İglo, İnyupikce “ev” anlamına gelen kelimedir. Bazı eskimoların surekli olarak bazılarının ise sadece av donemlerinde gecici olarak icerisinde yaşadıkları yaşam birimleridir. Kısaca sıkıştırılmış karlardan yapıldığı soylenebilir.
İglo evlerinin inşasına gecmeden evvel, iglo evlerini inşa eden ve gunluk yaşamlarında bu evlerde yaşayan Eskimolardan yani İnuitlerden bahsetmemiz doğru olacaktır. Eskimolar Amerika ’nın ve Gronland ’in kuzeyinde kutuplara en yakın yerleşim yerlerinde yaşamlarını surduren topluluklardır. Yoğun olarak yaşadıkları diğer bolgeler ise Kanada ve Labrador ’un kuzeybatısı, Alaska, Gronland ve Hudson Korfezi kıyıları ve Asya ’da Cukosli Burnu ’nun kuzey bolgeleridir. Gunumuzde eskimoların sayısı 50.000 ’i gecmediği bilinmektedir. Dunya genelinde dağılımlarına bakarsak eğer Sibirya ’da 2000, Alaska ’da 25.000 Mackenzie Nehri ve Kuzey Quebec arasında ise 10.000 civarında Eskimo yaşamaktadır. Yabani şekilde hayatlarını surduren Eskimolar halen avlanan yiyecek ve giyecek ihtiyacını karşılayan bir kac topluluktan bir tanesidir. Eskimoların gorunuş olarak Moğollar ’a benzerliği bilinir. Genel olarak kısa boylu olan Eskimoların boyları ortalama 1.50- 1.60 metre arasındadır. Fok balığı Eskimolar icin hem onemli bir besin kaynağı hem de ısınma ve aydınlanma da kullandıkları bir enerji kaynağıdır. Etini yedikleri fok balıklarının yağını ısınma ve aydınlanmada kullanırlar.
Doğa ile ic ice yasayan Eskimoların kullandıkları dil Eskimo - Aleut dillerine bağlıdır. Toplamda ortalama 10.000 adet kelimelerinin olduğu bilinmektedir. Eskimoların kullandıkları yazım bicimi 20. yuzyılda değişen ve gelişen teknoloji ile birlikte değişiklik gostermiştir. Onceleri sadece resim şeklinde olan yazıları 20. yuzyılla birlikte alfabeye donuk şekline cevirilmiştir. Yaşamak icin genelde deniz ya da gol kenarlarını secen Eskimolar su kenarından en fazla 150 km uzaklaşırlar.
Eskiye oranla modern dunyadan etkilenerek cok fazla değişimler geciren normal bir Eskimo hayatı artık eskiden olduğu gibi sadece avladıkları hayvanların kemiklerinden yaptıkları av aletleri ile değil, metal ve motorlu aletler calışan silahlarla da avlanmaya başlamışlardır. Eskimoların en cok avladıkları hayvan daha once de bahsettigimiz gibi Fok balığıdır ve geleneksel olarak fok balıklarını zıpkınlar ile avlarlar. Eskimoların gucu ve surati unludur. Petrolun bulunmasından sonra Eskimoların yaşadıkları bolgelerde de yolların yapıldığı ve bu sayede Eskimoların da otomobil kullandıkları gorulmuştur.
Eskimolar kendi dillerinde İnuitler olarak da gecmektedir genellikle kış aylarında iglu ya da iglo ismi verilen bu barınaklarda yaşarlar. Yazları ise sıcak hava ile birlikte hayvan derilerinden oluşturdukları catma ve cadırları tercih ederler. Kış aylarında iglolarda yaşamayan Eskimolar yine taş ve kayalarla oluşturdukları evlerinde yaşarlar. Butun bir yıl boyunca iglolarda yaşayan İnuitler de vardır. Ailece avlanmaya cıkan İnuitler gittikleri yerlerde barınmak amacı ile kardan iglolar yaparlar ve avlanma suresi boyunca bu igloların icerisinde barınmalarını devam ettirirler.
Gunumuzde değişen ve gelişen teknoloji koşullarına ayak uyduran İnuitler de artık sadece kardan, kayadan ya da hayvan derisinden kendilerine ev yapmak yerine ceşitli metal ve inşaat malzemelerini kullanır hale gelmişlerdir.
[h=4]İglo Yapım Aşamaları[/h]İntuitler icin kolay bir iş olan iglo yapımına yakından baktığımızda temelinde sadece sıkıştırılmış kardan oluşturulan bir catı olduğunu goruruz. Bu karın sıkıştırılma işinin doğru yapılabilmesi icin gercekten bu işi iyi biliyor olmak gerektiğini fark etmek zor değil. Normalde normal bir İntuit avcı, sadece bir av bıcağı ile bir saat icerisinde, kendisi icin icerisinde yaşayabileceği bir iglo inşa edebilir. Bir iglonun buyukluğu genellikle icerisinde barınacak kişilerin hareket edebilecekleri kadar olur ve bu durum igloların ısınmasını kolaylaştırır.
