Terapist bir ayna gibidir. Kimi zaman kendinizde ve eşinizde hic gormediğiniz ozelliklerin, hataların farkına varmanızı sağlar. Zira bir terapiste başvuran ciftlerin konuşmaya başlamasıyla, birbirlerinin hic bilmediklerini yonlerini keşfetmeleri sıklıkla rastlanan bir durum. Nisan Psikolojik Danışmanlık Merkezi'nden psikolog Şeyma Doğramacı'ya gore bir terapiste başvurmak icin illa sorun olması gerekmiyor. Doğramacı, "Birbirlerini duymadıklarını, anlamadıklarını duşunen kişiler, birbirlerini nasıl gorduklerini algılamak isteyenler, birlikte sorunları olduğunu bilip buna cozum uretme yontemi bulamadığını ve bulmak istediklerini bilenler bu terapiden yararlanabilir" diyor.
Tek kişiyle terapi zararlı
Evlilik terapisi tek kişiyle yapılabir mi?
Her ne kadar bize muracaat edip evliliğinde sorunlar olduğunu soyleyen ve yardım isteyenler varsa da ben tek kişiyle terapi yapmayı tercih etmiyorum. Bu durumda mutlaka diğer tarafında calışmaya dahil olmasına calışıyoruz. Tek başına yapılan evlilik terapisinde dengesizlik oluyor. Bir taraf terapistle işe başlıyor ve bunun konusu evlilik oluyor. Evlilik terapistle paylaşılırken diğer kişi dışarıda kalıyor. Terapistle kişi arasında oluşan ilişki alıp başını bir yere giderken diğer kişi olduğu yerde veya başka bir tarafa yolculuğa cıkıyor. Bu ise haksızlık yaratıyor. Ama bazen butun cabaya rağmen diğer kişi terapiye katılmak istemez. Zaten bu o kişinin evliliğiyle ilgili yolculuğa cıkmak istemediğinin ifadesidir. Evlilik terapisinin beraber goturulmesi, diğer kişinin kendisini dışlanmış hissetmemesi, kızgınlık duymaması icin onemli.
Evlilik terapisi ne kadar surer?
Surdurulen bir terapi ciftlerin sorunlarını cozebildiklerini gordukleri yere kadar surebilir. Yani terapiyi bitirmek icin illa ciftlerin evlilikle ilgili sorunlarını cozmelerini beklemeyi gerektirmiyor. Ciftler, ortak bir dil oluşturduklarında, sorunlarını cozebileceklerini algılayabilecekleri değişikliği yaratabileceklerini algıladıktan sonra evlilik terapisi bitebilir.
Evlilik terapisi evliliği kurtarmak icin mi yapılır?
Evlilik terapisi evliliği kurtarma terapisi değildir. Evlilik terapisi, evlilikte neyin iyi gitmediğinin anlaşıldığı, ne yapılırsa iyi gidebileceğinin ortak cabasının gosterildiği veya gosterilmediği, bundan sonra da yolun beraber mi ayrmı gidileceği konusunda bir kararın netleştiği yerdir. Terapi de o zamana kadar konuşulmayanların konuşulduğu bir surec. Cok sıklıkla rastladığımız durumlardan biri, yıllardır evli olan kişilerin bile terapide birbirlerine ait veya kendilerine ait karşı tarafın ne duşunduğu ne yaşadığıyla ilgili fikirleri ilk kez duymasıdır. "İlk defa duyuyorum, ben bunu hic bilmiyordum, hep tersini duşunmuştum" denilen durumlar olur. Bu da zaten iletişimlerinde bir şeyin aksadığının ve birbirlerini iyi anlamadıkları icin terapiye başvurduklarını gosterir.
Ciftler kriz noktasında ve birbirleriyle ilgili olumsuzlukları gorup gelirler. Biz ise hep olumsuzluklar yaşanmadığını gostermeye calışıyoruz. Onları en başında bir araya getiren, daha sonra bir arada tutan belki gormedikleri, algılamadıkları ortak noktaları vardır. Sadece olumsuzlukları nedeniyle bunları gormuyorlardır. Ciftlerin bunları gormelerine ve farkına varmalarına yardımcı oluyoruz.
Kimler faydalanabilir bu terapiden?
