
CHP Grup Başkanvekili Engin Ozkoc, partisinin uc grup başkanvekilinin imzasıyla TBMM Başkanlığına sundukları, "Asgari Ucret Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi"ne ilişkin, "Verdiğimiz kanun teklifinde asgari ucretin sadece işci icin değil işcinin ailesinin de gecimini kapsayacak şekilde belirlenmesini talep ettik." dedi.
Ozkoc, Mecliste duzenlediği basın toplantısında, bugun insan hakları derneklerinin yoneticilerinin Meclise gelerek Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Onlenmesine İlişkin Kanun Teklifi'ne yonelik goruşlerini siyasi parti temsilcilerine ilettiğini soyledi.
Teklifin, derneklerin orgutlenmelerine keyfi sınırlamalar getirdiğini belirten Ozkoc, "Cumhurbaşkanlığı Sistemi yani bizim deyişimizle cumhurbaşkanı-mafya ittifakının getirdiği sistem artık tum dernek ve vakıfları, STK'leri tek bir imza ile kapatabilme yetkisine sahip olacak. İcişleri Bakanı, dernekteki gorevliler hakkında hukum değil soruşturmalar kapsamında dahi yargı kararı aranmadan yoneticileri gorevinden uzaklaştırabilecek ve o derneğe kayyum atanabilecek." dedi. Ozkoc, teklifle ongorulen bu duzenlemelerin hepsinin Anayasa'ya aykırı olduğunu soyledi.
Derneklere ilişkin duzenlemeyi anlatan Ozkoc, "Bu derneklerle ilgili cıkan yasa aynen şoyle ozetliyorum: Derneklerden bir kişi sucla ilgili bir araştırmaya tabi olduğunda kayyum atayabilecekler. Yani hukukun sonucunu beklemeyecekler. Oradan gorevden alınıp yerine yedek uyelerden bir tanesi secilmeyecek, atanmayacak, kayyum atayacaklar." dedi.
"Avukatları da muhbir durumuna duşurecek bir yasa teklifi var." diyen Ozkoc, kanun teklifinde avukatlara ilişkin yer alan duzenlemeyi anlattı.
Asgari ucrete ilişkin kanun teklifleri verdiklerini anımsatan Ozkoc, "Verdiğimiz kanun teklifinde asgari ucretin sadece işci icin değil, işcinin ailesinin de gecimini kapsayacak şekilde belirlenmesini talep ettik. Asgari ucret artışlarının pazarlıkla değil, TUİK tarafından ucretlerin gecici endeksi asgari gecim ucreti miktarı cercevesinde artışların yapılması icin bir duzenleme getirilsin dedik. Asgari Ucret Komisyonu daha demokratik hale getirilsin dedik. Asgari ucretten verginin kaldırılmasını istedik. En sonunda asgari ucret 3 bin 100 lira olsun dedik." diye konuştu.
SGK verilerine gore, Turkiye'de 7,5 milyon işcinin asgari ucretle calıştığını dile getiren Ozkoc, sozlerini şoyle surdurdu:
"Kayıt dışı rakamlara bakarsak 10 milyon. Avrupa'da ise asgari ucretle calışanların oranı yuzde 10 dolayında. Turkiye'de ailelerle birlikte 40 milyon kişi ediyor. TUİK, 40 milyon kişinin 2 bin 792 lira almasını yeterli goruyor. Aycicek yağının 30 liradan 65 liraya cıktığı, yumurtanın 50 kuruştan 1 liraya cıktığı, esnaf paketinde esnafa 33 lira gunluk verildiği, işciye gunluk 39 lira verildiği, asgari ucretin de 2 bin 792 lira olmasını teklif ettiklerine bakınca akılda bir tek şey kalıyor: AKP milletvekilinin soylediği şey. 'Onlar kuru ekmek yiyorlarsa tok sayılırlar' demişti ya işte bu teklifin tamamı kuru ekmeğe talim ettirme teklifidir. 'Bundan sonra da asgari ucretle calışanlar kuru ekmek yesinler bu onlara yeter' deniliyor. Kendi yaşam tarzları, saray icin harcadıkları gıda rakamları Turkiye'nin gozu onundeyken, başta Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan olmak uzere milletvekillerinin hic yuzu kızarmadan bu teklifi getirmesine şaşırmamak gerekir. Neden? Cunku, onlar ne yapsalar 'yanımıza kar kalıyor' diyor."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın muhalefet partilerine ilişkin konuşmalarına değinen Ozkoc, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugun, 'her şey gibi muhalefetin de yerli ve millisini ulkemize kazandırmak inşallah bize nasip olacak' diyor. Şunu demek istiyor: Biz, dernekleri, belediyeleri hizaya sokacağı, ses cıkartmayacaklar. Milletvekillerini tutuklayacağız, cezaevine koyacağız, ses cıkartmayacaklar ama ses cıkartan, muhalif olan bir partiyi de yaşatmayacağız. Onu da yok edeceğiz, biat eden bir muhalefet yaratacağız diyor." dedi.
