Evliliğin en temel unsurlarından biridir saygı. Saygı kişilerin ahlaki değerleriyle şekileniyor. Saygıya sevgi de eklenince mutluluk oluşuyor.
Gun gecmiyor ki gazetelerin ucuncu sayfasında ya da televizyon kanallarının magazin programlarında birbirini aldatan eşlerin hayatlarına tanık olmayalım. Medyanın onunde yer alan kişilerin hayatlarıyla gorunurluk kazanan mutsuz evlilikler ve buna bağlı gelişen aldatma sorunu modern dunyanın ciddi problemleri arasında yerini aldı. ‘Evli biri başka birine Âşık olur mu?’ ya da ‘Neden bir erkek evlilik dışı birliktelik kurar?’ gibi sorular kafaları kurcalamaya başladı. Uzmanlar ise bu soruların cevaplarının mutsuz evliliklerde aranması gerektiğini soyluyor. Turkiye’de kavram kargaşası yaşanarak aşk ve sevginin cinsel eğilimler ya da gecici heveslerle karıştırıldığına dikkat ceken uzmanlar ilişkilerde saygının onemine vurgu yapıyor.

Amerikan Hastanesi doktorlarından norofizyolog Dr. Sabri Derman, evliliğin kalitesini eşlerin birbirine duyduğu saygının belirlediğini ifade ediyor. Kişilerin bu nedenle secim yaparken saygı duyacağı bireylere yonelmesi gerektiğini vurgulayan Derman, “Evlilikte secim yaparken belirleyici oğe, saygı olmalıdır. Saygı, ilişkinin kalın cizgili sınırlarını belirler. Sevginin olmadığı yerde saygı olabilir, bu ilişkilerin guzel gitmesini, doğru, huzurlu ve tatmin edici gitmesini sağlayabilir. Ama saygının icinde olmadığı sevgi bunların hicbirini sağlamaz. Bir insan tutkuyla bağlı olduğu insana eğer saygı duymazsa kısa surede hisleri değerini yitirerek basitleşebilir.” dedi. Saygının zaman icinde oluşan bir durum olmadığının altını cizen norofizyolog Derman, saygının kişinin etik değerleriyle şekillendiğini bildiriyor. Ciftlerin evli olduğu kişiyle etik değerleri paylaşmasının saygıyı artıracağını aktaran Derman, bu ilişkilerin sevginin de katkısıyla sağlıklı bir şekilde surdurulduğunu kaydediyor. Boyle temellenen bir ilişkide aşkın yoğunluğu gectikten sonra da beraberliklerin kaliteli bir bicimde devam ettiğini vurguluyor. Derman, “Eğer eşinize saygı duyuyorsanız, 40 yıl sonra da aynı sevgiyle birbirinize davranabilirsiniz. Bu insanlar, aşkın şiddeti gectiğinde sevgilerini dışarıda aramazlar. Cunku saygı vardır ve saygıyla birlikte gelişmiş guven insanları mutlu eder.” diye konuştu.

HER SEVGİ AŞK DEĞİLDİR

Her evliliğin kendine has şart ve durumları olduğunu savunan Sabri Derman, “Ne kadar cok evlilik varsa o kadar ceşit evlilik var.” diyor. Turkiye’de bircok konuda kavram kargaşası yaşandığına dikkat ceken Derman, “Sevgiyi, tutkuyu, saplantıları, cinsel eğilimleri ya da gecici beraberlikleri aşk olarak yorumluyoruz. Aşk kelimesi iki insanın beraber olduğu butun bağlamlarda kullanıyor.” diye konuşuyor. Her hoşlanmanın, her derin sevginin aşk olmadığının altını cizen norofizyolog, insanların belediye otobusune biner gibi sıklıkla ilişkiye girdiğini anlatıyor. Aşkı, iki insanı birleşmeye, beraber olmaya, bu beraberliğini surdurmeye yonelten cok guclu ve doğal durtuler olarak tanımladıklarını soyleyen Derman, insanların iradeleriyle duygularını şekillendirebileceğini belirtiyor.

MUTSUZLUK, KAPANA KISILMAK GİBİ

Cok mutlu evlilikler kesinlikle aldatma gibi durumlara musaade etmez. Ama bir kişi mutsuz bir beraberlik yaşıyorsa kendini kapana kısılmış hisseder. Kişi zamanla gerekli saygı ve sevgiyi gormediği icin evlilik dışı ilişkilere kayabilir. Fiziksel olarak beğenmediği ya da duygusal olarak tatmin olmadığı biriyle evlenen kişi ne kendisini ne de karşısındakini mutlu edebilir. Bu nedenle mutsuz insanlar kendi iclerindeki boşluğu doldurabilmek, kendi ruh dengelerini ve ozguvenlerini koruyabilmek icin başka ilişkilere giriyor.