SAMSUN'da ozel bir hastanede gorev yapan Goğus Hastalıkları Uzmanı Dr. Ozgur İnce, gecen yıl aralık ayında yakalandığı koronavirusu yenip yeniden gorevine dondu. Salgın surecinde ekip arkadaşlarıyla birlikte binin uzerinde Covd-19 hastasını tedavi ettiklerini belirten İnce, kendisinin de cok zor anlar yaşadığına dikkat cekti ve toplumsal bağışıklığı kazanmak icin herkesin aşı olması gerektiğini soyledi.
Kentte ozel bir hastanede gorev yapan Goğus Hastalıkları Uzmanı Dr. Ozgur İnce, gecen ay goğus orta kısımda yanma ve hafif nefes darlığından şuphelenip Covid-19 testi yaptırdı. Testinin pozitif cıkmasının ardından İnce, hemen evde tedaviye alındı. Bu surecte İnce'de nefes darlığı ve kalbinde ciddi ritim bozuklukları oluştu. 1 ay evde tedavi goren İnce, hastalığı yenerek yeniden goreve başladı.

Pandemi sureci başladığından bu yana binin uzerinde koronaviruslu hasta tedavi ettiklerini dile getiren Goğus Hastalıkları Uzmanı Dr. Ozgur İnce, "Covid-19 sureci başladığından beri arkadaşlarımla beraber bu mucadelenin icerisindeyiz. Şimdiye kadar tahminen binden fazla koronaviruslu hastamızı tedavi ettik. Son yasaklar gelmeden once vakalarda ciddi artışlar meydana gelmişti. Bu surecte cok yoğunduk. Calışırken kendi onlemlerimizi fazla fazla uyguladık. Bizi zorlayan bir durum olmamasına rağmen vatan hizmeti diyerek, insanlara faydalı olmak adına gerek yemek yiyemeden calıştık gerek uyumadan calıştık. Bağışıklığımız bu surecte duşunce ben de hastalığa aralık ayında yakalandım. Hastalık donemini evde gecirmeme rağmen zorlu bir surec yaşadım. Akciğer tutulumu yaşadım ve kan değerlerimde bazı bozulmalar meydana gelmişti. Eşimde doktor olduğu icin evde bakımımı yapabildim, normalde hastaneye yatacak duruma gelmiştim. Ancak daha sonradan ilaclarımı duzenli kullanarak, beslenmeme dikkat ederek duzeldim. Cok zor bir surec burada hastalarımla beraber mucadele ediyoruz. Vucudu tuketen bir mikrop. Yaklaşık 5 gunde 6 ila 8 kilo kaybı yaşıyorsunuz. Halsizlik cok yuksek oluyor" şeklinde konuştu.'KONUŞURKEN DAHİ ZORLUK CEKTİM'Dr. Ozgur İnce, "Bende goğus orta kısmının arkasında yanma ve hafif nefes darlığı başlangıcı oldu. Daha sonra yapılan incelemelerde akciğer tutulumunu gorduk ve hemen tedavimize başladık. Tarafıma verilen ilacları cok duzenli bir şekilde kullandım. Benim tedavi surecim tam 26 gun gurdu. İlk 3 hafta problemli bir surec yaşadık. Akciğer tutulumum 16- 17'nci gunlerde rahatladı. Bende de akciğer tutulması bittikten sora ciddi bir ritim bozukluğu oluştu. Evin icerisinde odadan odaya giderken ciddi anlamda carpıntı ve bir anda ritim duşmesi yaşadım. Bunlar cok kotu şeyler. Gelip calışacak durumda olamadım. Benim surecim 4 haftayı buldu. Bu hastalığı bir haftada atlatanlarda oluyor, 2-3 ayda atlatanlarda oluyor. Ciddi anlamda en ufak bir harekette dahi terlemeler yaşıyorum. Gunde 5-6 kere kıyafetlerimi değiştirmek zorunda kalıyorum. Hastalığa yakalanmadan once 8'inci kattaki yoğun bakıma bile yuruyerek cıkıyordum. Şu anda ikinci kattaki yemekhaneye bile asansorle cıkak zorunda kalıyorum. Konuşurken dahi zorluk cekiyordum. Konuşmalarımı bile kısa kesiyordum" dedi.'22 YAŞINDA YATAN HASTAMIZ DA VAR'Dikkat edilmesi gereken bir surecten gecildiğini belirten Dr. İnce, "İlk aylarda yaşlılar risk faktoruydu halen de oyleler ancak sadece onlar hasta olabilir gibi bir inanc vardı. Boyle bir şey kesinlikle yok. Şu anda servisimizde 22 yaşında yatan hastamız var, 30 yaşında olan bir hastam yoğun bakımda, 40 yaşında bircok hastam var. Bu hastalıkta bana bir şey olmaz diye bir şey kesinlikle yok. Bu hastalarımızın bağışıklıklarını duşurecek ekstra bir hastalıkları da yok. Bu yuzden kesinlikle bana bir şey olma demeyeceğiz. Mutlaka korunmaya devam etmeliyiz. Mucadeleye devam etmeliyiz. Herkes de her an gorulebilir. Kişi ben gecirsem de onemli değil, kendini korumak istemiyorum ve maske takmak istemiyorum diyebilir. Ancak şoyle bir problem var hasta olmasak da o virusu alıp evime goturup yaşlı anne ve babama ve cevremdekilere bulaştırma ihtimalim cok yuksek. Bunu lutfen goz ardı etmeyelim. Kendimizi duşunmuyorsak da sevdiklerimizi ve diğer inşaları duşunmek zorundayız. Kişi virusu aldığı anda hasta olacak diye bir şey yok. Ama başkasına bulaştırarak onu hasta edebilir" diye konuştu.'ANİ BAŞLAYAN ŞEKER HASTALIKLARI GORULMEYE BAŞLANDI'Koronavirusun ilk başta akciğer tutulumu veya yoğun bakım sureci yapabildiğini belirten Dr. İnce, "Genclerde ozellikle tum vucutta damarların icerisinde ic yuzeyi saran bir endotel tabakası vardır, burada da iltihaplara neden oluyor. Damarlarımızda beynimizden aşağı tum organlarımızda bulunduğundan dolayı, damar hasarına bağlı vucutta fonksiyon bozuklukları olabiliyor. Ozellikle genc yaşta ani kalp krizleri, beyin damar tıkanmaları, akciğere pıhtı atması, diğer organ bozuklukları, pankreası tutunca şeker yuksekliğine sebep olabiliyor. Ani başlayan şeker hastalıları gorulmeye başlandı koronavirus sonrasında. Bunların hepsi bu virusun yaptığı bir problem. Evdeki karantina sureci bittikten sonra bu iş bitmiyor. Kendimizi yakın takip etmemiz gerekiyor. Kontrollerimizi duzenli olarak yaptırmamız gerekiyor. Hastalığı gecirdikten sonra da ben gecirdim rahatım diyemeyiz. Aşılarımız geliyor. Herkes lutfen aşıları olsun. Cunku toplumsal olarak bağışıklık kazanmamız icin toplumun coğunun aşılanması gerekiyor. Birkac kişi aşılanıp diğerleri ben istemiyorum derse bu iş yine cozulmeyecek" şeklinde konuştu.

Kaynak: Demiroren Haber Ajansı / Huseyin KALAY