurler [/h]SGK kurulmadan once diğer sosyal guvenlik kurumlarında cok sayıda genel mudur ve başkan gorev yaptı. Buna gore, SSK ’da 1941-2006 yılları arasında 41 genel mudur ve başkan, Emekli Sandığı ’nda 1952-2017 yılları arasında 16 genel mudur; Bağ-Kur ’da 1977-2006 yılları arasında 16 genel mudur gorev yaptı.
2006 yılında kurulan SGK ’da gunumuze kadar gorev yapan başkanlar ise şunlardır; Tuncay Teksoz (03.05.2006-01.09.2006), Birol Aydemir (05.10.2006-08.10.2007 V. / 09.10.2007-06.01.2008), Tahsin Guney (07.03.2008-15.05.2008 V.), Emin Zararsız (21.07.2009-08.08.2011), Fatih Acar (16.05.2008-16.07.2009 V. / 2011-24.02.2013), Yadigar Gokalp İlhan (2013-16.10.2015), Cevdet Ceylan (19.10.2015-18.12.2015 V.), Dr. Mehmet Selim Bağlı (18.12.2015 - ...).


[h=4]SGK Hakkında Kısa Bilgiler [/h]
Uluslararası Calışma Orgutu (ILO), “sosyal guvenlik” kavramını şoyle ozetliyor; “Toplumun kendi uyelerine bir takım kamusal tedbirlerle, hastalık, hamilelik, iş kazası, işsizlik, yaşlılık ve olumden kaynaklanan tamamen veya esaslı bir şekilde kazanc kaybının neden olacağı ekonomik ve sosyal zorluklara karşı sağladığı koruma, tıbbi bakım tedariki ve cocuklu ailelerin desteklenmesidir.”
SGK, Calışma ve Sosyal Guvenlik Bakanlığı ’na bağlı bir kurumdur.
2006 yılındaki reformla SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı ’nın tek catı altında birleştirilmesi, dunya sosyal guvenlik tarihinin “en onemli ve en buyuk sağlık reformu” olarak gosteriliyor.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıcdaroğlu; 18 Aralık 1991-16 Haziran 1992 yılları arasında Bağ-Kur ’da, 13 Mayıs 1992-20 Eylul 1996 / 21 Temmuz 1997-11 Ocak 1999 yılları arasında da SSK ’da genel mudurluk yapmıştır.
2016 yılı itibariyle Turkiye genelinde 1 milyon 749 bin 240 işyeri bulunuyor. Bu işyerlerinde calışan toplam kayıtlı sigortalı sayısı 13 milyon 775 bin 188 ’dir.
SGK butcesi, 2015 yılında 11,4 milyar lira, 2016 yılında da 20,1 milyar lira acık verdi.
Devlet, sosyal guvenlik kurumlarına 2004-2016 yılları arasında yaklaşık 70 milyar lira sigorta prim teşviki aktardı.
Calışma ve Sosyal Guvenlik Bakanlığı ’nın iletişim hattı Alo 170 ’e gelen yaklaşık 40 milyon şikÂyetten yuzde 70 ’ini SGK ile ilgili konular oluşturuyor.
SGK ’nın 2017 butcesi yaklaşık 264 milyar liradır.
Turkiye genelinde SGK bunyesinde 28 bin personel gorev yapıyor.