
ABD'de 3 Kasım'da yapılan secimlerin sonuclarını kabul etmeyen Başkan Donald Trump'ın hamleleri Cumhuriyetci Parti'deki tarihsel koalisyonu cıkmaza sokabilir. Peki ABD'nin icinden gectiği surec, onumuzdeki donem Amerikan siyasetine nasıl yansıyacak?
Cumhuriyetci Parti (GOP) 3 Kasım'da Temsilciler Meclisi'ndeki sandalye sayısını artırmıştı. Cumhuriyetcilerin, 5 Ocak'ta yenilenen Georgia Senato secimleri sonrası Senato'da coğunluklarını koruması bekleniyordu. Ancak Georgia'daki iki secimi de kaybettiler ve Senato'da kontrol Demokratlarda olacak.
Donald Trump kaybettiği başkanlık secimlerinin sonuclarını değiştirmek icin "Aslında ben ezici coğunlukla kazanmıştım ama Demokratlar caldılar" yalanıyla, cok sert bir kampanya başlattı.
Trump taraftarlarının 6 Ocak'ta Kongre'ye yonelik, 5 kişinin hayatına mal olan ve "Trumpizmin" ırkcı yuzunu carpıcı bicimde sergileyen saldırıdan, kimilerine gore "darbe" girişiminden ve 13 Ocak gunu Temsilciler Meclisi'nde ikinci azil surecinin başlatılmasından sonra ise Cumhuriyetci Parti'nin ve iki partili sisteme dayanan ABD demokrasisinin geleceği uzerinde buyuk bir soru işareti oluştu.
[h=3]Tarihi koalisyon[/h]Unlu muhafazakar duşunur William Buckley'nin 1955'te dikkat cektiği gibi Cumhuriyetci Parti aslında biri radikal biri muhafazakar iki kanadın koalisyon.
Radikal kanat koleciliğe son veren ic savaşın sonucunu ve de Rooswelt'in Yeni Mutabakat (New Deal) olarak bilinen, refah devletini getiren sosyal demokrat ekonomi politikalarını kabul edemeyen, ırkcı dinci kesimdi. Muhafazakar kanat ise iş cevrelerinin, Ticaret Odalarında egemen ekonomik gercekliklere, kapitalizmin genel, uzun donemli gereksinimlerine uyumlu kesimlerinden oluşuyordu.
Kimi zaman Barry Goldwater, Ronald Reagan, Newt Gingrich gibi radikal kesime yakın siyasi liderler sivrilmiş olsa da "iş cevreleri muhafazakarlığı", bu liderlerin radikalliğini torpuluyor onları kendi kesimine asimile edebiliyordu. Radikal kesimin "Kultur Savaşları"na yatırım yaparak yukselen ve 2016'da Başkan secilen Trump da vergi indirimi, kimi alanlarda serbestleştirmelerin genişletilmesi vaatleriyle "iş cevreleri muhafazakarlarının" onayını alabilmişti.
Trump başlangıcta "iş cevreleri muhafazakarlarına" verdiği sozleri yerine getirdi ancak, 2. donem başkanlık icin radikal kanadın ırkcı dinci, Muhafazakar ve Trump karşıtı Lincoln Society entelektuellerinin vurguladığı gibi etnik milliyetci bir soyleme ağırlık vermeye başlayınca, bu yaklaşım da ABD'inin uluslararası konumunu olumsuz yonde etkileyince, GOP ici koalisyonun ekonomik değişimlerin etkisiyle zayıflamaya başlayan dengeleri iyice kırılganlaştı.
Radikaller ile "iş cevreleri muhafazakarlığı" arasındaki koalisyonun en onemli dayanağı, ekonomik buyume icinde yeni, iş olanakları ve "Amerikan Tarzı" hayatın devam ediyor olmasıydı. Ancak neoliberalizm ve kureselleşme bu zemini kısa surede aşındırdı.
Bir başka muhafazakar yazarın The National Review dergisinde vurguladığı gibi, bu koalisyonun dayanağı olan Mid-West imalat sanayinin ve bankaların ekonomi icindeki ağırlığı gerilerken, California ve New Yok merkezli yuksek teknoloji, sosyal medya ve finansal sepekulasyona odaklı sermaye gruplarının ekonomi icindeki ağırlığı arttı. Mid-West imalat sanayi ve bankalar "iş cevreleri muhafazakarlığını" temsil ederken, yeni yukselen sermaye kesimleri, daha cok Demokrat Parti'nin "iş cevreleri liberalizmine" yakındı.
