Trabzonspor Teknik Direktoru Abdullah Avcı, bordo-mavili kuluple kendi hedeflerinin aynı doğrultuda ortuştuğunu belirterek, bu hedeflere beraber koşabilmek icin Trabzon'da olduğunu soyledi.
Trabzonspor Teknik Direktoru Abdullah Avcı, bordo-mavili kulubun medya merkezine roportaj verdi. Avcı, Trabzon'u, Karadeniz'i, bu havayı cok iyi bilen biri olduğunu dile getirerek, "Bu coğrafyanın cocuğuyum. Olumlu olumsuz duyguları da bilen bir yapım var. Trabzonspor Teknik Direktorluğu sıfatını almak zaten sorumluluğunuzu arttırıyor. Bunu hem şehirde hem dışarıda hatta buraya gelirken bile hissediyorsunuz. Belki kucuk bir anı olacak, gecen pazar izinli olduğumuz gundu. Kahvaltıdan donduk. Trafikte ışıklarda durdum, onumde uc araba vardı. Bir tane buyuk bir kamyonet gecti. O da durdu. Benim olduğumu fark edince vitesine taktı geri geldi, selam verdi. Şehrin icindeyken Trabzon'da olduğunuzu daha net anlayabiliyorsunuz. Duygusunu ve samimiyetini Karadeniz insanı cok net belli ediyor. Onun icin guzel duygular yaşıyorum. Umarım buna hep beraber katkı sağlarız" dedi.

"Trabzonspor'la benim hedeflerim aynı doğrultuda ortuştuğu icin buradayım"
Trabzonspor'a geliş surecini anlatan Avcı, "Trabzonspor'un arması, markası, gecmişi, tarihi ve hedefleri. Bunlar cok onemli etkenler. Gecmiş senelerde Ozkan Sumer de teklif yapmıştı. Uc kere transfer teklifi almıştım. Bugune kısmet oldu. Trabzonspor ile benim hedeflerim aynı doğrultuda ortuştuğu, bu hedefe beraber koşabilmek icin buradayım. Trabzonspor isminin ve tarihinin de cok onemli bir etken olduğunu duşunuyorum" ifadelerini kullandı.
"Sonuc odaklı olacak planlarımız var"
Trabzonspor ile ilgili orta ve uzun vadedeki planlarını da aktaran bordo-mavililerin teknik direktoru Abdullah Avcı, şoyle konuştu:
"Bugun itibarıyla Trabzonspor'da uzun vadede değil aslında pragmatik, kısa vadede ve aynı zamanda sonuc odaklı olacak planlarımız var. Bu surecte oyunu cabuk değiştirebilecek, hem oyunu hem duygusunu hem de aklını oyun planlarının icine koyabilecek kısa vadeli bir planın icerisindeyiz. Kısa vade derken şunu demek istiyorum. Onumuzdeki devrenin bitimine kadar oynayacağımız maclar, burada alacağımız sonuclar bir sonraki hedefleri nereye koyacağımızı daha net belirleyecek. Şunu cok acık ifade edeyim, 25-26 yaş ortalaması olan bir oyuncu grubu var ve şu an itibariyle oğrenmeye acık. Bunu sonuclarla da desteklersek ozellikle ocak ayında kısa vadede ne olabileceğini cok daha net soyleyebilirim. Ancak burası Trabzonspor, yukarıda olması lazım, yarışması lazım. Onun icin pragmatik sonucları nasıl alabileceğimiz ve eksiklerimiz uzerine hızlıca calışıyoruz. Burası verimli topraklar Trabzonspor hep kendi icinden oyuncular cıkartmıştır. Gecmişinden bu bugune baktığımızda hem kendi bunyesinde hem de Turkiye ve Avrupa'da bu oyuncular sahne almıştır. Onun icin bir yandan yarışırken bir yandan da icimizdeki o verimli topraktan cıkan insan kaynağını doğru kullanmaya calışacağız."