"Nasıl muhalefet yaratacaksın? Alaattin Cakıcı gibi mi bir muhalefet yapmak istiyorsun? Mafyadan mı dizayn edeceksin muhalefetini?" sorularını yonelten Ozkoc, "Turkiye Cumhuriyeti, senin sandığın kadar, o kadar ucuz kurulmadı. Turk milleti başını onune eğmeyen bir millettir. Onlar yedi duvele karşı savaştılar, kendi ulkelerinin icinde de kendi milli değerlerine, cocuklarının geleceğine bir sarayın bir avuc azınlığına mahkum ettirmeyecek kadar yaşanmış tecrubeleri var bu milletin. Onun icin bu millet, yeri ve zamanı geldiği zaman seni apartman dairesinden alıp da saraya cıkartan bu millet, saraydan alıp da hakettiğin yere gondermesini de bilecektir." ifadesini kullandı.
AK Parti Sozcusu Omer Celik'in kendileri icin "bunlar paralel evrende" dediğini ifade eden Ozkoc, "Paralel evren arıyorsa kendi siyasi partisine bakacak. Onların milletten, kuru ekmek yiyenlerden, cop konteynırlarından ekmek toplayanlardan haberi yok. Onlar asıl başka bir paralelde yaşıyorlar. Onların yaşadığı paralelde Turkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan insanlarımız yok. Onlar bir avuc insanla birlikte saraylarda, koşklerde, milyar dolarlarla birlikte yandaşların cebini doldurarak yaşamaya devam ediyorlar." değerlendirmesinde bulundu.
Sorular
Ozkoc, acıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bir basın mensubunun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıcdaroğlu'nun grup toplantısında vergi konusundaki ifadelerini sorması uzerine Ozkoc, "İlgili yasa maddesi diyor ki, sucun nevi ne olursa olsun eğer devlet bir parayı, bedeli aldıysa o bedelin vergisinden muaf tutulamaz. Sucun nevi ne olursa olsun devlet bir bedeli aldıysa, bu kara para olur başka bir şey olur, ne olursa olsun, onun karşılığında devlet vergisini alır diyor. Sayın Kılıcdaroğlu bunu soyluyor. Bu kara paradan, uyuşturucudan vergi alan devletin, kendi insanlarıyla ilgili kara para operasyonlarını engelleyecek maddeyi neden cıkartmadığını soruyor. Bunu biz Man Adası'nda sormuştuk. Eğer bu şirketlerin kim olduğu yani kara para aklayan yurt dışındaki şirketlerin kim olduğu acıklanırsa o şirketler Turkiye'de kara para aklayamazlar. Bu gune kadar bu yasal bir surec olduğu halde bu şirketlerin isimlerini İcişleri bakanları acıkladı mı? Hayır acıklamadı." yanıtını verdi.
Bir soru uzerine Ozkoc, ozgur medyanın Millet İttifakı'nda gercek şekilde kendi gorevine doneceğini belirterek, "Yani yalaka medya, sarayın bir dediğini iki etmeyen medya, sadece sarayı goren bir medya anlayışı aslında ozgur medyanın icerisinde yeri yoktur. Herkes gorevini Millet İttifakı'nda duzgun yapacak. Ozgur medya tekrar dorduncu guc haline gelecek. Medya mensupları soru sormaktan cekinmeyecekler. Soru sordukları zaman parmak gosterilerek azarlanmayacaklar. Medyadakiler birden FETO'cu konumuna duşurulmeyecek. Onlar ozgurce kendi işlerini yapacaklar, hesap soracaklar biz de hesap vereceğiz." diye konuştu.