GOP koalisyonunun ekonomik temeli zayıfladıkca, radikal kesimin dinci ırkcı talepleri, siyasette de "kultur savaşları" giderek daha fazla one cıktı. Bu kultur savaşlarının etkileri 11 Eylul 2001 Saldırısı'nın ardından ve Obama'nın başkanlık doneminde daha da belirginleşti, Trump doneminde, terorist ve faşist refleksler sergilemeye, tarihi koalisyon dağılma işaretleri vermeye başladı.
[h=3]Restore edilebilir mi?[/h]6 Ocak'ta Kongre binasına duzenlenen saldırından sonra "Bu tarihi koalisyon restore edilebilir mi?" sorusu biraz "tupunden cıkan diş macunu geriye sokulabilir mi?" sorusunu andırıyor. Trump'ın secim sonuclarını değiştirme cabalarının ve Kongre Binası saldırısının ardından bu soruya olumlu bir cevap vermek cok zor.
Başkanlık secimlerini, Demokrat Parti'nin "iş cevreleri liberalizminin" adayı Biden, Parti ici koalisyonu da koruyarak kazandı. Bu koşullarda, "iş cevreleri muhafazakarlığı" acısından, secim sonuclarını kabul edip yola devam etmek artık olağan ve gerekli bir durumdu. Trump'ın ortaya hicbir kanıt koyamadan "Secimleri aslında ben kazandım ama caldılar" yalanıyla radikal kesimi kışkırtmaya devam etmesinin, iddiaları coğu kez Cumhuriyetcilerin egemen olduğu mahkemelerde ve yerel yonetimlerde reddedildikce, soylemini sertleştirerek, adeta ateşe benzin dokmesinin yarattığı iki sonuc koalisyonu kırılma noktasına taşıdı.
Birincisi, Trump secim sonuclarını değiştirmeye odaklanınca, Covid-19'la mucadeleyi, hatta genel olarak devlet yonetimini bir kanara bıraktı; salgın, tum ekonomik toplumsal sonuclarıyla birlikte denetimden cıktı: Dunya nufusunun %4'nu oluşturan ABD'de Covid-19 olumleri dunyadaki toplam olumlerin %20'sini gecti. "Siyahların Yaşamı Onemlidir" (Black Lives Matter) hareketi solda yeni bir canlanma başlattı
İkincisi, GOP adayları Georgia secimlerini, Cumhuriyetci Parti de Senato'nun kontrolunu kaybetti. Bu durumda, İş adamları Yuvarlak Masası, Ticaret Odaları, Ulusal İmalat Sanayicileri birliği gibi "iş cevreleri muhafazakarlığının" kaleleri, ekonomik toplumsal istikrar adına Trump'a karşı tavır aldılar. 6 Ocak kalkışmasından sonra da Twitter, Facebook, Instagram gibi sosyal medya platformları Trump'ın hesaplarını askıya alarak GOP'nin "radikal" tabanı ile iletişimini buyuk olcude kestiler.
Amerikan siyasi sisteminde, iki partili dengenin yanı sıra bir de Prof. Michael Glennon'un, Double Government (2014) başlıklı calışmasında işaret ettiği gibi "ikili yonetim" olarak anılan bir denge soz konusudur. Secilmişlerin hukumetinin yanı sıra, bu secimlerden etkilenmeyen ve esas olarak surekliğe dayanan gorece bağımsız bir "guvenlik burokrasisi" devletin gunluk teknik işlerini yonetir.
Trump'ın bu guvenlik burokrasisini, bağımsızlığını ortadan kaldırarak kendine bağlama cabaları, bu yonde sık sık değişen atamalar bu dengeyi de bozmuş, Trump'ın otoriter eğilimlerini sergilemiş, secimlerden once bu kesimin onde gelen "emekli" liderlerinin acık muhalefetinin su yuzune cıkmasına yol acmıştı.
Trump, devletin esas olarak "iş cevreleri muhafazakarlığına" yakın geleneksel dengelerini bozdukca, kendi guvenlik burokrasisiyle, istihbarat orgutleriyle kavgalı bir Başkan goruntusu sergiledikce, GOP ici koalisyonun kırılganlığı daha da arttı.
