
Dunyanın en iyi antik yapı ve yapıtları Dunyanın yedi harikası olarak tanımlanmaktadır. Dunyanın 7 harikası sabit değildir. Bazı zamanlar farklı yapıtları icerir. Bu bakımdan eski ve yeni Dunyanın 7 harikası diye ikiye ayırabiliriz. Peki eski Dunyanın 7 harikası nelerdir? Yeni Dunyanın 7 harikası nelerdir?
[h=3]DUNYANIN 7 HARİKASI NEDİR?[/h]Dunyanın Yedi Harikası ya da eski dilde acaib-i seb'a-i alem, tamamı insanoğlu tarafından inşa edilmiş, olağanustu antik yapı ve yapıtlardır. Ayrıca Antik Donemin Yedi Harikası adıyla da bilinir. İlk olarak MO 5. yuzyılda tarihci Heredot tarafından ortaya atılan bir kavramdır. MO 4. yuzyılda Sidonlu Antipatros tarafından ilk olarak "Dunya'nın yedi harikası uzerine" adlı eserle oluşturulmuştur. Gunumuzde gecerli kabul ettiğimiz 7 harika listesi, MO 2. yuzyılda son şeklini almıştır.
Dunyanın 7 harikası eski donemlerdeki insanlar tarafından inşa edilmiş harikulade yapıtlara verilen isimdir. Şuanda gunumuzde bu 7 harikadan sadece Keops Piramidi sağlam olarak durmaktadır. Diğerleri deprem, yangın vb. nedenlerden olayı hasar gormuştur.
[h=3]DUNYANIN YEDİ HARİKASI NELERDİR?[/h]Dunyanın 7 harikasına ve acıklamalarına aşağıdan ulaşabilirsiniz. Gorsellerini de sizler icin paylaşacağız.
[h=3]1-) KEOPS PİRAMİDİ[/h]

Buyuk Piramit(Keops Piramidi), 145,75 metreydi ama şimdi 10 metresini kaybettiği kabul ediliyor. 43 yuzyıl boyunca dunyanın en yuksek yapısıydı, fakat 19. yuzyılda bu eserin boyu gecildi. Yuzeyi yumuşak ve duzleştirilmiş taşlarla kaplıydı, kalıntısı hala gorulebilmektedir.
[h=3]2-) BABİL'İN ASMA BAHCELERİ[/h]

Bir efsaneye gore, Babil'in Asma Bahceleri Babil Kralı II. Nebukadnezar tarafından, memleketinin yeşil tepelerini ve vadilerini ozleyen eşi Kralice Amytis icin inşa ettirilmiştir.
[h=3]3-) ZEUS HEYKELİ[/h]

Heykel altın ve fildişinden imÂl edilmiştir. Zeus'un oturduğu taht, abanoz ağacından yapılmış, altın, fildişi ve değerli taşlardan kakmalar ile suslu hÂliyle heykelin kendisinden daha etkileyiciydi. Heykel, Zeus'u sağ elinde zafer tanrıcası Nike ile, sol elinde ise değerli metallerden suslemeler ve bir kartal kakması ile bezeli bir asa tutarken betimlemekteydi.
Zeus Tapınağının icinde bulunan heykel, tapınağa ancak sığabiliyordu, hatta oturur vaziyette tasvir edilen Zeus, ayağa kalksa tapınağın tavanı yıkılacakmış gibi duruyordu." Uzerinde, Yunan tanrılarının ve sfenks gibi mistik hayvanlar figurleri yer alıyordu. Heykelin derisi fildişinden, sakalı, sacları ve elbisesi altındandı. Karanlık bir koridordan gecilerek gorulebildiği icin, parlak fildişi, insanların gozunu alıyor ve derinden etkiliyordu.
Olimpiyat oyunları, 391 yılında Theodosius tarafından putperestlik gerekcesiyle yasaklanınca Zeus Tapınağı da ziyaretten men edildi. "Dunyanın Yedi Harikası" arasında sayılan heykel, Atina'nın ileri gelenleri tarafından, yeni kurulan Konstantinopolis'e taşındı ve orada da 462 yılındaki buyuk yangında yok oldu.
Olimpos'ta 1829'da Fransızlar tarafından burada bulunan heykele ait bazı parcalar Paris'te Louvre Muzesi'nde sergilenmektedir.
Zeus, Yunan mitolojisinde en guclu ve onemli tanrıdır. Gokyuzu ve şimşek tanrısı olarak da gecmektedir.
[h=3]4-) RODOS HEYKELİ[/h]

