[h=2]Lesitin Nedir[/h]Lesitin, genel olarak yumurta sarısından ve bazen de soya fasulyesinden elde edilen diğer bir adı ise fosfatidilkolin olan bir karışımdır. Lesitin, soya filizinden un uretimi esnasında ya da soya bitkisinden soya yağı uretimi esnasında bir yan urun olarak meydana cıkar ve iceriğinde glokolipidler, trigliseridler ve fosfolipidler bulundurur. Lesitin kelimesi aslen Yunancada yumurta sarısı manasını taşıyan “lekithos” kelimesinden gelmektedir.
Diğer bir adı fosfatidil olan lesitin aslen bir fosfolipiddir ve fosfolipid genel olarak hucre yapı taşlarını oluşturan, koruyan ve sağlıklı kalmasını sağlayan maddedir. Aynı zamanda hucre zarının sertleşmesini onler ve hucreleri oksidasyon oluşumuna karşı korurlar. Aynı zamanda insan vucudunda beyni koruyan ve cevreleyen koruyucu zar olarak da gorev alırlar.
Genel olarak ilac uretim sektorunde kullanılan lesitin aşırı derece saflaştırılmış bir karışım olduğundan hic bir durumda alerjik olmadığı soylenmektedir. Yalnız soya fasulyesine karşı alerjisi olanların, yine soya fasulyesinden uretilmiş lesitin maddesini kullanırlarken dikkat etmeleri gerekebilir. Bu durumda soya fasulyesinden uretilmiş lesitin bu kişilerde soya fasulyesinin neden olduğu gibi alerjilere neden olabileceği bilinmelidir. Lesitin elde edilecek bitkiler ya da gıdalar genelde icerik bakımından yuksek yağ oranına sahiptir. Yağ oranı yuksek bu besinlerin icerisindeki lesitin nedeni ile direk kullanılmaları hicbir işe yaramayacaktır. Aynı zamanda yağ oranı yuksek bu bitkilerin kolesterole karşı olumsuz etkiler gosterebileceği bilinmelidir.
Soya fasulyesinden elde edilen lesitinler icin soya fasulyesine yakından bakıldığında tum aminoasitleri yeterli oranda sağlayan bir besin olan soya fasulyesinin bir kac aminoasit turunu bir arada icermesi nedeni ile et turlerinden farklı olarak tek başına tam bir protein kaynağı olduğu gormekteyiz. Diğer protein turleri ile birleştirildiği durumlarda ise sindirim sistemimiz tarafından daha kolay sindirilirler ve bu şekilde sahip oldukları protein değerlerinin cok ustunde protein değerlerine ulaşabilirler.
[h=3]Lesitinin Faydaları Nelerdir?[/h]Yapılan araştırmalarda lesitin maddesinin hafızayı guclendirdiğine dair sonuclar elde edilmiştir. Aynı zamanda kolesterolu duşurduğune ve karaciğerin fonksiyonlarını duzenlediğine dair araştırmalar da vardır. Piyasada toz ya da jelatin kapsul şeklinde ham lesitin bulmak mumkundur, ancak harici olarak tuketmeden once muhakkak bir uzmana danışmanız onerilmektedir.
Lesitinin en buyuk kullanım alanlarından bir diğeri de ilac sektorunun yanında gıda katkı sektorudur. Genel olarak hic bir şekilde alerjik ya da zehirli olmayan lesitin bu ozelliği ile ilacların etrafındaki koruyucu tabakanın oluşturulmasında guvenle kullanılırlar ve bu şekilde en cok tercih edilen bileşimlerdendir. Gıda sektorunde yine aynı zamanda cikolata yapımında da aynı ozellikleri ile bir emulgator olarak kullanılan lesitin bu durumda cikolata ve cikolata yağının birbirinden ayrılmasını onler. Lesitinin bazı durumlarda viskoziteyi azaltma ve urunun raf omrunu uzatmada da kullanıldığı da gorulmuştur. Pastacılık sektorunde ise yumurta ve yağ kullanımının indirgenmesi ve aynı zamanda butun karışımların tam olarak birbirine karışabilmesi icin fermantasyonun dengelenmesinde urunlerde lesitin kullanılabilmektedir.
İnsan vucudunun ihtiyac duyduğu butun doğal fosfolipid miktarını karşılayacak ozellikte olan lesitin, genel olarak yumurta sarısından ve soya fasulyesinden elde edildiğini soylemiştik. İceriğindeki lesitin kaynağı ozelliği ile soya fasulyesi insan sağlığı icin daha da onemli bir konuma gelmiştir. Genel olarak bakıldığında tahıllarda protein değerlerinin cok duşuk olmasına rağmen, bir tahıl urunu olan soya fasulyesi protein oranı bakımından oldukca zengindir.
