Manisa'nın Demirci ilcesinde faaliyet gosteren ahşap firması dunyanın dort bir yanında bulunan camileri Osmanlı ve Selcuklu mimarisinde yer alan motiflerle susluyor. Son olarak Afrika Gine Cumhuriyeti'nin başkenti Konakri'de restorasyonu devam eden ve 28 bin kişinin namaz kılabildiği camiye mihrap, minber, kapı ureten firma, bu camide de Osmanlı ve Selcuklu mimarisinde yer alan motifleri kullandı.
Manisa'nın Demirci ilcesinde ahşap ustası Veli Teksoz tarafından kurulan firma, camiler icin mihrap, minber, ahşap kapı, kursu uretimi yapıyor. 25 calışanıyla geleneksel ahşap oymacılığı ile teknolojinin getirdiği seri uretim tekniklerini harmanlayan firma dunyanın dort bir yanındaki camilerin ahşap işlerini yapıyor. Turkiye'nin yanı sıra, Afrika ulkeleri, Irak, Almanya, Fransa, Ukrayna gibi ulkelerdeki camiler ecdadın kullandığı motiflerle susleniyor. Osmanlı ve Selcuklu motiflerini yurt dışındaki camilere taşımayı başaran firma, ozelikle Selcuklu Sinan Yıldızı motifi ile 317 camiye iz bıraktı.

"Ecdadın izinden gitmeye calışıyoruz"
Osmanlı ve Selcuklu'dan miras kalan motifleri kullandıklarını belirten firma sahibi ve ahşap ustası Veli Teksoz, "Yaptığımız işin modelleri olarak Selcuklu 'Sinan Yıldızı' diye adlandırdığımız ecdadın bize emanet ettiği motifleri kullanıyoruz. Zaten baktığımızda tarihi camilerimizde uygulanmış olan modelleri uyguluyoruz. Ecdadın izinden gitmeye calışıyoruz" dedi.
Afrika'nın 28 bin kişi kapasiteli camisini Osmanlı ve Selcuklu motifleri susleyecek
Afrika Gine Cumhuriyeti'nde restorasyonu devam eden ve Afrika'nın en buyuk camisi olma ozelliği taşıyan caminin ahşap işlerini hazırladıklarını belirten Teksoz, "Afrika Gine Cumhuriyeti icin Kral Faysal Camisi'ne yaptığımız işler var şu anda. 28 bin kişinin aynı anda namaz kılabildiği bir cami. Afrika'nın en buyuk camisi. Yaklaşık 180 kapısı var. Buyuk bir cami. Şu anda oranın ahşap işlerini yapıyoruz. Bunun yanı sıra Fransa, Almanya, İngiltere, Bosna Hersek'e ve dunyanın bir cok yerine iş yapıyoruz. Her işin bir zorluğu var. Biz mobilyacıyız, marangozuz. Ama baktık ki cami sektorunde ahşap uzerine ciddi bir acık vardı. Burası Demirci ve 'Halı Kent' diye anılır. Halılarıyla unlu bir ilcemiz. Halı acığı var. Halıcılara gelip gidenler oluyor hem yurt icinde hem de yurt dışında. Yapılan camileri gorunce ozendik ve 'Neden olmasın' dedik. Bizim ilcemizde biz de ahşap tarafı olalım istedik. Ecdadımızın yaptığı o guzel eserleri gorduk biz de yapmak istedik" ifadelerini kullandı.
"Mimar Sinan olamayız ama izinden gittiğimize inanıyoruz"
Azalan bir meslek grubunda yer aldıklarını belirten Teksoz, Mimar Sinan'ın izinden gitmeye calıştıklarını soyledi. Teksoz, "Talep o kadar cok ki Turkiye'de yılda yaklaşık 2 bin 500 cami yapılır. Biz 150'sinin işlerini yaparız. Cok ciddi bir acık var. Yurt dışından talepler var. Ancak Turkiye kadar değil. Ben inanıyorum ki azalan bir meslek icerisinde olduğumuz icin daha şanslıyız. Biz kendimizi ozel hissediyoruz. İstanbul'da bir suru camisi var. Gezip gorduğumuzde 'Şu camiyi ben yaptım. Bu camide biz bir eser bıraktık' diyerek gurur duyuyoruz. Bir suru camiler var. Mimar Sinan olamayız ama izinden gittiğimize inanıyoruz" diye konuştu.
Kereste olarak maun kullandıklarını soyleyen Teksoz, "Kereste olarak maun sapelli kereste kullanıyoruz. Afrika'da yetişen bir ağac. Suya, neme, rutubete dayanıklı bozulmayan, kışın da şişme acma yapmayan bir ağactır. Sağlamdır. Renk olarak guzel renk alır. Calışması guzeldir. Verdiğimiz işciliği yalan soylemez bize gosterir" dedi.
Gine'deki 28 bin kapasiteli caminin ahşap işlerini de alan firma, siparişleri yetiştirmek icin calışıyor. Caminin 182 kapısını Selcuklu motifleriyle işlediklerini anlatan firma sahibi Veli Teksoz, mihrap, minber ve imam odasının da yapımının surduğunu soyledi. - MANİSA
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / AYKUT YENİCAĞ