
AK Parti Sozcusu Omer Celik, HDP Esenyurt ilce binasının bir teror orgutu propaganda merkezi haline geldiğini belirterek, "Teror orgutu propagandası terore destek vermek şeklindeki bir yaklaşımdır." dedi.
Celik, AK Parti Genel Merkezinde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında Merkez Yurutme Kurulu (MYK) Toplantısı devam ederken basın toplantısı duzenledi.
Yunanistan ile yeni bir sayfa acmaya hazırlandıklarını belirten Celik, bu surecte Yunanistan Dışişleri Bakanı'nın Turkiye'deki Rum azınlıkla ilgili olumsuz ifadelerinin soz konusu olduğunu soyledi.
Dışişleri Bakanı'nın olumsuz yaklaşımlardan uzak durması gerektiğini vurgulayan Celik, Akdeniz'de, Ege'de ilan ettikleri NOTAM'ların, denizde ve havada egemenlik alanlarını haksız yere artırmak uzere ortaya koydukları faaliyetlerin, silahsızlandırılmış adaları silahlandırmalarının doğru olmadığını aktardı.
Celik, "Turkiye'de azınlıklara donuk olarak atılmış adımlar cok guclu adımlardır. Azınlık vakıflarına malların iade edilmesi bir devrimdir, bu devrim herkes tarafından kabul edilmiştir. Ama Batı Trakya'daki Turk azınlığın haklarının ihlali konusunda defalarca AİHM tarafından cezaya carptırılmasına rağmen Yunanistan aynı tutuma devam etmektedir." diye konuştu.
"Turk" ve "azınlık" ifadesine tahammul etmeyen bir tutum icine girildiğini dile getiren Celik, Turkiye'nin Ortodoks vatandaşların talepleri cercevesinde Gokceada'da 4 oğrenci icin okul acarken, son 25 yılda Batı Trakya'daki azınlık okul sayısının Yunanistan tarafından 231'den 115'e duşurulduğune dikkati cekti.
Celik, Yunanistan'ın bu meseleler uzerinden ciddi hassasiyet gostermesi gerektiğini belirterek, "Yunanistan'ın Turkiye'ye karşı kullandıkları dil konusunda bu yeni donemde daha hassas olmalarını bekliyoruz." dedi.
Belcika Parlamentosunun 5 Mayıs 2019'da bir karar kabul ettiğini, bu kararın da uluslararası mahkemelerde tanınmış soykırımı, insanlığa karşı suc ve savaş suclarını inkarın cezalandırılmasına ilişkin olduğunu hatırlatan Celik, Belcika Ermenileri Komitesinin 1915 olaylarına bu kararlarda yer verilmediği gerekcesiyle bir itirazda bulunduğunu soyledi.
Celik, bunun Belcika Anayasa Mahkemesi tarafından reddedildiğini dile getirerek, bu kararı son derece olumlu karşıladıklarını aktardı.
Bu tip sucların cezalandırılmasına karşı muhakkak mahkeme kararı aranması gerektiğini, bu suclarla mucadele konusunda daha ilkeli bir davranış sergileneceğini aktaran Celik, bu kararın Avrupa Konseyi kararları ile uyumlu bir karar olduğunun altını cizdi.
İsrail'in yeni yerleşim yerleri konusunda bir adım attığını, bunu hassasiyetle takip ettiklerini vurgulayan Celik, İsrail'in 20 Ocak'ta yeni ihaleler duyurduğunu, 2 bin 112'si Batı Şeria'da, 460'ı Doğu Kudus'te olmak uzere 2 bin 572 yeni konut inşa edeceğini soyledi.
Butun dunyanın buna "dur" demesi gerektiğini, İsrail'in attığı bu adımların iki devletli cozumu imkansız hale getirdiğini belirten Celik, bu durumun Kudus'un statusunu değiştirme anlamı taşıdığını, bolge barışını ciddi şekilde tehdit ettiğini kaydetti.
Celik, "Kurulacak başkenti Doğu Kudus olan Filistin devletinin coğrafi butunluğunu yok etmek, iki devletli cozumu imkansız kılmak, Doğu Kudus'un statusunu değiştirmek asla kabul edilemeyecek eylemlerdir." diye konuştu.
Şehit Eren Bulbul'un hatırasına atfen yeni guvenlik operasyonlarının başladığını hatırlatan Celik, terorle mucadele konusundaki tavizsiz duruşun aynen devam ettiğini vurguladı.
"Turkiye Cumhuriyeti'nde ikinci sınıf vatandaş yoktur"
Sosyal medyada gundem olan Yalova'da Alevilerin evlerinin işaretlenmesi konusuna ilişkin Celik, Bakanlığın bu meseleler uzerinde hassas olduğunu, kendilerinin de yakından takip ettiğini soyledi.
