
İsrail, bulaşıcılığı artmış yeni mutasyon nedeniyle yeni sınırlamaları devreye koymuş olsa da aşı yarışında acık ara dunya lideri konumunda bulunuyor.
Ocak ayının ilk haftası itibarıyla ulke nufusunun yuzde 15'inden fazlası aşılandı.
Oyle ki genc nufus bile aşı kuyruklarında sıra beklemeye başladı.
İsrail'de aşılama 19 Aralık'ta Pfizer-BioNTech aşısı ile başladı. Ocak ayının ilk haftası itibarıyla 9,3 milyonluk ulkede 1,5 milyondan fazla kişi aşılandı.
Aşı yarışında İsrail'in başarısı dort başlıkta sıralanıyor. Erken sipariş, dağıtımın dijital yurutulmesi, arz zincirinin genişletilmesi ve aşıya piyasanın uzerinde odeme yapılması.
İsrail, Biontech ve Moderna aşıları icin, onaylanmadan aylar once pazarlıkları tamamlamıştı. Detayları acıklanmasa da ilk etapta yaklaşık 4 milyon doz alındığı değerlendirilen BionTech aşısı icin de piyasa değerinin uzerinde odeme yapıldığı biliniyor.
İsrail medyasına isminin acıklanmaması karşılığı konuşan bir Sağlık Bakanlığı yetkilisi, aşıya 62 dolar odendiğini soyledi.
ABD, bu aşıyı 19,50 dolara satın aldı.
İsrail Maliye Bakanı İsrael Katz, diğer ulkelerle rekabet nedeniyle bu yuksek fiyatın gerekli olduğunu savundu.
Kudus'te bulunan BBC İzleme Servisi'nden Joel Greenberg, bunun yanında İsrail'in kucuk bir ulke olmasının ve sağlık sisteminin kitle aşılamasına karşı hazırlıklı olmasının da oneminin altını ciziyor.
BBC Turkce'nin konuştuğu Greenberg, aşının Filisitinlilere verilmesi noktasında da ulke icinde bir tartışma olduğunu soyluyor:
"İsrailli yetkililer bir, 'zorunluluk' halinden bahsetmiyor. Ama ellerinde fazla aşı olursa onlara vermekten mutlu olacaklarını soyluyorlar. İsrail elbette Filistin tarafına dunyadan aşı ulaşması noktasında da yardımcı olacaktır. Ama mevcut aşıları verme noktasında resmi bir taahhut acıklaması bulunmuyor.
[h=3]'Eğer beni işgal altında tutuyorsan, aşı ihtiyacını karşılamalısın'[/h]Greenberg, liberal Haaretz gazetesinde cıkan bir başyazıya atıfla, "İsrail'in uluslararası yasalar karşısında ve etik olarak da Filistinlilere aşı sağlamak zorunda olduğunun yazıldığını" soyluyor.
BBC Turkce'nin konuştuğu Gazze'deki bir kamu sağlığı uzmanı olan Dr. Muhammed abu Rayya da Cenevre Konvansiyonu'na atıf yaparak, Filistinlileri aşılama sorumluluğunun İsrail'de olduğunu savunuyor:
"Eğer beni işgal altında tutuyorsan, senin (İsrail), sağlık, gıda, su ve iletişim gibi temel ihtiyacları karşılamanı gerektirir. Eğer kendini, bolgedeki tum insanları kontrol eder pozisyona sokuyorsan temel ihtiyaclarını karşılamalısın. Aşılama şu an ihtiyac duyulan konu."
Filistin'e ilk aşıların şubat ayında Rusya ve Dunya Sağlık Orgutu'nun yoksul ulkeler icin başlattığı girişim olan COVAX aracılığı ile gelmesi bekleniyor.
Joel Greenberg, Filistinlilerin aşılanmasının, İsrail'de calışanların olduğu goz onune alındığında, bu ulke icin de bir kamu sağlığı sorunu olduğunu soyluyor.