İglo yapımında kullanılacak karın yumuşak değil cok sert kar olması gerekir. Kullanılacak kar kadar iglonun nereye yapılacağı da onemlidir. İglo yapımında ilk adım olarak kar kesme işlemi vardır. Burada kar tuğlalar şeklinde kullanılacağı icin cok dikkatli bir şekilde kesmek gerekir. Kesilecek tuğlalar optimal olarak 40 cm eninde, hemen hemen bir metre boyunda ve 20 cm uzunluğunda olmalıdır. Daha sonra kesilen bu tuğlalar bir daire oluşturacak şekilde (genelde yaklaşık 2 metre capında bir daire ile) dizilir. Duvarları oluşturacak olan kardan tuğlalar ust uste dizilirken eğime gore duzeltilerek kesilir. Boylece ust uste dizilen kardan tuğlalar yukseldikce bir kubbe bicimini alırlar. Kardan tuğlalar ust uste dizilirken dikkat edilen bir başka husus ise tuğlaların ust uste dizilmesi sırasında oluşan boşlukları gorerek bu boşlukları kar ile tekrar iyice doldurmaktır. Bu boşlukları hem icerden hem de dışardan doldurmak gerekir. İgloya yerleştirilecek en son tuğla iglonun tepesini oluşturacak olan tuğladır ve oluşan kubbeye uygun olarak kesilmesi ve dikkatli bir şekilde yerleştirilmesi onemlidir. En son olarak duvarlarda hava delikleri acılır. İglonun inşası sırasında tabanda birikecek kar kutleleri kubbenin uzerinden dışarı atılmalıdır.
[h=4]İglo Evlerinin İcerisindeki Sıcaklık[/h]Normal durumlarda bir iglonun icinin sıcaklığı +4 derecedir. Ancak icerisinde insan bulunan igloların sıcaklığı 16-17 dereceye kadar yukselebilir.
Bir iglonun icerisinde yaşamaya izin verebilmesi icin unutulmaması gereken son bir adım daha vardır. Bir İnuit iglonun icerisinde girerek iglonun duvarlarının bir ışık yardımı ile eriyerek tekrar donmasını sağlar. Bu durumda daha da sertleşen ve hava akımını imkansız hale getiren iglonun duvarları aynı zamanda sertleşen kar ile beraber daha da sağlam hale gelir. İglonun yapımı aşamasında iglonun bir kenarında iceriye girip cıkmayı sağlayacak bir kapı yapılır ancak inşaatın tamamlanması ile beraber bu kapı yine aynı şekilde kardan tuğlalar orulerek kapatılır. İglonun kapısı ise ortalama yarım metre kadar uzunluktaki bir tunel ile iglodan biraz uzağa inşa edilir. Bu tunel dışarıdaki soğuk havanın da iglonun icerisine kolayca girmesini onler. İglonun icine girmek isteyenler bu tunelden surunerek igloya gecerler.
Toplulular halinde ava cıkan İntuitlerin iglolarını birbirine bağlayacak şekilde inşa ettikleri de gorulur. Bunu kucuk tuneller igloların birbirine bağlanması şeklinde yapan intuitler boylece soğuk havaya cıkmadan bir iglodan diğerine hareket etmeyi başarabilirler. Burada dikkat edilen bir diğer nokta ise kapıların bir kutup ayısının sığamayacağı kadar kucuk olmasıdır. Bu nedenle iceri girmek isteyen bir İntuit sadece emekleyerek iglonun icerisine ulaşabilir ve yine bu sebeple bir kutup ayısının iceriye ulaşması imkansızdır. Bu sayede icerideki sıcak havanın da dışarı cıkmasını engellemeyi başarmış olurlar.
Eritip tekrar dondurulan kar ile inşaatı tamamlanan iglo artık cok sert bir kar tabakasıdır ve uzerine cıkan bir kutup ayısını bile taşıyabilir. Aynı zamanda icerinin ısısı ile birlikte ic duvarlar, eriyip tekrar donmayı surekli olarak devam ettirirler. İglonun icerisinde uyumak ya da oturmak icin de bir bolum vardır. Bunun icin yine kardan tuğlalarla hafifce yuksekce yapılan bir bolum daha sonra yapraklar ve hayvan postları ile kapatılarak uzerinde oturmaya ve uyumaya elverişli hale getirilir. İglonun uyumak ve oturmak dışında geri kalan kısımları ise yemek yapmak ve yemek icin kullanılır.