'İlişkiye yonelen tehdide tepki' olan kıskanclığın olcusu kactığında yan etkileri ağır: Acı, bitkinlik, imajın sarsılmasından korkma... Uzmanlar, kendisi ya da eşi kıskanc olanlar icin 'rehber' hazırladı.Genc-yaşlı, kadın-erkek herkes hayatında en az bir kere kıskanır.Âşık olunan kişinin başkasına ilgi gostermesi, şupheli davranışlar, aldatma... Kıskanclık hem kıskananın hem de kıskanılanın hayatını zehir edebilir.

Ara sıra yapılan kıskanclık, bir ilişkinin canlı kalmasını sağlayabilir, ancak rahatsız edici ve mantık dışı boyutlara ulaştığında, cok zarar verici olabilir. Kıskanclığın etkilerini hafifletmek icin yapılabilecekler var. İlişki psikoterapisti Paula Hall, kıskanclığın etkilerini azaltmanın sabır ve caba gerektirdiğini soyluyor.

Herkesin kıskanma nedenleri ve hissettikleri farklı. Psikolog Ayala Malach'a gore kıskanclık, 'var olan bir aşka, ilişkiye veya onun kalitesine yonelik tehdide bir tepki'. Gıpta ve hasetten farklı olarak hep uc kişi ve kaybetme korkusu vardır. Kıskanan insan bircok duyguyu aynı anda yaşar, aklından bin turlu duşunce gecer, bir suru farklı davranış bicimleri sergiler.

Duygular: Acı, kızgınlık, kin, uzuntu, haset, keder, aşağılanma.

Duşunceler: İcerleme, suclama, kendini rakiple kıyaslama, imajın sarsılmasından korkma, kendine acıma.

Davranışlar: Kendini bitkin hissetmek, titremek ve terlemek, surekli soru sormak ve karşındakinden surekli guvence istemek, saldırgan davranışlar, hatta şiddet.

Oldurur de, diriltir de

Kıskanclık dozunda olduğu surece, var olan bir ilişkinin korunmasını bile sağlayabilir. Kişilere, sevgililerinin, eşlerinin cantada keklik olmadığını hatırlatır. Karşındakine emek vermeye, onun kendisini değerli hissetmesi icin caba gostermeye yoneltir. Ustelik duyguları guclendirir, aşkın ateşlenmesini sağlar ve sevişmeleri daha ihtiraslı kılar. Ama bir de aşkın dozunda olmadığı durumlar var...

Bazen kıskanclıkta olcu kacar. Orneğin eşi eski bir arkadaşıyla dans ettiği icin bir erkek kavga cıkarabilir veya kadın eşinin yeni patronu guzel bir kadın olduğu icin cileden cıkar.

Bu tarz kıskanclıklar gerginlik yaratır. Karşıdaki, kıskanclığa mahal vermemek icin surekli temkinli davranmak, tetikte olmak zorunda hisseder. Durumun farkında olan kıskanc taraf ise kendini suclama ve haklı cıkarma arasında gidip gelir.

Nasıl başa cıkılır?

Ciftlere bazen hayatı zehir eden, ayrılmalarına bile yol acan kıskanclık duygusuyla başa cıkmak aslında hic de kolay sayılmaz. Uzun zaman ve emek isteyen bir mucadele olabilir. Eğer kıskanclığınızın cocukluğunuzda yaşadıklarınızdan kaynaklandığını duşunuyorsanız, bir psikolağa başvurmanızda yarar var. Cocukluğunuzla ilgili bağlantı kuramıyorsanız o zaman şu noktaları gozden gecirmeniz faydalı olabilir:

Kıskanclığınızın gercekci olup olmadığını gozden gecirin. Onu neden kıskandığınızı duşunun. Gercekten ilişkinize yonelik bir tehdit soz konusu mu? Sizin tavırlarınız ilişkinizi kotuleşmesine neden mi?

Kendi kendinize telkin edin. Kıskanclık belirtileri hissettiğinizde partnerinizin sizi sevdiğini, size bağlı olduğunu ve size saygı duyduğunu hatırlayın. Sevilmeye layık, hoş bir insan olduğunuzu ve ters giden bir şeylerin olmadığını soyleyin kendi kendinize.
Partnerinizden guvence isteyin. Kıskanclıkla başa cıkmanın iyi bir yolu da partnerinizden guvence istemek. Neden olmasın?

Eşiniz size goz actırmıyorsa...

• Olaya farklı bir acıdan yaklaşın.

• Kıskanclığın aşkın belirtisi olduğunu anımsayın.

• Hemen savunmaya gecmektense, onu anlamaya calışın.

• Kendi davranışlarınızı gozden gecirin.

• Belirli davranışlarınızın partnerinizin sizi kıskanmasına neden olduğunu biliyorsanız, bu davranışlarınızı değiştirmeye calışın. Verdiğiniz sozleri tutun, yapamayacağınız sozler vermeyin.

• Onun guvenini geliştirin. Ona, onu ne kadar sevdiğinizi soylemek icin her fırsatı değerlendirin. Onu neden sevdiğinizi anlatın.

• İltifat edin, gelecek hayallerinizi paylaşın. Olmadı, bu konuyu konuşmayı deneyin. Yine sonuc yoksa birlikte psikoloğa gidin