"Turk futbolunun her kademesinde calıştım"
Abdullah Avcı, Turk futbolunun her kademesinde calıştığını vurgulayarak, "Kısa bir hatırlatmayla gecmişe donecek olursak, 20 yıl Turk futbolunun her kademesinde calıştım. Profesyonelliğe yardımcı antrenorlukle başladım. Sonra altyapı teknik sorumlulukları yaptım. İkinci ligde bir takımla şampiyonluk yaşadım. Milli takımlar seviyesinde genc milli takımları ve A Milli Takımı gordum. Şu anda da Turkiye'nin en buyuk kuluplerinden bir tanesinde yarışmacı antrenor olarak bulunuyorum. Cok onemli deneyimler kazandık. İletişim, bilgi, donuşum, teknoloji ve AR- GE. Bunların hepsini aslında sırayla sayabiliriz. Bugun futbol artık durduğu yerde durmuyor. Hızla değişiyor ve donuşuyor. Bunu cok yakinen takip etmek gerekiyor. Dunyanın da gittiği nokta bu. Bizim icin onemli olan bir teknik adamda, bir liderde olması gereken 'iletişim', iletişimle birlikte sevk ve idareye dondu bu iş. Hem kulubun işi hem medyası, taraftarı, yoneticisi ile iletişim cok on plana cıktı. Bunun yanında donuşum ve değişimi hicbir zaman kaybetmeden devam etmek gerek" diye konuştu.
"Abdullah Avcı'nın kendi bir tarzı, yapısı, oyun felsefesi, bilgisi ve kendini geliştirmesi var"
"Ozellikle Ahmet Suat Ozyazıcı ve arkasından Ozkan Sumer bence Trabzonspor tarihinin başlangıcında ve bugunlere gelmesindeki anahtar isimler" diye başarılı teknik adam, cumlelerini şoyle surdurdu:
"Şenol hoca benim hocam. Bu camianın hem futbolculuğu hem antrenorluğundeki sembol isimlerinden bir tanesi. Onun dışında ben Ali Kemal Denizci'yle de teknik adam ve futbolcu olarak calıştım. Ziya Doğan'la da teknik adam olarak calıştım. Metin hoca Allah rahmet eylesin antrenorluğe başladığımda da futbolculuğumda da hep beraber bulundum. Bu isimlerin hepsi Turk futboluna onemli katkılar sağladı. Bugun Turk futbolunun surecine, antrenorluğun nereye geldiğine donecek olursak onlar bilginin cok kısıtlı olduğu donemlerde cok onemli işler yaptılar. Bazen seminerlere katılıyorum. Antrenorler seminerlerinde benden sunum yapmamı istediklerinde Ozkan hocayı hala oralarda bilgi alabilmek icin geldiğini goruyorum. Bu cok onemli bir şey. O isimler Turk futboluna ve Trabzonspor'a cok onemli pencereler acmışlar. Bunların hepsinden bir şeyler oğrendik ama Abdullah Avcı'nın kendi bir tarzı, yapısı, oyun felsefesi, bilgisi ve kendini geliştirmesi var. Antrenorlukte 2000'lerin başlarında TFF'nin kurslarını gorduk sonrasında da UEFA'nın mufredatlarını gorduk. Ondan sonraki surec hızla değişiyor ve donuşuyor. Bunun icinde kalanlar ve doğru uygulayanlar var. Antrenorluk anlamında da baktığında planların organizasyonları uygulayanlar var. Tabii tamamen hepsinin değiştiğini soyleyemeyiz ama parca parca değişen antrenor kimlikleri, oyun organizasyonları ve liderlerin yavaş yavaş değişime gittiğini goruyoruz."