Genellikle birbirlerini duymadıklarını ve duymak istediklerini, anlamadıklarını ve anlamak istediklerini duşunen kişiler, birbirlerini nasıl gorduklerini algılamak isteyenler, birlikte sorunları olduğunu bilip buna cozum uretme yontemi bulamadığını ve bulmak istediklerini bilenler bu terapiden yararlanabilir. Boyle bir calışmadan gercekten buna inananlar faydalanabilir.
Ciftler size ne zaman başvurur?
Ortak yaşam gercekten cok rahatsız edici hale geldiyse, bu rahatsız edicilik duygusal olarak hissedilmeye başlayabilir, cocuklara yansıyabilir, vucutta arazlar, fiziksel rahatsızlıklar olabilir. Tum bunların ardında evlilikteki sorunlar vardır. Kavga, gurultu cok sıklaşmış ve yoğunlaşmışsa, 'Bu boyle gitmiyor' noktalarına gelinmiş ve birliktelik cıkmazda gorunuyorsa, cozmek icin kendilerinin ve cevredekilerin gayreti yetmiyorsa başvurmaları gerekir.
Arazlar daha cok kadınlarda mı goruluyor?
Sadece kadınlar değil, erkeklerde de goruluyor. Erkekler hissettirmiyor.
Terapi mutlaka denenmesi gereken bir yol mu?
Amerika'da şoyle bir uygulama var. Yoğunluklu olarak ceşitli eyaletlerde dort-altı seanslık, her bir seansı iki saat olmak kaydıyla evlenmeden once ciftlere terapi veriliyor. Evlilik oncesi terapi ve danışmanlık şart konulmuş. Bunun sertifikasının alınmadığı koşullarda kilise evliliği gercekleştirmiyor. Nedir bu terapinin amacı? Evlenecek kişilerin ceşitli konularda birbirlerini tanıyıp tanımadıklarıyla ilgili kucuk bir araştırma yapmak. Bu terapide amac, sorun cozmekten cok hangi konularda farklı oldukları veya yakın olduklarının ortaya cıkarılması, sorun olduğunda şaşkınlık ve beklenmemişlik duygusunu yaşanmaması icin bu yola başvuruluyor.
Bu terapide neler yapılıyor?
Ciftlerin yaşam şekli ve beklentileri, ozel merakları, arkadaşları, dini inancları, ebeveynlik fikirleri, cocuk yetiştirmek, cinsellikle ilgili duşunceler, maddi konular, din ve milletlerarası evliliklerde beklentiler ve ikinci evlilik gibi konular gundeme geliyor. Bazen bize gelen evli ciftlerde bile bunları konuştuğunuzda ne kadar bilincsizce, cocukca evlendiklerini goruyoruz. 'Paramızı nasıl kazanacağız, nasıl paylaşacağız?' konusu konuşulmamış. Cok temel şeyler de netliğe kavuşturulmamış. Evlilikten cok evcilik oynamak durumu var diyebiliriz.
Mutluluk formulu
Mutlu evliliğin bir formulu var mı?
Mutluluk, sihirli bir kelime. Mutluluğun resmi cizilemediği gibi tarifinin yapılması da cok zor. Mutluluğun kolay ve kestirme bir yolu yok. Ona doğru giden yavaş ve cetin bir yol var. Mutluluk, ruhun gelişmesiyle, yetişkin olmakla elde edilebilecek bir şey. Yetişkin mutluluğunda ve huzurunda gercekcilik var, fanteziler yok. Karşılıklılık var. "Sadece benim mutluluğum"la mutlu bir evlilik olamaz. Karşınızdakinin de mutlu olması gerekir. Mutlu evlilikte bağışlayıcılık var. Bağışlayamayan insanların mutlu olma ihtimali az. Hoşgoru, sabır, duygusal ve sevgi comertliği ve şefkat olması gerekir. Butun bu duyguların oluşturulması ve oğrenilmesi kişisel gelişim ve yetişkin olmakla ilgili. İşte bu yolculukta olan insanların kurduğu birliktelikler, mutlu olmaya namzet. Yoksa anlık mutlulukların peşinde koşulan birliktelik bir yerde cocukların evcilik oyununa doner. O bir yetişkin evliliği değildir. Evlilikte cok sayıda donemec var ve ancak yetişkin olanların goğusleyebileceği bir şey bu, cocuk ruhluların ve kişiliklerin yurutebilceği bir şey değil.