
Kadıkoy'de 2001 yılında 12 yaşındaki Hande Cinkitaş'ın başına cekicle vurulup boğazının kesilerek oldurulmesine ilişkin haklarında, "canavarca veya eziyet cektirerek alt soydan akrabayı kasten oldurme" sucundan dava acılan babası ile uvey annesi, hakim karşısına cıktı.
Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanıklar baba Nezih Cinkitaş ile uvey anne Şehnaz Cinkitaş ve taraf avukatları katıldı. Duruşmada, oldurulen Hande Cinkitaş'ın annesi Handan Yılmazer ile Aile, Calışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı da hazır bulundu.
Kovid-19 tedbirleri kapsamında duruşma salonuna basın mensupları ile izleyiciler alınmadı. Mahkeme heyeti, duruşmada sanıklar ile 10 tanığın ifadelerini, Ses ve Goruntu Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayıt altına aldı.
Sanıklar savunmalarında, onceki aşamalarda verdikleri ifadelerini tekrar ettiklerini belirterek, beraatlerine karar verilmesini talep etti.
Ara kararını acıklayan mahkeme heyeti, sanıklar baba Nezih Cinkitaş ile uvey anne Şehnaz Cinkitaş'ın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
Duruşmada SEGBİS ile kayıt altına alınan savunmaların bilirkişi aracılığıyla cozumunun yapılarak, tutanağa gecirilmesine karar veren heyet, duruşmayı erteledi.
"Bunu yapanlar en ağır cezayı cekmeli"
Duruşma oncesi basın mensuplarına acıklama yapan Cinkitaş'ın annesi Handan Yılmazer, 20 yıldır bu anı beklediğini ifade ederek, şunları soyledi:
"Bir anne neler hissedebilir, yoğun duygular icerisindeyim. Cok şukur Allah'ıma, yuce adaletine bu anı da bana gosterdi inşallah. Bugun en ağır cezayı almalarını istiyorum, kızımın kanı yerde kalmasın. Benim kızım artık oncu oldu. İnşallah diğer cocukların da faili mechulleri bulunur. 19 yıl bitti artık 20 yıl oldu. Neler hissetmedim ki hala yeni olmuş gibi olaylar. Kızım benim her şeyimdi. Geleceğini elinden aldılar, gencliğini elinden aldılar. Her şeyini hayatını caldılar. Benden kopardılar yavrumu. Bu kim olursa olsun, ister oz baba ister başkası. Bunu yapanlar en ağır cezayı cekmeli."
Handan Yılmazer'in avukatı Hasan Kocabey de davada 10'un uzerinde tanık ifadesine başvurulacağını belirterek, "Beyanlarımızın ve delillerimizin tamamını daha onceden mahkemeye sunmuştuk. 20 yıldan beri toplanan delillere ek olarak, cinayet buro amirliğinin yurt dışından getirttiği ozel bir kit uzerinde cinayette kullanılan bıcağın keskin yuzeyinde major yoğunlukta bir DNA orneği tespit edildi. O orneğin de baba Nezih Cinkitaş'a ait olduğu ortaya cıktı. Bunun dışındaki butun delillerin tamamı sanıkların aleyhine." diye konuştu.
19 yıl sonra ortaya cıkan DNA sayesinde cinayet cozulmuştu
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 4 Ocak 2001 tarihinde İcerenkoy Mahallesi Cicek Sokak'ta bulunan ikamet icerisinde 12 yaşındaki Hande Cinkitaş'ın cekic ve kesici aletlerle darp neticesinde oldurulduğu belirtildi.
Olay zamanında ikamete baba Nezih Cinkitaş ile uvey anne Şehnaz Cinkitaş'ın dışında ucuncu bir kişinin girdiğine dair delil bulunamadığı belirtilerek, baba ve uvey annenin yıllar icinde alınan ceşitli ifadelerinde ise celişkiler bulunduğu kaydedildi.
Olay yerinde bulunan bıcakta, 2001 yılında Parmak İzi Laboratuvarı Mudurluğunde yapılan incelemede babaya ait parmak izi tespit edilemediği aktarılan iddianamede ancak Adli Tıp Kurumu Başkanlığınca gecen yıl yeniden yapılan incelemede olayda kullanılan bıcağın kesici kısmında major yoğunlukta baba Nezih Cinkitaş'ın DNA'sının bulunduğu bilgisi verildi.
İddianamede, baba Nezih Cinkitaş ile uvey anne Şehnaz Cinkitaş'ın olay anında ikametlerinde bulunduklarının sabit olduğu belirtilerek, yıllar icerisinde verdikleri beyanlarında celişkilerin bulunması, daireye ucuncu bir şahısın geldiğine dair delil olmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde uvey anne ile babanın evde oldukları sırada cinayeti birlikte işledikleri savunuldu.
İddianamede, bu kapsamda baba Nezih Cinkitaş ile uvey anne Şehnaz Cinkitaş'ın "Canavarca veya eziyet cektirerek alt soydan akrabayı kasten oldurme" sucundan ağırlaştırılmış muebbet hapisle cezalandırılması istendi.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Ali Cevahir Akturk