"Duygumuz olacak bunun yanında da rakibe gore futbol aklımız olacak"
Trabzonspor Teknik Direktoru Abdullah Avcı, duygunun yanına futbol aklını da koyacaklarını dile getirerek, "Değişeceğiz cunku Karadeniz insanı kendi icinde olan hırsını, duşuncesini, duygusunu ve o mucadele gucunu sahada gormek istiyor. Duygularıyla aslında baktığımızda mucadelenin icinde. Devamlı baskılı ve rakip takım ceza sahası icinde oynayan oyun isteniyor ama dunyada boyle bir şey kalmadı. Bu olacak ama biz tabi bunun suresini biraz daha arttırıp, bunun icine bir futbol akılını ve organizasyonunu sokmamız gerekiyor. Duygularımızla oynarsak evet mac kazanacağız ama kaybettiğimiz de olacak. Duygumuz olacak bunun yanında da rakibe gore futbol aklımız olacak. Bugun dunyanın her yerinde en ust duzey takımlarda dahil oyunun iki yonu, topun dışarda olduğu bolum, sahipsiz top, duran toplar, savunmada, hucumda bunların hepsi rakamlarla, istatistiklerle, goruntulerle analiz edilip koyuluyor. Duygu ve mucadele artık olculuyor. Kac kilometre koşmuşsun, kac tane sprint atmışsın hepsi var ama takım butunluğu duygusu tabii ki olacak. Karadeniz'de bu daha fazlasıyla var ama bunu aklımızla birleştireceğiz. Yapmayacak mıyız savunma? Bunu her takım yapıyor bugun. Manchester City de yapıyor, Liverpool da yapıyor. Bunlar dunyanın en onemli takımları. Hucum oynarken de savunmayı nasıl yapacağını duşunmen lazım aslında. Savunma guvenliğini nasıl alacağını duşunmen lazım. Onun icin duygumuz olacak, bu bizim zaten Karadeniz insanı olarak hepimizde var ama bunun yanına aklımızı koyacağız" dedi.
"Adım adım gideceğiz ama hızlı adımlar olacak"
Tecrubeli calıştırıcı, adım adım gideceklerini ancak bunu hızlı adımlarla yapacaklarını anlatarak, sozlerine, "Uzun vadeli adımlar değil. Hayat hepimize bazı deneyimler gosteriyor. Antrenor olarak, futbolcu olarak, kulup olarak, yonetici olarak. Geldiğimiz gunden itibaren şundan bahsettik 'takım savunması' bu takımın genel durumuyla ilgili tespit. İlk macta bunun karşılığını yuzde 100 olmasa da calışarak bir kısmını aldık. Bugun Trabzonspor'un tabii ki hedefi yukarılarda olmak. Senelerdir bunu zorlayan ve bunu elde etmiş bir takım. Onun icin yukarda oynamanın planları, organizasyonları, saha dağılımları, sistem, rakibe gore plan bazen kendi oyuncusuna gore organizasyon gibi durumlar oluşacak ama butun halde hareket eden ve sahanın icinde de kopuk olmayan, hucumda da savunmada da beraber hareket etmeye calışan, o kompakt goruntuyu gormeye calışan bir takım olmamız gerekiyor. Bunun icin calışıyoruz. Oyuncular buna adım atmak istiyorlar ve atıyorlar geldiğimiz gunden itibaren. Sonuclar bunu destekleyecektir. Umarım bu sonucları alacağız. Futbolun bugun teknolojinin de, bilimin de veya neyi gerektirdiğine veya benim oyuncu grubumun profiline gore nasıl bir formasyon gerektiğiyle ilgili hepimiz uzerinde calışıyoruz. Aksiyon filmi gibi futbol oyunu kalmadı artık. Şoyle bir şey var Turkiye'de 'cok pas yapıyor' veya 'dikine oynuyor' deniyor. Dikine oynayacak adam yoksa pas yapmak zorundasındır. Pas yapmanın başka bir amacları vardır. Topu kaybettiğin yerde saha dağılımın doğru değilse o baskıyı yapamazsan geriye doğru koşarsın. Bu bir aksiyon filmine doner. Bugun artık oyle oyunlar cok az kaldı. Bazen oyunların koptukları anlarda oluyor. Daha dengeli, tabii ki daha coşkulu ama akıllı oyunlar, planlı oyunlar oynanıyor. Artık oyunlar santim santim hesaplanıyor. Arkaya attık koştuk, pası cok iyi attı falan bunlar artık konuşulmuyor ve duygular da olculuyor artık. Onun icin hem duygunun hem aklın olduğu planların her hafta değiştiği macları oynayacağız" diyerek devam etti.