Antik Cağ'da Rodos Adası'ndaki Rodos şehrinin limanının girişinde bulunan, Yunan Guneş Tanrısı Helios'un heykelidir.
MO 305'te Buyuk iskender'in ardılları olan Makedonyalı Antigonitler Rodos'a saldırmış ve kuşatma 1 yıl surmuştur. MO 304'te barışın sağlanmasıyla Rodoslular, tanrılara şukranlarını sunmak icin bir heykel yaptırmak istemişlerdir. Heykeltıraş Lindoslu Khares'in yaptığı Guneş Tanrısı Helios'u simgeleyen heykel 32 metre yuksekliğinde ve tunctan yapılmıştır. Yapımı 12 yıl surmuş ve MO 282 yılında tamamlanmıştır.
Liman girişinde duran heykelin bacaklarının arasından gemilerin gectiği şeklinde bir soylence vardır ancak o zamanların yapım teknikleri ve malzemeleriyle boyle bir heykelin yapılmasının mumkun olmadığı duşunulmektedir. Heykel MO 225 veya 226'daki bir depremde yıkılmış, birkac asır yan yatmış halde kalmıştır.
Heykelin şekli yapılan cizimler ve anlatılanlardan yola cıkarak hazırlanmış, Fransız heykeltıraş Frederic Auguste Bartholdi New York'ta bulunan Ozgurluk Heykeli'ni Rodos Heykeli'den esinlenerek yapmıştır.
2014 yılında Google'ın ay yuzeyinin detaylı haritasını yayımlamasıyla birlikte kullanıcılar ay yuzeyinde başıboş duran karanlık bir şekil keşfettiler. Resim uzerine yapılan detaylı analizlerle ve civardaki ay kraterlerinin boylarının şeklen oranlanması ile gorulen cisim Antik Yunan'daki Rodos Heykeline carpıcı bir şekilde benzemektedir. Bazı kesimler bunu uzaylıların Antik Yunan'dan ilham alarak yaptığı bir heykel olarak vurgulamıştır. NASA'nın acıklaması ise ayın fotoğrafını ceken kameranın uzerindeki kirdir.
[h=3]5-) İSKENDERİYE FENERİ[/h]

İnşaası MO 285-246 yılları arasında suren fener, bu devletin ilk iki kralı Ptolemy (Batlamyus) ve Soter tarafından Mısır'da İskenderiye Limanı'nın karşısındaki Pharos Adası uzerine yaptırılmıştı.
Uc bolumden oluşan fenerin mimarı Knidoslu Sostratus'tur. Kaidesi ile birlikte 135 metre yuksekliğinde olan fener, beyaz mermerden yapılmıştı. Tepesinde bulunan, tunctan yapılmış buyuk bir ayna 70 kilometre uzaklıktan goruluyor ve limana giren gemilere rehberlik ediyordu. Alt bolumu dikdortgen şeklinde ve yaklaşık 55 metre yuksekliğindeydi. Orta bolum, yukarıya doğru giden rampası olan bir silindir şeklindeydi. Yaklaşık 27 metre yuksekliğindeydi. Ust bolum ise silindir şeklindeydi ve uzerinde alevin bulunduğu bir odası vardı.
İskenderiye Feneri, antik cağın yedi harikası icinde gunluk yaşam icin kullanılan tek eserdir.
Ust kısmı MS 955 yılında bir deprem ve fırtınada kopan fenerin govde kısmı da 1302'de başka bir depremde yıkıldı. 1500 yılında ise bu yapıya ait kalıntılar tamamen yok oldu.
Uzerinde inşa edildiği adadan dolayı Pharos olarak anılmış ve bu kelime bircok dile yerleşmiştir. İspanyolca, Fransızca ve İtalyancada Pharos, deniz feneri anlamına gelmektedir. Yıkılmadan once yapılan resimleri, dunyadaki deniz fenerlerine yuzlerce yıldan beri ornek olmuştur.
[h=3]6-) KRAL MAUSOLLOS'UN MEZARI (HALİKARNAS MOZOLESİ)[/h]