Celik, bunların provokatif amaclı faaliyetler ve infial yaratmaya donuk cabalar olduğunu belirterek, şoyle devam etti:
"Herkes musterih olsun. Etnik yapısına, mezhebine gore ayrılmış Turkiye Cumhuriyeti vatandaşları yoktur. Turkiye Cumhuriyeti'nde ikinci sınıf vatandaş yoktur, herkes birinci sınıftır. Etnik değerlendirmeler ya da mezhebi değerlendirmeler kulturel zenginliktir. Bunun herhangi bir şekilde bir fay hattı oluşturmaya donuk olarak kışkırtılmasına ya da istismar edilmesine kesinlikle musaade etmeyiz."
Son donemde icleri acıtan, canlılara karşı vahşi eylemler gercekleştirildiğini dile getiren Celik, yakın zamanda hayvan haklarıyla ilgili kapsamlı bir yasanın TBMM'ye geleceğini soyledi.
"Teror insanlık duşmanı bir organizasyondur"
Celik, acıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
HDP Esenyurt ilce binasında teror orgutu PKK elebaşı Abdullah Ocalan'ın afiş ve posterlerinin asılı olduğu goruntulere ilişkin bir soruya Celik, şu yanıtı verdi:
"Teror insanlık duşmanı bir organizasyondur. Milletimizin de duşmanıdır, demokrasiye, hukuk devletine inanan hic kimse terore destek veremez, terorun propagandasını yapamaz. O bina bir teror orgutu propaganda merkezi haline gelmiş. Şoyle duşunun yani bu teror orgutunun Kandil'deki ya da başka bir yerdeki bir ofisine gidilse orada herhalde bu kadar cok propaganda malzemesi yoktur.
Bir siyasi parti acısından kabul edilemez bir durumdur. Enteresan olan şu, bunun karşısında 'Bu yanlıştır' en azından demesi gerekenler suc olmayan resimlerden, suc olmayan bayraklardan bahsediyorlar. Bunların hepsi suctur. Teror orgutu propagandası terore destek vermek şeklindeki bir yaklaşımdır.
Bu cevreler bir de butun bunları soylerken, yani PKK teror orgutunu mazur gostermek uzere davranırken, sol ceplerine PKK teror orgutunu mazur gosteren, bir direniş orgutu gibi gosteren birtakım temelsiz argumanları koyuyorlar. Sağ ceplerine de demokrasi, hukuk devleti, coğulculuk, ozgurluk gibisinden argumanları koyuyorlar.
Bu cevreler var ya aynı şekilde herhangi bir parti olsa Turkiye'de, onun bir ilce binasına gidilse DEAŞ liderinin orada resmi olsa, DEAŞ'ın bayrağı olsa, DEAŞ teror orgutunun propaganda malzemeleri olsa Turkiye'yi, Turkiye'de bunun varlığından duydukları tepkiyi butun dunyaya duyuracak şekilde hukumeti ve devleti suclayacak şekilde buyuk bir propaganda yaparlar."
"Biz ikisini de lanetliyoruz, reddediyoruz"
"DEAŞ ile PKK arasında ne fark var?" sorusunu yonelten Celik, bunun millete, demokrasiye, hukuk devletine karşı duşmanlık ureten bir illuzyon olduğunu soyledi.
Celik, terorle mucadelenin bu kadar merkezi rolde olduğu bir cağda, birisinin teror orgutunu acık bir şekilde lanetlemeden demokrasi ve ozgurluklerle ilgili cumle kuramayacağını belirterek, şunları kaydetti:
"Cunku demokrasinin en buyuk duşmanı teror orgutudur, ozgurluklerin en buyuk duşmanı teror orgutudur. Bu milletin en buyuk duşmanı teror orgutudur. Ama ne enteresandır PKK teror orgutunu mazur gostermek, makul gostermek uzere son derece yanlış ve sakat bir zihniyet icinde olanlar DEAŞ teror orgutu soz konusu olduğunda dunyanın en tepki ureten, en cok lanetleyen cumlelerini kuruyorlar. Biz ikisini de lanetliyoruz, reddediyoruz. Teror amasız, meselasız, mazeretsiz, şerhsiz şekilde lanetlenmelidir."
Teror orgutlerinin hepsinin lanetli olduğunu belirten Celik, "Kim ki bir siyasi partinin binasında bu şekilde teror orgutunun propagandasını yapan malzemeler bulunduruyorsa boyle bir organizasyon icinde ise demokrasimize, hukuk devletimize duşmanlık eden bir tutum icindedir. Herkesin topyekun tepki gostermesi, lanetlemesi gereken bir tutumdur." dedi.
(Surecek)
Kaynak: Anadolu Ajansı / Merve Yıldızalp Ozmen