"Kan uyuşmazlığı diye bir şey duşunmedim"
Trabzonspor'a geliş surecinde bazı cevreler tarafından 'kan uyuşmazlığı olacağı' yonunde eleştirilerle ilgili olarak ise Avcı, "Benim icimde hic boyle bir kuşgu olmadı. Benim kanım buradan, benim duygum buradan. Bu yorenin insanıyım. Bir kere Trabzonspor olunca geceleri uyuyamıyorsunuz zaten. Buyuk bir camianın sana transfer teklifi var. Bu seni heyecanlandırıyor. En ufak bir olumsuz duşuncem olmadı. Tam tersi heyecanlandım. Ben buranın insanını biliyorum. Nasıl temas edeceğimi de biliyorum. Onlarda beni tanıyor ben de onları tanıyorum. Geldiğimiz gunden beri karşılıklı ve cok onemli bir saygı, sevgi var. İletişim var. En ufak bir kaygı ya da kan uyuşmazlığı diye bir şey duşunmedim. Onun icin bugun buradayız ve mutluyuz şu an itibariyle. Umarım o sevgiye, o saygıya ve camianın gecmişine doğru cevaplar veririz. Trabzonspor'un tarihinde bundan evvel Ahmet Suat hocamız, Ozkan hocamız, Şenol hocamız, Ali Kemal hocamız gibi yer almak istiyorum" ifadelerine yer verdi.
"Oğrenmek isteyen bir oyuncu grubumuz var"
Yeni antrenor gelince takımlarda bir enerji değişimi yaşandığını savunan Abdullah Avcı, "Fakat bizim oyuncu grubumuz bundan bağımsız bir durum sergiledi. Ozellikle antrenmanlardaki mesafeler dahil, hani duygu diyorsunuz ya mesafeler olculuyor. Olcumler onume geldiğinde ve baktığımda uzun zamandır o mesafelere yaklaşmış bir antrenman temposu gormemiştim. Cunku 25-26 yaşında, cakraları acık, oğrenmek isteyen ve gozunun icine bakan bir oyuncu grubumuz var. Herkes herkesten bilgi alıyor. Biz ekip olarak Turk futboluna oyuncular kazandırdık. Burada da arada kalmış, cıkış yapmış veya belki cıkışı duran, bekleyen ve oğrenmeye acık oyuncu grubu var. İlk bakışta bana hissettirdikleri bunlar. Antrenmanda ve taktik calışırken de bunu cok iştahlı, arzulu bir şekilde yapmaya calıştılar. Karışık bir şey vermezsen, net konu başlıklarını belirtirsen oyuncu grubuna ne istediğini ve bunun karşılığını anlatabilirsen onlar da bunu anlar. Bence Karadeniz insanı hem hırslı hem zeki hem de verileni almak istiyor. Onun icin benim ilk duşuncem cakraları acık, algıları acık ve oğrenmek icin gozlerinin icine bakan bir oyuncu grubu tespit ettim. Bu beni oldukca mutlu etti" şeklinde konuştu.
