Bioeksen Ar-Ge Teknolojileri ve T.C. Sağlık Bakanlığı işbirliği ile geliştirilen ve Bioeksen firması tarafından uretilen “Bio-Speedy® SARS-CoV-2 (2019-nCoV) qPCR Tespit Kiti, DSO onayını alarak, acil durum kullanım listesine girmeyi başardı. Alınan onay ile Birleşmiş Milletler (BM) ve uye ulkeler, Bioeksen’in tanı kitini ilave bir onay mekanizmasına gerek duymadan doğrudan kullanabilecek. DSO tanı kitini satın alıp, ekonomik acıdan zor durumda olan bolgelere de dağıtabilecek.
[h=3]Turk tıbbi tanı teknolojisi, artık dunya liderleri arasında[/h] BM catısı altında 1948 yılında kurulan ve 194 uye ulkesi olan DSO, Covid-19 salgınını 11 Mart'ta pandemi olarak ilan ederek COVID-19 salgınına karşı kuresel mucadeleye onculuk etmeyi surdurmekte. DSO onayını alan Bioeksen Ar-Ge ve T.C. Sağlık Bakanlığı ortaklığıyla geliştirilen Covid-19 tanı kiti Turkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ilk olma ozelliği de taşıyor. Onay ile ulkemiz tarihinde ilk defa bir yerli tıbbi tanı teknolojisi tum dunyanın kullanımına sunulmuş oldu.

[h=2]Dunyada “Acil Kullanım Listeleme” kapsamına girebilmiş 22 test var[/h] Dunya Sağlık Orgutu onayını alan yerli tanı kitleriyle COVID-19’la global mucadeleye daha buyuk bir katkı yapabilecek olmanın gururunu yaşadıklarını belirten Bioeksen Kurucusu Canan Ketre Kolukırık, “DSO Acil Kullanım Listeleme (EUL) proseduru, bir halk sağlığı acil durumunda, BM ve uye ulke satın alma ajanslarına, kalite, guvenlik, etkinlik ve performans verilerine dayalı olarak, kabul edilebilir aşıların, ilacların ve tanı cihazlarının bulunabilirliğini hızlandırmak amacıyla oluşturuldu. EUL prosedurunde sadece urun kalitesi değil, uretici firmanın kalite yonetim sistemi de ayrıntılı bir değerlendirme surecine tabi tutuluyor. COVID-19 tanısında kuresel capta bir diğer otorite kurum olan Amerikan Gıda ve İlac Dairesi (FDA) onayını alan yaklaşık 200 test mevcut,firmamızın da FDA onaylı Covid-19 tanı kiti mevcut, ancak DSO onayını alıp EUL kapsamına giren sadece 22 test var. Bu testler, sektorlerinde dunya lideri firmalar tarafından uretilmekte. Bu listeye girmeyi başarmak hem bizler hem de ulkemiz icin gurur verici, cunku bu listede yer almak sadece bir urunun en ust otorite tarafından onaylanmasından ziyade, Bioeksen’in dunya capında bircok rakibini geride bıraktığının resmi bir gostergesi” dedi.
[h=2]Amac Turkiye’nin dışa bağımlılığını azaltmak[/h] Kolukırık, sozlerini şu şekilde surdurdu:
“2014 yılında KOSGEB Ar-Ge İnovasyon desteği alarak kurulan Bioeksen olarak, koronovirus pandemisinin başlangıcından bu yana Turkiye’ye 20 milyondan fazla test temin ettik. Yurtdışına ise 5 milyon test satışımız oldu. Aylık 10 milyon test uretim kapasitemiz mevcut. Dunyanın farklı ulkelerine ihracat gercekleştirirken kapasitemizin coğunu Turkiye icin kullanıyoruz. Halen hem T.C. Sağlık Bakanlığı, hem de ozel hastanelere tanı kiti temin etmeye devam ediyoruz. Kurulduğumuz gunden bu yana 32 farklı Ar-Ge projesini TUBİTAK, Kalkınma Bakanlığı ve KOSGEB desteğiyle gercekleştirdik. Bu projeler sonucunda 164 farklı molekuler biyoteknoloji urunu ortaya cıkardık.2019 yılında urunlerimizin Turkiye capında rutin satışına başladık. Urunlerimiz ve teknolojimizi, takip ettiğimiz uluslararası literatur ve kullanıcı bildirimlerine dayanarak surekli bir adım oteye taşımaya gayret gosteriyoruz. Bioeksen olarak amacımız, Turkiye’nin dışa bağımlılığını azaltmak ve cok yuksek fiyatlar ile ithal edilen urunlerin uygun maliyetli olarak Turkiye’de uretilmesini sağlamak.”