
CHP Ankara Milletvekili Levent Gok, "Anayasa Mahkemesi bir yandan gorevini yapmayarak bir kesimi memnun etmiyor, bir yandan da kimi ozgurlukcu kararları verdiğinde başka bir kesimi memnun etmiyor. Cunku bağımsız değiller, siyasi iktidarın tercihleriyle oluşturulmuş bir mahkeme." dedi.
CHP milletvekilleri, TBMM, Kultur ve Turizm Bakanlığı, Kamu Denetciliği Kurumu, Anayasa Mahkemesi ve Sayıştayın TBMM Genel Kurulunda goruşulen 2021 yılı butceleri uzerinde soz aldı.
CHP İzmir Milletvekili Tuncay Ozkan, eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın, Merkez Bankası dolar rezervinin nasıl eksiye duştuğunu acıklaması gerektiğini, bakan değiştiği icin kimsenin bu soruya cevap vermediğini soyledi.
Bir anısını anlatmak istediğini ifade eden Ozkan, "Sayın Recep Tayyip Erdoğan belediye başkanı ya da duşmuş ama halk icinde geziyor. Ben de Kanal D'yi yonetiyorum. Bir gun ziyaretime geldi. Cebinden bir beyaz mendil cıkardı, masanın ustune koydu. Mendilin icinde 2 kupe, 1 kolye, 2 de bilezik vardı. Dedi ki; 'Gecekondu mahallesinden geliyorum, oradaki kadınlar bunları bana verdiler, 'bizi kurtar' diye'. Ne garip tecellidir, 20 yıl sonra Erdoğan o kadınlara copten ekmek toplamayı, rızık almayı, pazarlardan dokuntu sebze, meyve toplamayı reva gormuştur." diye konuştu.
Kendilerini değerli kılanın, uzerlerindeki elbiseler olmadığını dile getiren Ozkan, "Biz vicdanımızla ortuluyuz. Şimdi ben soyluyorum: Kral cıplak, saraydakiler cıplak, vicdanları kor, vicdanları sağır. Bu vicdanla bu millet yonetilmez." goruşunu savundu.
Bedelli askerlik yapan milletvekili tartışması
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, bedelli askerlik yapan milletvekili olup olmadığına dair yazılı soru onergesine verilen yanıtta, bedelli askerlik yapan milletvekilinin hem maaşını aldığının hem sigortasının Meclis tarafından odendiğinin belirtildiğini soyledi.
AK Parti Konya Milletvekili Selman Ozboyacı, AK Parti Yalova Milletvekili Ahmet Buyukgumuş ve AK Parti Gaziantep Milletvekili Muslum Yuksel'in bedelli askerlik yaptığını belirten Tanal, şunları soyledi:
"Bedelli askerlikte askerlik borclanması dahi yapılamazken milletvekili olan arkadaşlarımız askere gidiyor, sigortasını da Meclis oduyor, maaşını da Meclis oduyor. Meclis Başkanvekiline sesleniyorum; yapmazsanız suc duyurusunda bulunacağım hakkınızda. Bu milletvekillerinin 21 gunluk yaptığı askerlik ucretini, Meclis'in verdiği o maaşı alıp Milli Savunma Bakanlığının hesabına yatırmak zorundasınız. Bu maaşın peşine duşeceğim."
Sataşma gerekcesiyle soz alan AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, Tanal'ın sozunu ettiği uc milletvekilinin, maaşlarını Turk Silahlı Kuvvetleri Guclendirme Vakfına bağışladığını, dekontların elinde olduğunu bildirdi.
Bunun uzerine Tanal, "Sigortalı olmaması lazımdı. Boyle cakma asker, kahraman olmaz. Milletvekili olacaksın, maaş alacaksın, sigortan yatırılacak. Nasıl maaş alacaksın? Babanın parası değil." karşılığını verdi.
AK Parti Konya Milletvekili Selman Ozboyacı da sataşma gerekcesiyle soz alarak, yasal hakkı olan bedelli askerliğe başvurduğunu, bedelli askerlik suresince bir hak gecmemesi icin bir aylık maaşını vakfa yatırdığını, vakıf genel mudurunun de kendisini arayıp, bu incelik icin teşekkur ettiğini anlattı.
TBMM Başkanvekili Sureyya Sadi Bilgic de kursuye cıkarak, Tanal'ın iddialarına yanıt verdi. Bilgic, milletvekili secilme yeterliliğini duzenleyen Anayasa'nın 76. maddesine uyum duzenlemesi yapılmadığı icin uc genc arkadaşlarını suclamaya kimsenin hakkı olmadığını vurguladı.
Bilgic, genc milletvekillerinin askerlik gorevlerinin, milletvekilliklerinin sonuna bırakılmasıyla sorunun cozulebileceğini ifade etti.
