Birleşik Krallık'ın yıl sonunda Avrupa Birliği'nden ayrılık icin belirlenmiş geciş sureci tamamlanıp Brexit'e butun sonuclarıyla fiilen gecmesine birkac hafta kala, ticaret muzakerelerinin halen sonuclanmamış olması, hatta bir anlaşmaya varılıp varılamayacağının dahi belli olmaması buyuk bir belirsizliğe yol acıyor.
Avrupa Birliği ile gıda urunleri ithalat ve ihracatı yapanlar başta olmak uzere iş cevreleri, hem tedarik hem de fiyatlarda buyuk sıkıntılar yaşanabileceğine, buyuk iş hacmi kayıpları olabileceğine işaret etmeye başladılar.

İngiltere ile AB arasında hala devam eden goruşmelerin yıl sonuna kadar iki şekilde sonuclanması mumkun.
İlki İngiltere ile AB arasında eskisi gibi avantajlı olmasa da ticaretin tabi olacağı kuralları belirleyen bir karşılıklı anlaşmaya varılması.
İkincisi ise anlaşmaya varılamaması ve Dunya Ticaret Orgutu'nun ongorduğu genel ticaret kurallarının uygulanması.
Her iki durumda da ticaretin eskisine gore farklı duzeylerde de olsa maliyetinin ve hızının dolayısıyla hacminin etkilenmesinden kaygı duyuluyor.
Ama daha da endişe veren bu kadar ileri bir aşamada hala hicbir şeyin belli olmaması.
Konu bu hafta İngiltere Avam Kamarası'nın Dış Ticaret Komisyonu'nun Brexit'e hazırlık toplantılarının gundemindeydi.
Hazırlık yapılamıyor
Gıda ve icecek ticareti yapan firmaları temsil eden federasyonun başkanı Ian Wright, Avam Kamarası'nın Dış Ticaret Komisyonu'na verdiği ifadede milletvekillerine "Sadece 14 iş unu kaldı. Bu surede ve bu ortamda ticaret yapanlar değişime nasıl hazırlanacak?" diye sordu.
Henuz AB ile İngiltere arasında bir anlaşma sağlanamaması hangi sınırlarda hangi kontrollerin yapılacağı, hangi maldan ne tur vergi kesileceği konusunda hicbir hazırlık yapılamaması demek.
Bunun yol acacağı en buyuk sorunlardan biri Paskalya Barış Anlaşması cercevesinde İrlanda Cumhuriyeti ile acık sınır uygulamasının surduğu ama Birleşik Krallık toprağı olan Kuzey İrlanda'nın nasıl bir uygulamaya gececeği olacak.
Gıda ve İcecek İşveren Federasyonu başkanı Ian Wright, Galler'deki limanlardan Kuzey İrlanda'ya mal naklinin hangi kurallara tabi olacağını belirleyen duzenlemelerin yeni yayınlandığını hatırlatarak "Cok gec bebeğim" diye konuştu.
Wright sınırlarda hangi kuralların gecerli olacağının hala bilinememesinin, gumruk kapılarında yığılmalara ve gıda sevkiyatında gecikmelere yol acabileceğini soyledi.
Sorunların, tuketicilerin tedarik zincirine guvenini eritebileceğinden buyuk kaygı duyulduğunu da ekleyen Wright "Tedarik zinciri Covid krizi sırasında gayet iyi calıştı ve tuketici aynı şeyi Brexit'e gecerken de gormek isteyecek. Ama belki de goremeyecekler" dedi.




[h=3]'Hicbir fikrimiz yok'[/h]Gıda ve icecek ticareti bakımından sorunları anlatan sektor temsilcisi Ian Wright "1 Ocak'tan itibaren AB'den İngiltere'ye gıda girişi konusunda kesin şeyler soylemememizin iki sebebi var" dedi ve şoyle acıkladı:
"Birisi sınır kontrolleri. Diğeri gumruk vergileri. Gumruk vergileri konusundaki sorun, ne kadar vergi uygulanacağını bilmememizden kaynaklanıyor. Sadece 14 iş gunu kala ne olacağı hakkında, gumruk vergisi olup olmayacağı hakkında hicbir fikrimiz yok."
"Bu sadece buyuk yeni yukumluluklerden ibaret değil. Bircok durumda işi surdurup surduremeyeceğiniz tercihlerini belirleyecek. Federasyonumuzun uyeleri 1 Ocak'tan sonra urunlerini ihrac edip edemeyeceklerini ya da ithale guclerinin yetip yetemeyeceğini, vergi yuzunden artan maliyeti fiyata yansıtıp yansıtamayacağını bilmiyor."
Wright ayrıca Kuzey İrlanda ile ticaret yapan uyelerinin yuzde 43'unun, belirsizliklerden dolayı, şimdiden yılın ilk uc ayında ticarete ara vereceklerini soylediklerini de aktardı.
Bircok şirketin şimdiden AB icindeki muşterilerini kaybettiğini de soyleyen Wright bir kez tedarik akışı aksadığında muşterilerin bir daha geri gelmemek uzere hızla başka yerlere kactığını da ekledi.
'Finans sektoru yuzde 40 kayba uğrayabilir'
İngiltere merkezli finans kuruluşlarını temsil eden TheCityUK'in başkanı Miles Celic de aynı komisyona verdiği ifadede ulkenin finans faaliyetlerinin hemen hemen dortte birinin AB ile yapıldığını ve en kotu senaryodan bahsetmek gerekirse sektorun işlerinin yuzde 40'ını kaybedebileceğini soyledi.
Ancak Celic henuz boyle bir buyuk kaybın istihdama ve faaliyetlere yansımadığını da not etti.
Tam tersine Brexit'in stratejik bir hızlandırıcı işlevi de gorduğunu soyleyen Celic, bazı firmaların AB'deki burolarını kucultme yoluna gittiklerini aktardı ama butun bunların bir maliyeti olduğunu da ekledi.
'Otomotivde uretim yarıya duşebilir'
Otomobil İmalat ve Satış işverenlerinin orgutunu temsilen de Lloyd Mulkerrins konuştu.
Mulkerrins eğer yedek parca ve araclara konan gumruk vergileri artacaksa İngiltere otomotiv sektorunun satışlarında yuzde 20 ila 30 duşme olmasının muhtemel olduğunu, yılda 1 milyon 600 bin civarındaki arac uretiminin 800 bine kadar duşebileceğini soyledi.