"Son Antlaşma" yı okumaya başlayan herkes onun sadece insanı icine ceken bir roman değil, aynı zamanda bir davetiye olduğunu hemen anlayacaktır. Okuyanı yolculuğa cıkmaya davet eden bir roman bu; ustelik iki nokta arasındaki mesafeyi tuketmekle sona erecek bir yolculuk değil . Zamanda ve mekanda yol alacağınız; tarihi, uygarlıkları ve bizzat "insan"ı alışılmışın dışında bir pencereden seyredip tum bunlar uzerine yeniden duşunmek zorunda kalacağınız farklı bir yolculuk. Rotayı sadece kaptan biliyor. Ama bilinmedik yollara sapıyor diye ondan şikayet etmeye ne haliniz ne de vaktiniz olacak; altust olmuş zaman ve mekan kavrayışınızı tekrar ayakları uzerinde gormekten başka bir şey istemeyeceksiniz.

Link:
Gizli İçerik:
Gizli içeriği görmek için mesaj yazmalısınız.