
KONYA'nın Cumra ilcesinde, eşi Ali Rıza Yuzer (35), tarafından 3 cocuğunun gozu onunde tufekle vurularak oldurulen 6 aylık hamile Sadife Yuzer'in (35) kardeşi Rıfat Yıldız (33), ablasının surekli şiddet gorduğunu soyledi. Yıldız, "Ablam ailesi icin, babamın ve kardeşlerimin başı belaya girmesin diye hep sustu. Kolu kırıldığında bize yalan soyledi. Bizim başımızın belaya girmesini engelledi ama kendini, bizim ve cocukları icin feda etti" dedi.
Olay, gecen carşamba gunu saat 12.00 sıralarında Dineksaray Mahallesi'nde meydana geldi. Ciftci Ali Rıza Yuzer, 6 aylık hamile eşi Sadife Yuzer'i yaşları 9 ile 12 arasında değişen 3 cocuğunun gozu onunde av tufeğiyle 5 el ateş ederek, oldurdu.
Ali Rıza Yuzer, jandarmayı arayıp, eşini oldurduğunu bildirdi. Gozaltına alınan Ali Rıza Yuzer, ifadesinde "Aramızda anlaşmazlık vardı. Kavga ettik, tufekle vurdum. Pişman değilim" dedi.Babaları tarafından anneleri gozleri onunde oldurulen 3 cocuk ise devlet korumasına alınarak yuvaya yerleştirildi. Yuzer, cıkarıldığı mahkemece tutuklandı.'DAHA ONCE DE KOLUNU KIRMIŞ'Eşinden surekli şiddet gorduğu belirtilen Sadife Yuzer'in, daha once birkac kez evi terk edip, annesinin evine yerleştiği, 2018 yılı temmuz ayında da 15 gun sureyle koruma kararı aldırdığı oğrenildi. Oldurulen Sadife Yuzer'in kardeşi Rıfat Yıldız, "Ablam, cektiği sıkıntıları saklayan, babasının ve kardeşlerinin başı belaya girmesin diyen biriydi. Bize surekli 'iyiyiz' derdi. Esasında oyle olmadığını zaman gectikten sonra oğreniyoruz ama hicbir şeye faydası yok. Benim ablam 6 aylık hamileyken rahmetli oldu" dedi. Ablasının gorduğu şiddet nedeniyle daha once kolunun kırıldığını belirten Yıldız, "1,5 yıl once aralarında kavga yaşandı. Boşanma konusu konuşuldu. Biz o eve donmesini istemedik. Evliliğin bitmesini istedik. Cunku kotuye gidiyordu. Bize katilin kardeşi, şeref sozu verdi; 'Boyle bir kavga yaşanırsa, geri getireceğiz' dedi. Kurban Bayramı'nda ablamın kolu kırılmış. Ben şuphelendim ablama sordum. 'Yemin et inanmam' dedim. 'Cocuklarımın uzerine yemin ederim banyoda duşup, kolumu kırdım' dedi. Ama bu olayı bizden sakladılar. Belki ablam kolu iyileşmeden rahmetli oldu" diye konuştu.'İNSANLAR KADIN CİNAYETLERİNE ALIŞTI'Yetkililere seslenen Yıldız, şunları soyledi: "Boşanma derecesine gelen ailelere sesleniyorum, hicbir şeyi saklamasınlar. Gecimsizlik varsa, sıkıntılar varsa saklamasınlar. Devletimiz oyle bir onlem alsın ki, kadın cinayeti işleyecekler iki kere duşunsun. İnşallah ablam son olur. İdam, en ağır cezadır. Devletimiz kazalar onlensin diye yolları genişletiyor, kazalar azalıyor. Devletimiz bu işe de bir el atsa, idam olsa yılda bin tane kadın cinayeti işleneceğine 100'e duşer. Değilse benim ablam gibi nice ablalar, nice cocuklar evler dağılır. Benim ablamı kendi kızlarıymış gibi duşunsunler. Duştuk. Allah kimseyi duşurmesin. İşin icinden cıkamıyoruz. Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum. Devlet buyuklerime sesleniyorum. Ablam ve karnındaki bebeği icin bu olayda bari davaya mudahil olun. Ablamı kendi kızınız, evladınız gibi gorun. Butun siyasi partiler bu işe bir el atsın. Gerekirse 1 ay Meclis'te nasıl onlem alırız, diye konuşsunlar. İnsanlar artık kadın cinayetlerine alıştı. Normal habermiş gibi gelmeye başladı. Boyle mi olması lazımdı? Bizim ocağımıza ateş duştu. Başkalarının başına gelmesin."'TESELLİ ETTİĞİM OLAY BENİM DE BAŞIMA GELDİ'2019 yılının ağustos ayında eşi tarafından oldurulen 3 cocuk annesi Tuğba Erkol'un kardeşiyle birlikte calışan Rıfat Yıldız, "Tuba Erkol, 44 yerinden bıcaklanıp oldurulmuştu. Hala mahkemesi devam ediyor. Calıştığım iş yeri sahibi Osman Ceran, Tuba Erkol'un kardeşi. Onu her zaman teselli ederdim. Olay gunu iş yerine babası Mustafa Ceran geldi. Ona başsağlığı dileyememiştim. Başsağlığı diledim, dertleştik. Mustafa amca gitti 1 saat sonra acı haberi aldım. Teselli ettiğim olay benim de başıma geldi. Aynı kaderi paylaştık. Bu acı tesaduf, inşallah biz de son olur. Herkese de ders olur" diye konuştu.'ABLAMIN SON ELBİSESİNİ BEN ALDIM'Yıldız, "Gece başımı yastığa koyduğumda Allah'ım acaba bu ruya mı? Ne olur ruya olsun diyorum. Ablamın cenazesi icin kuzenim kefen almış. Kefen parasını verdim. O kadar mutlu oldum ki. Ablamın son elbisesini aldım. Ablam ailesi icin, babamın ve kardeşlerimin başı belaya girmesin diye hep sustu. Kolu kırıldığında bize yalan soyledi. Bizim başımızın belaya girmesini engelledi ama kendini feda etti" dedi.'HEP BEN İYİYİM, DAHA İYİ OLACAĞIZ DİYE CİLE CEKTİ'Ablasının sık sık kendisinin ve evliliğinin iyi olduğunu soylediğini, cektiği acıları sakladığını soyleyen Sadife Yuzer'in kucuk kardeşi Tevfik Yıldız (31) da şunları soyledi: "3 cocuğu icin yuvam yıkılmasın diye, yıllarca ona katlandı. Babamın başı belaya girmesin, kardeşlerimin başı belaya girmesin diye 'Hep ben iyiyim. Daha iyi olacağız.' diyerek bu cileleri cekti. O kadar sabretti. Sabrının karşılığı, cocuklarının gozu onunde karnında 6 aylık yavrusuyla katledildi. Nefes alamıyorum. Bu konuşmayı yapmamın nedeni, hepimizin anaları, bacıları var. Ablamın katili iceride nefes alırken, boyle insanlar nefes alırken, ben nefes alamıyorum. Analarımıza, bacılarımıza bir şey olmasın. Hepimiz Muslumanız, hepimizin anası, bacısı var. Daha fazla ciğerler yanmasın. Boyle cezaevinde yatarak onlara en buyuk iyiliği biz ve devletimiz yapıyor. Onların cezaevinde yatması onlar icin bir cennet. İlk olay yerine giden muhtarımızdı. Muhtarımız, 'Nasıl yaptın? Nasıl kıydın?' diye sormuş. 'Tartıştık, oldurdum' demiş. Ben iki gundur gozumu kapatıyorum, ablamın nasıl acı cektiğini goruyorum hissediyorum."'KADIN CİNAYETLERİ NORMALLEŞMEYE BAŞLADI'Kadın cinayetlerinin normalleştirildiğini ifade eden Tevfik Yıldız şoyle dedi: "Kadın vahşeti, kadın cinayeti cok normalleşmeye başladı. Boyle bir olaya kimse sevinmez, herkesin ciğeri yanıyor; ama cok normalleşmeye başladı. Artık devletimiz bunları idam edecek. Nasıl partiler bir araya geliyor, birbirleri icin mucadele ediyorlarsa, esas birlik beraberlik, boyle durumlarda olacak. Biz namusumuz ve şerefimiz icin yaşarız. Bir araya gelecekler, omuz omuza verecekler ve kanun cıkaracaklar. Hepsi ellerinde. Devlet o zaman bizim başımızda olacak. Devlet bizim bacılarımıza, analarımıza sahip cıktı diyeceğiz. Şu an virus var. En buyuk virus boyle insanların nefes almasıdır. Onlara hayvan dahi diyemiyorum. Şurada 6 yavrusuna bakan kopek var. Nasıl soğukta yavrularına sahip cıkıyor. Emziriyor, koruyor. Ana olduğu icin sahip cıkıyor. Ben ona hayvan desem, hayvanlara hakaret. Onu burada parcalasam bile acım dinmeyecek. Hepimizin nefsi var. Ne yapacağımı bilmiyorum."