Bir basın mensubunun derneklere ilişkin duzenlemenin bir erken secim hazırlığı olup olmadığına yonelik sorusun yanıtlayan Ozkoc, "Turkiye'de konuşan, sesinin cıkaran hicbir kurum, siyasi parti kalmayacak, STK'ler, belediyeler, meslek odaları da dahil olmak uzere hepsini dizayn edeceğiz diyor. Neden? Cunku, secime giderken aykırı ses cıkmasın istiyor. Ben de şoyle diyorum: Legal olanı eğer yok edersen, illegal olana imkan tanımış olursun. Eğer sen bir illegallik yaratıp onun ustunden olağanustu hal ile bu ulkeyi bir secime taşımak ve dizayn ettirmek istiyorsan karşında hicbir şekilde susturamayacağın, dizayn edemeyeceğin, satın alamayacağın, parmak sallayamayacağın CHP var. Sonuna kadar mucadele edeceğiz." dedi.
AİHM'in eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında aldığı karara ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın değerlendirmelerinin hatırlatılması uzerine Ozkoc, şu yanıtı verdi:
"AİHM bir karar alıyor. Erdoğan icin bir karşılığı yok. Anayasa Mahkemesi de bir karar alıyor. Enis Berberoğlu'yla ilgili 'hak ihlali vardır' diyor, Erdoğan icin herhangi bir karşılığı yok. Neden biliyor musunuz? Onun uluslararası sozleşmelerle ilgili kendisinin kabul edeceği cizgide olursa kabul, değilse ret. Neden? Cunku o, bu ulkeyi uluslararası anlaşmalara, hukuka, adalete bağlı yonetmiyor. O, ulkeyi diktatorlukle yonetiyor. İşte onun icin Recep Tayyip Erdoğan diktatordur diyoruz. Yasaları tanımayan, uluslararası sozleşmelere 'beni ilgilendirmiyor' diyen, Anayasa Mahkemesi'ni tanımayan bir lider dunyanın neresinde olursa olsun diktatordur."
Kitle İmha Silahlarının Yayılmasının Finansmanının Onlenmesine İlişkin Kanun Teklifi'nde İcişleri Bakanına verilen yetkilere ilişkin duzenlemeyi, Genel Kurulda gecmesi durumunda Anayasa Mahkemesi'ne taşıyıp taşımayacaklarına ilişkin soru uzerine Ozkoc, "Milletin aleyhine olan her şeyi Anayasa Mahkemesi'ne taşırız." dedi.
Bir basın mensubunun, "HDP Kocaeli Milletvekili Omer Faruk Gergerlioğlu'nun firari FETO'culerle bir video konferans yontemiyle goruştuğu ortaya cıktı. Bir siyasetci olarak HDP'nin FETO'culerle goruşmesini nasıl yorumlamak lazım." sorusu uzerine Ozkoc, "Kim olursa olsun CHP milletvekilleri dahil olmak uzere ne olursa olsun teror orgutuyle herhangi bir goruşme mumkun değildir, doğru da değildir ama onun nedir, ne anlamda, nasıl goruşmuştur ayrıntılarını bilmiyorum." dedi.
FETO'nun siyasi ayağına dikkati ceken Ozkoc, "FETO'nun siyasi ayağı ortaya cıkmadan, konuşulmadan, tartışılmadan bizi susturmak isteyen her kesime karşı dimdik dururuz. Onlara, 'siz FETO'yu desteklediniz, genelkurmay başkanımızı iceriye hapsettiniz, orada kendi atadığınız generalleri goreve getirdiniz, 15 Temmuz darbe kalkışmasına neden oldunuz' deriz. Buna neden olan her kimse başta Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan dahil olmak uzere hangi milletvekiliyse, siyasi partidense siyasi ayağının ortaya cıkıp bu işin temizlenmesi gerekiyor." ifadesini kullandı.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Alper Atalay