Arpacık gunumuzde sıklıkla rastlanan ve gorunum itibariyle kişiye oldukca rahatsız veren bir rahatsızlıktır. Vucutta kendini sulanma, şişme ve yanma ile beraber gosteren arpacık, vucut direncinin zayıfladığına işaret etmektedir.
Sık karşılaşılan bu rahatsızlık etkilediği gozkapağı bezine gore ikiye ayrılmaktadır. Gozkapağının dışında, gozun yuzeyini koruyan yağı diğer adıyla sebumu salgılayan kirpiklere bağlı yağ bezleri vardır. Bu salgı bezlerinin ceşitli sebeplerle tıkanması sonucunda gozun yuzeyindeki bakteriler birikerek dış arpacığın oluşmasına sebep olabilirler.
Gozkapağının icinde ust goz kapağında yer alan ve meiboom bezleri adı verilen bir dizi bez daha vardır. Gozkapağının arka yuzune acılan bu bezlerin tıkanması veya enfeksiyon kapması sonucunda ise ic arpacık denen rahatsızlık meydana gelir.
Arpacığın meydana gelmesine neden olan bircok etmen vardır. Kandaki yağ oranı yuksek olan kişilerde yağ bezlerinin tıkanması sıklıkla rastlanılan bir durumdur. Arpacıkların yuzde 90 ’ına sebebiyet veren başka bir etmen de stafilokok bakterileridir. Bu bakteri genellikle burun bolgesinde bulunan bir bakteridir. Burun silindikten ya da ellendikten sonra gozle temasa girilirse bu bakteri goze bulaşabilir. Bakteri goze yerleşerek enfeksiyona, kirpik diplerinde tıkanmalara ve iltihaplara sebebiyet verir. Kronik blefarit yani goz kapağı iltihabı olanlarda da sıklıkla arpacık gorulur. Bu kişilerde goz kapağı bezleri, bakteriler tarafından sıklıkla tıkanmaktadır. Vucudun kendini dış etkenlere ve bakterilere karşı korumasındaki en buyuk silahı vitamin ve minerallerdir. Vitamin ve mineraller bakımından zayıf kalan beslenme, vucudun direncinin de duşerek bakterilere karşı savunmasız kalmasına sebep olur. Dolayısıyla gozde yer edinebilecek bakterilere de davetiye cıkarılmış olur. Bu durumdan korunmanın en iyi yolu bol bol A, C ve E vitamini almaktır. Arpacığa sebep olan bir başka durum da ağır goz makyajı yapmak ve makyajı yatarken iyice temizlememektir. Ayrıca başka biriyle paylaşılan makyaj malzemeleri de arpacığa sebep olabilmektedir.
Arpacığa sebep olabilecek diğer durumlar;
Fiziksel yatkınlık (daha onceden arpacık sorunu yaşamış),
Gozde kullanılan kozmetik urunlere karşı alerji,
Goz temizliğinin ihmali,
Ergenlik donemi,
Stres,
Fazla yağlı yiyeceklerle beslenme,
Bağışıklık sisteminin yavaşlamasına sebep olan ilaclar kullanma,
Yaygın bir cilt hastalığı olan seboreik dermatit,
Yağ bezleriyle ilgili bir hastalık olan akne rozasea.
Arpacık, genelde 1-2 hafta icinde kendiliğinden iyileşebilen ve herhangi bir ilaca ihtiyac duymayan bir rahatsızlıktır. Sıklıkla meydana geldiği icin de gunumuze kadar halk arasında geliştirilen bir cok tedavisi mevcuttur. Bunlardan en başarılısı, sıcak komprestir. Temiz bir bezin sıcak suyla guzelce yıkanıp arpacığın olduğu gozde yaklaşık 10 dakika bekletilmesi gerekir. Suyun gozu yakmayacak sıcaklıkta olmasına ve bezin muhakkak temiz olmasına dikkate edilmelidir. Bu tedavi, sonuc verene kadar gunde 3-4 kez tekrarlanabilir. Arpacığın daha buyuk ve acılı olduğu durumlarda bir doktora başvurmak gerekir. Doktor duruma gore tedaviye uygun antibiyotik ya da solusyon verebilir. Her iki tedavi surecinde de gozun kirli ellerle ovuşturulmaması, kontakt lens kullanılıyorsa kullanıma ara verilmesi, makyaj yapmaktan kacınılması tavsiye edilir. Gozdeki arpacık sıcak kompres ya da ilacla da tedavi olmuyorsa cerrahi mudahale gerekebilir.
Korunmanın yolları;
Goz temizliğine buyuk onem verilmeli, ağır makyajdan kacınılmalı, makyajın temizliği yapılmalıdır.
Kirpik dipleri yuz yıkanırken ya da duştayken bebe şampuanı ya da temizleme bezleriyle temizlenmelidir.
Kirli havlular, bezler ya da eller gozlerle kesinlikle temas icinde olmamalıdır.