"Calışmaya niyetim yoktu ama Trabzonspor olunca bunun icinde olmak istedim"
Taraftarın olmadığı, olağanustu koşulların yaşandığı bir lig gecmesiyle ilgili olarak da Abdullah Avcı, "Ben de bu sureci yeni yaşıyorum. Gecen sene ocak ayının sonu itibariyle gorevimden ayrılmıştım. Mart itibariyle de bu dunyanın yaşadığı sureci ulke olarak yaşamaya calışıyoruz. Aslında bu surecte calışmak gibi bir isteğim yoktu ama Trabzonspor olunca bunun icinde olmak istedim. Bu surec yaşandıktan sonra ve birtakım verilerin eline gectiğinde daha net goreceğim bir durum. Gecen sene sezona ara verildi gec bitti. Bir takım fiziksel sakatlıkların donuşleri nasıl olacak onu bilmiyoruz. Zihinsel yorgunluklar var. Şimdi Trabzonspor gecen sene şampiyonluğu kacırdı, kupayı aldı ve on beş gun sonra yeni sezonu actı. Bunun zihinsel yorgunluğu, fiziksel sakatlıklar bu veriler elimize daha sonra ulaşacak ama kolay bir sezon değil. Zor bir sezon bizi bekliyor. Aranın olmadığı, haftada uc tane mac oynayacağımız bir sezon. Burada zihinsel, fiziksel ne kadar iyi hazırlanmak lazım. Cok antrenman yapmak mı? Yoksa toparlanma antrenmanları mı? Burada bilimden faydalanacağız. Belki antrenman bilimcilerinden faydalanacağız. Bunun hepsini sağlıklı bicimde bilimden faydalanarak, sağlıktan faydalanarak en iyi şekilde ayakta kalabilecek şekilde goturmemiz gerekiyor. Tum dunyada bu surecin verileri daha sonra ortaya cıkacak ama burayı her turlu sağlıktan, bilimden, AR-GE 'den faydalanarak minimumda az zararsız gecirmeye calışacağız. Cunku ilk defa yaşanan bir şeyi dunyada biz de ilk defa yaşıyoruz. Bunun toplantılarını yaparken oyunculara her gun ustune basa basa anlatıyoruz. Daha az temas, izolasyon, sağlığımıza dikkat edelim diyoruz. Antrenmanları buna gore planlıyoruz. Kolay bir surec bizi beklemiyor ama hep beraber bu sureci goreceğiz" dedi.
"Ailem Trabzon'a gelmem icin baskı yaptı"
Teknik Direktor Avcı, ailesinin Trabzon'a gelmesi icin baskı yaptığını belirterek, şoyle devam etti:
"İstanbul dışına ilk defa yine bir Karadeniz seferiyle cıkmıştım ikinci defada 30 sene sonra Karadeniz'e geldim. Evet aile benim icin cok onemlidir. Ben hayatımda karışıklıkları sevmem. Aile duzenim, giydiğim kıyafette duzenli olması lazım. Kendimi iyi hissetmem lazım. İşimde de oyle. Hicbirinin birbirine karışmasını istemem. Duzenli aile yaşamım olduğu soylenir. Evim ve işim benim icin cok onemli. Ailem Trabzon'a gelmem icin baskı yaptı. İki tane oğlum var. Onlar da futbola cok meraklı. En son 2012'de A Milli takım hocasıydım. Ailemle beraber geldim. Burada U20 Dunya Şampiyonası vardı. Grup macları Trabzon ve Rize'de oynanmıştı. O zaman gelmişlerdi. Sokağa cıkma yasakları olmasaydı Erzurumspor macında burada olacaklardı. Cok istediler Trabzon'da olmamı. Cok destek verdiler. Onlar da gelecekler burada kalacaklar. Hem maclara gidecekler hem Karadeniz'i gezecekler. Minik turlar yapacağız. Karadeniz'in yemeklerini yiyecekler. Evimizde oturacağız. Bazen gidecekler bazen gelecekler."
"Sabırlı olacağız ama uzun bir sabır istemiyorum"
Trabzonspor Teknik Direktoru Abdullah Avcı, taraftarlara ve camiaya son olarak şu mesajı verdi:
"Her şeyden evvel bir Karadeniz insanı olarak buradaki o samimiyeti ve duyguyu boyle karşılanacağımı biliyordum. Onun icin herkese teşekkur ediyorum. Butun ekiple mesaimizi Trabzonspor icin burada geciriyoruz. Sabırlı olacağız ama uzun bir sabır istemiyorum. Cok zor bir surecten geciyoruz. Hem futbol zor bir surecten geciyor hem dunya zor bir surecten geciyor. Futbolcularım ve camiamız bize iyi niyetlerini, dileklerini cok iyi hissettiriyorlar. Onun icin mac kazanarak ozguvenimizi yakalayacağız. Kazanma akışkanlığı yakalayacağız. Bu sureci en iyi şekilde değerlendireceğiz. Trabzonspor buyuk kuluptur. Yarışacaktır, yarışmanın icinde olacaktır." - TRABZON
Kaynak: İhlas Haber Ajansı