Ev hanımları dikkat, beş dakikalık tedaviyle eski sağlıklarına kavuşuyorlar
Her on insandan birinde cıkan 'donuk omuz' hastalığı beş dakikalık tedaviyle son buluyor

DİYARBAKIR - Her 10 insandan birinde gorulen ve ozellikle ev hanımlarının korkulu ruyası olan 'donuk omuz' hastalığı beş dakikalık tedaviyle son buluyor. Dicle Universitesinde gorevli ağrı hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Haktan Karaman, "Genellikle kadınlarda daha cok gorulen bir hastalıktır. Erkeklerle kıyaslandığı zaman ve genellikle 40 yaşın uzerinde ortaya cıkar" dedi.
Her on insandan birinde gorulen 'donuk omuz' hastalığı ozellikle 40 yaş uzeri insanlarda ve ağırlıklı olarak ev hanımları ve masa başı iş yapan insanlarda gorulduğu ortaya cıktı. Dicle Universitesinde gorevli ağrı hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Haktan Karaman, tedavi de genellikle her zaman olduğu gibi tıbbın ilk kuralı en az zarar veren tedavi yontemlerini, yani ilac tedavisi ve fizik tedavi yontemlerini uyguladıklarını belirterek, hastaların onemli bir kısmının beş dakikalık tedaviye yanıt verdiğini ifade etti.
"Eğer tedavi edilmezse hasta o omuzunu etkin ve aktif bir şekilde kullanma şansını kaybetmeye başlayacaktır"
'Donuk omuz' hastalığı ozellikle 40 yaşın uzerindeki kadınlarda daha cok ortaya cıkan bir hastalık olduğunu soyleyen Prof. Dr. Haktan Karaman, bazen acıklayıcı bir neden olabildiğini, hastanın o olayı başlatan bir travmadan bahsedebileceğini soyledi. Bunun duşme olabileceğini, o omuzu aşırı kullanmanın bir sonucu olarak ortaya cıkabildiğini belirten Prof. Dr. Karaman, "Ama genellikle hastalar bu olayı başlatan anıyı hatırlayamazlar. Birden bire veya sinsice başlayan ozellikle geceleri ortaya cıkan, omuzun uzerine yattığı zaman ağrı hissiyle ortaya cıkan bu ağrı gunler icerisinde hem giderek şiddetti artar. Hem de gunduzde ortaya cıkmaya başlar. Bu ağrının sonucu olarak hasta omuzunu kullanamamaya başlar. Bir sure sonra bizim rahatlıkla yapabildiğimiz elini kafasına goturme olayını yerine getirememeye başlar. ve artık omuz bizim kilitlenme diye tabir edebileceğimiz pozisyona gelmiştir. İşte bu haliyle hasta 'Donuk Omuz' haline gelmiştir. Bu şekilde kalması cok risklidir. Cunku bundan sonra eğer tedavi edilmezse hastanın o omuzunu etkin ve aktif bir şekilde kullanma şansını kaybetmeye başlayacaktır. Bu durumda da tedavi olması gerekiyor" dedi.
"Hastalık her 10 insandan 1'inde var"
Tedavide genellikle her zaman olduğu gibi tıbbın ilk kuralı en az zarar veren tedavi yontemlerini kullandıklarını kaydeden Prof. Dr. Karaman, sozlerine şoyle devam etti:
"Yani ilac tedavisi ve fizik tedavi yontemlerini uygulama. Hastaların onemli bir kısmı bu tedaviye yanıt verir. Ama eğer bu tedaviye yanıt vermiyorsa en son secenek cerrahi tedavidir. Cerrahi tedavide omuzun icerisini ameliyatla ve daralmış olan bolgeleri genişletmeye calışılır. Ama bu ameliyatta insanların isteyeceği bir turden değil. Cunku sonucta bir ameliyat ve her ameliyatın başarı şansı yuksek olduğu gibi sonrasında komplikasyonlar da oluşturabilir. Burada bizim yaptığımız işlemlerin onemi ortaya cıkıyor. Cunku biz, cok basit yontemlerle, kapalı metotlarla bir iğne yardımıyla radyo frekans cihazı ve ilaclarla hastanın omuzuna yaptığımız dakikalar icerisinde suren 5-6 dakikalık bir işlem sonrasında hasta kilitli şekilde geldiği omuzuyla sanki bir sihirli değnek değmişcesine birden bire normal pozisyonuna geliyor. Genellikle kadınlarda daha cok gorulen bir hastalıktır. Erkeklerle kıyaslandığı zaman. ve genellikle 40 yaşın uzerinde ortaya cıkar. Ozellikle ev kadınlarında ortaya cıkar. Ortalama olarak her 10 insanın 1'inde bu rahatsızlık olduğunu cok rahat bir şekilde soyleyebiliriz".
Tedavi olan Emine Kaplan, surekli sağ kolunu kullandığından dolayı bir yıldan fazladır ağrılarının arttığını dile getirdi. Ağrısının son donemde dayanılacak gibi olmadığını aktaran Kaplan, "Şiddetli ağrılardan dolayı ağrı bolumune geldim. İlac kullandım ama yetersizdi. Daha sonraki gelişimde hoca işlem yapacağını soyledi. İşlem oncesi elimi kaldıramıyordum, kullanamıyordum. Bayağı sıkıntılıydı. Akşamları uykum kacıyordu. Hoca işlem uyguladıktan sonra bayağı rahatladım. Şimdi istediğim gibi kolumu da kullanabiliyorum. İki omuz arasında bir fark yok. Sanki o hastalığı yaşamamış gibi birkac dakika icinde rahatladım" şeklinde konuştu.
Kaynak: İhlas Haber Ajansı / RIDVAN KILIC