[h=3]7-) ARTEMİS TAPINAĞI[/h]

Tapınak Lidya Kralı Kroisos tarafından başlatılmış 120 senelik bir projenin eseridir.
[h=3]DUNYANIN YENİ YEDİ HARİKASI[/h]Dunyanın yeni 7 harikası, 7 temmuz 2007 yılındaki oylamanın sonucunda, Petra Antik Kenti, Cin Seddi, Kurtarıcı İsa Heykeli, Machu Picchu, Itza Piramidi, Kolezyum ve Tac Mahal olarak belirlenmiştir. Bunların da resimlerini ve detaylarını da aşağıda paylaşalım.
[h=3]1-) PETRA ANTİK KENTİ[/h]

MO 400 ile MS 106 yılları arasında Nebatiler'e başkentlik yapmıştır. Roma İmparatorluğu tarafından işgal edilene kadar başkent olarak varlığını surdurmuştur. 400'lu yıllardan sonra deprem ve ekonomik sıkıntılardan dolayı kent gozden duşmuş ve zaman icinde unutulmuştur. Petra'nın yapım amacı tarihciler tarafından bulunamamıştı. Ancak yapılan son araştırmalarda Petra'daki El-Khazneh'nin (El-Hazne) altında gizli gomulu bir bolum olduğu ve bu bolumun kral mezarları olduğu araştırmalar sonucunda kesinleşmiştir.
[h=3]2-) CİN SEDDİ[/h]

Seddin yıkılmış olan kısımlarıyla birlikte uzunluğu 8851.8 kilometredir. Bugun ayakta duran kısım Ming Hanedanı devrinden kalan 2.500 kilometrelik settir. Ancak asıl inşaat, MO 221 ile MS 608 yılları arasında yapılmıştır. Bir diğer arkeolojik araştırmaya gore tum kollarıyla birlikte toplam 21,196 km uzunluğa sahiptir.
[h=3]3-) KURTARICI İSA HEYKELİ[/h]

Dağın aşağı kısmında Tijuca Milli Parkı'nda bulunur. Corcovado 710 m yukseklikte olup, muhteşem bir şehir manzarası sunar. Corcovado dağ treni, kıvrımlı bir yolu izleyerek dağın zirvesinin yakınına kadar gelir. 7 Temmuz 2007 tarihinde, Dunyanın Yeni Yedi Harikası'ndan biri olarak secilmiştir.
[h=3]4-) MACHU PİCCHU[/h]

And Dağları'nın bir dağının zirvesinde, 2.430 m yukseklikte, Urubamba Vadisi uzerinde kurulmuş olup Peru'nun Cusco şehrine 88 km mesafededir. Şehir, İnkalı bir hukumdar olan Pachacutec Yupanqui tarafından 1450 yılları civarında inşa ettirilmiştir. İspanyol istilacılar 1532 yılında buraları işgal ederken sık dağlar arasında kalmış bu şehir, istilacılar tarafından fark edilmemiş ve bu sayede zarar gormemiştir. Şehrin inşaası tamamlandıktan kısa sure sonra yayılan cicek hastalığı salgını nedeniyle şehir terkedilmek zorunda kalınmıştır. Machu Picchu 200'den fazla merdiven sistemiyle birbirine bağlı olan taş yapılardan oluşur. Şehrin 3000 basamağı bugun hÂl gayet iyi durumdadır. Şehrin inşaasında kullanılan ozel taşların vadiden raylı halat sistemiyle zirveye taşındığı duşunuluyor. Ayrıca hemen yanında Huayna Picchu isminde 2720 metre yuksekliğinde bir dağ bulunur. Bu dağa giden patika yol Machu Picchu'dan bakılınca gorunmeyen gizli bir gecit şeklindedir ve tırmanış yaklaşık 2 saat surer. Huayna Picchu'nun zirvesinden tum Machu Picchu şehrini ve cevreyi 360 derece gozlemlemek mumkundur.
Kuruluş amacı ve anlamı, gunumuze kadar suren tartışma konusudur. Gunumuze gelmeyi başarmış bilimsel kanıt icerikli cok fazla ipucu bulunmamasından sadece tahminler yapılabilmektedir. Bu yuzden o zamanlardaki adı bilinemeyen şehir, ismini bugun yakınlarda olan bir dağ zirvesinden almıştır. Şehrin tarım alanı olarak kullanılan teraslardan oluşan bolumleri, Eski Zirve (Kecuva dilinde: Machu Picchu) denen dağın eteklerindedir. Şehrin sonunda ise Genc Zirve (Kecuva dilinde: Wayna Picchu) yukselir.
[h=3]5-) ITZA PİRAMİDİ[/h]