Trump hukuki yollar kapandıktan sonra sonucları kabul edip istikrarlı bir devri teslim surecini başlatsaydı, 2024 secimlerinde yeniden başkan adayı olma iddialarına karşın, GOP icindeki tarihsel koalisyon, partinin biraz daha sağa kayması pahasına restore edilebilirdi. Ancak 6 Ocak kalkışmasından sonra bu olasılığın ortadan kalktığı soylenebilir.
Kongre binasına yonelik saldırı, bu saldırı oncesinde Trump ve ailesinin, Ted Cruz gibi Trump trenine binmiş siyasetcilerin, Kongreyi basmaya gidecek olanlara yaptıkları kışkırtıcı, yonlendirici konuşmalar iki gerceği ortaya koydu.
Birincisi Trump iktidarda kalabilmek icin, toplumsal kargaşayı, hatta bir rejim değişikliğini goze almış bir siyasetci gibi "savaş" diliyle konuşuyordu. Oğlunun konuşmasında vurguladığı gibi artık "Cumhuriyetci Parti", Trump Partisiydi, bunu anlamalıydı. Diğer bir deyişle, Trump ailesi, koalisyonun coktuğune, radikal kanadın partiye egemen olduğuna inanıyordu.
İkincisi 6 Ocak kalkışması, Başkanlık devir-teslim merasimine doğru giderken oluşan guvenlik ortamı, uluslararası ilişkiler profesoru ve Brookings Institute'de uzman Daniel Drezner'in deyimiyle GOP'nin Trump'ın elinde "Hizbullah" benzeri, silahlı bir kola sahip parti olmaya başladığını duşunduruyordu.
Irkcı-dinci, kısacası faşist ozellikler sergileyen bu "silahlı kol", butun siyasi kutuplaşmalardaki aşırı ucların yaptığı gibi once en yakınındakilere, dune kadar Trump'ı destekleyenlere saldırıyordu. Kongre Binasını basanlar Başkan Yardımcısı Pence icin "Pence asılmalı" sloganları atıyorlar, Senator Lindsey Graham hava alanında ucağa giderken "hain … hain" sloganlarıyla karşılaşıyor, Senator Mitt Romney ucak icinde benzer bir saldırıya uğruyordu. Kimi Senato ve Meclis temsilcileri Trump karşıtı olmakla birlikte, ailelerinin guvenliğini duşunerek susmayı seciyordu. Kısacası, Trump etkisindeki GOP icindeki, FBI, NSA, Ulusal Guvenlik Orgutu (Home Land Security) tarafından yerli terorist tehlike olarak betimlenen bu silahlı kol, Parti icinde Trump'ı desteklemeyenleri baskı ve tehditle hizaya sokmaya calışıyordu.
Şimdi, Cumhuriyetci Parti'nin (GOP) muhafazakar kanadının umudunu, Trump'ın azil edildikten sonra yargılanmasına, kamu gorevi alması yasaklanarak 2024 secimlerinde aday olmasının onlenmesine bağladığı soylenebilir. Ancak Trump tasfiye edilebilse bile partinin Trumpcı radikal kanadı, 74 milyon oy veren secmenin en azından yarısı bir yere gitmiyor. Onlara enerji veren kulturel ve ekonomik koşullar da… Dahası bu kesimin enerjisinden yararlanmak icin sırada bekleyen genc radikal ve Trump'tan farklı olarak devlet tecrubesi olan siyasetciler de var.
Sonuc olarak denebilir ki GOP'yi ayakta tutan tarihsel koalisyonu, orta donemde restore etmek artık son derecede zordur. Biden'in birleştirici olma cabaları da yeterli olmayacaktır.
Diğer taraftan sorun GOP ile de sınırlı değil. ABD siyasi sistemi belli bir mutabakat uzerinde hareket eden iki partili bir dengeye dayanır. GOP ici koalisyonun bozulması, Demokrat Parti icindeki koalisyonu da etkileyecek, iki partili sistemin tıkanmasına yol acabilecektir.
Bu noktada da sorun, salt GOP sorunu olmaktan cıkıyor, ABD rejimi sorunu olmaya, oradan da kuresel jeopolitiği etkileyecek uluslararası bir soruna donuşmeye başlıyor.