Goz hastalıkları, alerjiler ya da cilt rahatsızlıklara doktora başvurularak oğrenilmeli ve tedavisi yapılmalıdır.
Sık karşılaşılan bu rahatsızlık etkilediği gozkapağı bezine gore ikiye ayrılmaktadır. Gozkapağının dışında, gozun yuzeyini koruyan yağı diğer adıyla sebumu salgılayan kirpiklere bağlı yağ bezleri vardır. Bu salgı bezlerinin ceşitli sebeplerle tıkanması sonucunda gozun yuzeyindeki bakteriler birikerek dış arpacığın oluşmasına sebep olabilirler.
Gozkapağının icinde ust goz kapağında yer alan ve meiboom bezleri adı verilen bir dizi bez daha vardır. Gozkapağının arka yuzune acılan bu bezlerin tıkanması veya enfeksiyon kapması sonucunda ise ic arpacık denen rahatsızlık meydana gelir.
Arpacığın meydana gelmesine neden olan bircok etmen vardır. Kandaki yağ oranı yuksek olan kişilerde yağ bezlerinin tıkanması sıklıkla rastlanılan bir durumdur. Arpacıkların yuzde 90 ’ına sebebiyet veren başka bir etmen de stafilokok bakterileridir. Bu bakteri genellikle burun bolgesinde bulunan bir bakteridir. Burun silindikten ya da ellendikten sonra gozle temasa girilirse bu bakteri goze bulaşabilir. Bakteri goze yerleşerek enfeksiyona, kirpik diplerinde tıkanmalara ve iltihaplara sebebiyet verir. Kronik blefarit yani goz kapağı iltihabı olanlarda da sıklıkla arpacık gorulur. Bu kişilerde goz kapağı bezleri, bakteriler tarafından sıklıkla tıkanmaktadır. Vucudun kendini dış etkenlere ve bakterilere karşı korumasındaki en buyuk silahı vitamin ve minerallerdir. Vitamin ve mineraller bakımından zayıf kalan beslenme, vucudun direncinin de duşerek bakterilere karşı savunmasız kalmasına sebep olur. Dolayısıyla gozde yer edinebilecek bakterilere de davetiye cıkarılmış olur. Bu durumdan korunmanın en iyi yolu bol bol A, C ve E vitamini almaktır. Arpacığa sebep olan bir başka durum da ağır goz makyajı yapmak ve makyajı yatarken iyice temizlememektir. Ayrıca başka biriyle paylaşılan makyaj malzemeleri de arpacığa sebep olabilmektedir.
Arpacığa sebep olabilecek diğer durumlar;
Fiziksel yatkınlık (daha onceden arpacık sorunu yaşamış),
Gozde kullanılan kozmetik urunlere karşı alerji,
Goz temizliğinin ihmali,
Ergenlik donemi,
Stres,
Fazla yağlı yiyeceklerle beslenme,
Bağışıklık sisteminin yavaşlamasına sebep olan ilaclar kullanma,
Yaygın bir cilt hastalığı olan seboreik dermatit,
Yağ bezleriyle ilgili bir hastalık olan akne rozasea.
Arpacık, genelde 1-2 hafta icinde kendiliğinden iyileşebilen ve herhangi bir ilaca ihtiyac duymayan bir rahatsızlıktır. Sıklıkla meydana geldiği icin de gunumuze kadar halk arasında geliştirilen bir cok tedavisi mevcuttur. Bunlardan en başarılısı, sıcak komprestir. Temiz bir bezin sıcak suyla guzelce yıkanıp arpacığın olduğu gozde yaklaşık 10 dakika bekletilmesi gerekir. Suyun gozu yakmayacak sıcaklıkta olmasına ve bezin muhakkak temiz olmasına dikkate edilmelidir. Bu tedavi, sonuc verene kadar gunde 3-4 kez tekrarlanabilir. Arpacığın daha buyuk ve acılı olduğu durumlarda bir doktora başvurmak gerekir. Doktor duruma gore tedaviye uygun antibiyotik ya da solusyon verebilir. Her iki tedavi surecinde de gozun kirli ellerle ovuşturulmaması, kontakt lens kullanılıyorsa kullanıma ara verilmesi, makyaj yapmaktan kacınılması tavsiye edilir. Gozdeki arpacık sıcak kompres ya da ilacla da tedavi olmuyorsa cerrahi mudahale gerekebilir.
Korunmanın yolları;
Goz temizliğine buyuk onem verilmeli, ağır makyajdan kacınılmalı, makyajın temizliği yapılmalıdır.
Kirpik dipleri yuz yıkanırken ya da duştayken bebe şampuanı ya da temizleme bezleriyle temizlenmelidir.
Kirli havlular, bezler ya da eller gozlerle kesinlikle temas icinde olmamalıdır.
Goz hastalıkları, alerjiler ya da cilt rahatsızlıklara doktora başvurularak oğrenilmeli ve tedavisi yapılmalıdır.