[h=3]6-) KOLEZYUM[/h]

Usta bir komutan olan Vespasianus tarafından MS 72 yılında yapımına başlandı ve MS 80 yılında Titus doneminde tamamlandı. Daha sonraki değişiklikler Domitian hukumdarlığı zamanında yapılmıştır.
İmparatorlar burada Roma halkını eğlendirmek icin ve biraz da kendi eğlenceleri icin gladyator dovuşleri duzenlerdi. Bunlardan başka pek cok halk gosterileri, taklit deniz savaşları, hayvan avcılığı, infazlar, meşhur savaşların yeniden canlandırılması, klasik mitolojiye dayanan dramalar olurdu. Kolezyum daha sonra barınma yeri, iş dukkÂnları, dini kışlalar, istiham, taş ocağı, Hristiyan turbesi olarak ceşitli amaclarla kullanıldı. Asıl adı Arena iken, sonradan, girişteki heykelin adını aldı. 7 Temmuz 2007 tarihinde, Dunyanın Yeni Yedi Harikası'ndan biri secildi.
Gunumuzde depremden dolayı harap vaziyette olmasına ve taşlarının calınmasına rağmen Kolezyum, Roma İmparatorluğu'nun uzun zamandan beri ikonik sembolu olarak gorulur. Bugun modern Roma'nın en cok turist ceken yerlerinden biridir.
Ayrıca Roma Katolik Kilisesi ile yakın bağlantıya sahiptir. Paskalya oncesi Cuma gunu Papa amfitiyatroda fener alayı duzenler. Kolezyum'un resmi de İtalya'da basılan 5 sent/euro bozuk parasının arkasına basılmıştır.
[h=3]7-)TAC MAHAL[/h]

İslÂm turbe mimarisinin en onemli eserlerinden birisi olarak kabul edilir. Babur İmparatorluğunun 5. hukumdarı Şah Cihan'ın 17 Haziran 1631 tarihinde genc yaşta olen eşi Ercumend BÂnû Begum icin o zamanki imparatorluğun başkenti olan Agra'da Yamuna Nehri'nin kıyısında yaptırılmıştır. Mumtaz Mahal'in ve 1666'da olen imparator Şah Cihan'ın mezarlarını barındırır.
Yapı, Şah Cihan'ın hÂkimiyeti suresinde en parlak donemini yaşayan BÂburluler'in guc ve kudretini temsil eder. Hanedanın guc ve kudreti kadar, Şah Cihan ile eşi Ercumend BÂnû Begum arasındaki sevginin de semboludur. Şah Cihan'ın tahta cıkması uzerine Mumtaz Mahal adını alan Ercumend Banu, on dorduncu cocuğunu doğururken olmuştur. Hukumdarın, eşine duyduğu sevginin hatırasına gorkemli bir anıt mezar yaptırarak teselliyi sanat ve mimaride bulduğu anlatılır.
1983'ten bu yana UNESCO'nun Dunya Miras Listesi'nde yer almaktadır. Yılda tahmini 3 milyon kişi tarafından ziyaret edilir.
Yazımızı okuduğunuz icin teşekkurler. Herkese iyi calışmalar ve iyi dersler dileriz.