İnsan vucudu icin zararsız olan bu bitkisel protein soya fasulyesini leşitin iceriğinin yanı sıra bu ozelliği ile de cekici hale getirmiştir. Soya fasulyesinin icerisinde ette bulunandan uc kat daha fazla protein olduğu bilinmektedir. Daha yakından bakıldığında ise soya fasulyesinin icerisindeki yuksek oranda E vitamini, serbest radikal temizleyici maddeler, lifli, ceperli bir tahıl olması nedeni ile de yuksek orandaki B vitamini soya fasulyesinin onemini icerisindeki lesitin oranının yanı sıra bir kez daha arttırmaktadır. Soya fasulyesinin en onemli iceriği olan lesitin ise sinirleri uyararak beynin daha guclu calışmasını sağlar, kan dolaşımı ve soluk alış verişimizi canlandırır, kemiklerin guclenmesini ve onarılmasına yardımcı olur, ceşitli yaralanmalara karşı direnci arttırırken sinirsel gerginliklere ve enerji eksikliklerine karşı onemli bir destek olarak savaşır.
Lesitin ilk olarak yaklaşık 150 yıl kadar once Fransız kimyager Maurice Gobley tarafından yumurta sarısının icinden Lesitin ’in ayrılması sonucu tek başına kullanılır hale gelmeye başlamıştır. Gobley ayırdığı bu maddenin kimyasal etkileşimlerde emulsiyonu arttırdığını tespit ederek ona ”lecithin” ismini vermiştir. Daha once de bahsettiğimiz gibi Yunanca yumurta sarısı manasına gelen lekithos kelimesinden gelen lesitin, bu maddenin ilk kez yumurta sarısından elde edildiği icin bu şekilde de kullanımı yayılmıştır.
Lesitin ’in insan vucudundaki en onemli fonksiyonları kısaca uc başlık altında şu şekilde sıralanabilir:
Hucre zarının yenilenmesinde ve oluşumunda en buyuk rollerden birisini oynar, hucre zarına esnekliğini veren maddedir.Beyini oluşturan hucrelerin oluşumunda yine aynı şekilde etkilidir.Sinir sisteminin % 17 ’sini oluşturur.Sinir sisteminde ve beyinde onemli gorevleri olan lesitin maddesi duzenli olarak kullanıldığında sinir sisteminin guclenmesinde yardımcı gorev ustlenir.
Duzenli bir şekilde beslenen birisinin bunyesinde karaciğer tarafından yeterli miktarda uretilen lesitin, kalın bağırsak zarının da temel taşlarından bir tanesini oluşturur. Bağırsakların etrafındaki mukoza zar şeklindeki lesitin bağırsakların icerisindeki bakterilere karşı korunmasını sağlar. Ulserli kolit hastalığında ise mevcut olan durum lesitin maddesinin bağırsak zarlarında cok az miktarda bulunması durumudur, bu durum yani lesitin miktarının az olması bağırsak zarının bakterilere karşı gucsuz hale gelmesine neden olur ve bu durumda bağırsak hastalıklara karşı savunmasız ve acıktır.
Aynı ozelliği ile midede mide zarının esnekliğini ve bakterilere karşı savunmasını da arttıran lesitin, bu ozelliği ile kabızlık ya da midede ulser hastalıkları gibi problemlere karşı savaşmada da en buyuk destekcilerden bir tanesidir.
Yumurta sarısının aslen kolesterolu yukselten bir besin olduğu bilinirken icerisindeki lesitin maddesi kolesterolu dengeleyeci ve duşurucu ozelliği ile kolesterol hastalarına doğal bir dengeleme yontemi sunmaktadır.
Lesitini haricen toz halinde almak isteyenlere genelde gunde bir corba kaşığı yemeklerle birlikte almaları onerilmektedir. Kullanılmaya başlandıktan bir sure sonra gozle gorulur derecede etkiler elde edildiği bilinmektedir. İlk olarak sindirim sisteminin dengeye girmesi bağırsak ve mide problemlerinin azalması ve daha sonra da sınır sistemindeki etkisi de ikincil olarak zaman icerisinde kendisini gostermektedir. Toz olarak almak istemeyenler icin işe kapsul şeklinde de piyasada bulunabilen lesitin maddesinin granul hali tabletten daha fazla tavsiye edilen şeklidir.
Cilt, sac ya da tırnak sağlığında sorunlar yaşayanlara, Alkol kullanımı nedeni ile karaciğer tahribatı yaşayanlar ya da genel olarak karaciğer sorunları olanlara ve safra taşı oluşumuna karşı savaşanlara da onerilen doğal bir bileşim olan lesitin maddesinin aynı zamanda bazı norolojik - psikiyatrik rahatsızlıklara karşı da olumlu sonuclar gosterdiği gozlemlenmiştir.
Onemli:
Bu tur doğal besinleri haricen almadan once bir uzmana danışmanız onerilmektedir.