"Raporlar, kuş kadar kalmıştır"
CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin, AK Partinin, "proaktif denetim" adını verdiği denetim sistemiyle Sayıştay'ın performans denetimi yetkisini elinden aldığını savunarak, "Mevcut yasal yetkisi cercevesinde yuruttuğu denetim raporlarının, AKP'nin sectirdiği Sayıştay Başkanı tarafından sumenaltı edilmesi, denetcilerin raporlarının direkt Meclis'e gelmeyerek suzgecten gecirilmesi, Meclis'in butce hakkının elinden alınması ve yurutmenin yasamayı tahakkum altında tutması sonucunda raporlar, kuş kadar kalmıştır." diye konuştu.
Şahin, AK Parti'nin, denetlenmemek, sorgulanmamak icin, cıkarmadığı yasa kalmadığını ileri surdu.
Kovid-19'un başından itibaren Turk Tabipleri Birliği, Bilim Kurulu ve muhalefetin hicbir tavsiyesine uyulmayarak, haziranda normalleşme surecine girildiğini dile getiren Şahin, "Akrabalarımı uc gun icinde sırasıyla toprağa verdim. Canım yanıyor. Milletimin her kesiminde, komşularımız, arkadaşlarımız oluyor. İnsan sağlığını ve guvenliği korumak sizin anayasal sorumluluğunuz ve zorunluluğunuzdur. Eğer bu anayasal zorunluluğunuzu yerine getirmezseniz anayasal suc işlersiniz." ifadelerini kullandı.
-"Mahkeme bağımsız değil"
CHP Ankara Milletvekili Levent Gok, 15 Anayasa Mahkemesi uyesinin 12'sinin Cumhurbaşkanınca belirlendiğini, 3'unun ise iktidar partisinin coğunluğuyla Meclis'te secildiğini anımsattı.
Anayasa Mahkemesinin en zor gunlerini gecirdiğini, umitsiz şekilde mahkemeyi izlemek zorunda kaldıklarını belirten Gok, "Anayasa Mahkemesi bir yandan gorevini yapmayarak bir kesimi memnun etmiyor, bir yandan da kimi ozgurlukcu kararları verdiği zaman başka bir kesimi memnun etmiyor. Nicin? Cunku bağımsız değiller, siyasi iktidarın tercihleriyle oluşturulmuş bir mahkeme." dedi.
Anayasa Mahkemesinin OHAL kararnamelerini denetlemediğini savunan Gok, "Devletin tum kurum ve kuruluşlarını değiştiren 703 sayılı KHK ile 1 ve 4 no'lu Cumhurbaşkanlığı kararnameleri, devletin butun kurallarını değiştiren kararnameler, tam iki yıldır Anayasa Mahkemesinin onunde duruyor. Onun icin Anayasa Mahkemesine muhalefet guvenmiyor." diye konuştu.
"Bakanken otel alabiliyorsunuz"
CHP Antalya Milletvekili Cetin Osman Budak, turizm sektorunun en buyuk yukunu taşıyan rehberlerin durumunun konuşulmadığını ifade ederek, Singapur'un, rehberlere aylık bin dolar hibede bulunurken, Turkiye'de 1 kuruş hibe verilmediğini soyledi.
Budak, 100 milyon dolarlık turizm tesislerinin, eksperler tarafından 30 milyon dolarlık değerlendirmeye tabi tutulduğunu, bunun batmaya ya da mulkiyetin el değiştirmesine neden olabileceğini dile getirdi.
Budak, Kultur ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a, "Devletin en onemli makamında oturuyorsunuz ve bu makamda otururken Bodrum'da bir otel alabiliyorsunuz. O otelin arazisi Turizm Bakanlığına tahsisli. Hem ev sahibi hem kiracı nasıl olunur?" sorusunu yoneltti.
CHP İstanbul Milletvekili Saliha Sera Kadıgil Sutlu, Ali Cem Koroğlu'nun, Devlet Tiyatrolarının yetiştirdiği en kıymetli tasarımcılardan biri olduğunu soyledi.
Devlet Tiyatrosu Genel Muduru Mustafa Kurt'un, iki yıl once mezun olan, uc oyunda birden baş rol oynayan oğlunun İzmir Devlet Tiyatrolarında gorev yaptığını anlatan Sutlu, "Son oyunu; Karıncalar/Bir Savaş Vardı. Bu oyun gecen salı promiyer yaptı. Meğer bu başrolumuz, yetenekli bay Kurt'umuz Kovid'miş. Sonra ekipten 19 kişi Kovid oldu, durumu cok ağır olanlar var, Ali Cem Hoca'yı da ne yazık ki gectiğimiz cumartesi gunu kaybettik." dedi.
Sutlu, Bakan Ersoy'un, İzmir Devlet Tiyatrosu Muduru, Devlet Tiyatroları Genel Muduru ve bunlardan sorumlu Bakan Yardımcısını gorevden almasını istedi.
Bakanlığın TBMM Plan ve Butce Komisyonundaki goruşmelerinde ozel tiyatroları gundeme getirdiğini anlatan Sutlu'nun, "Ozel tiyatrolar yerine Devlet Tiyatrolarını konuşsaydım acaba hayatta olur muydu?" derken, duygulandığı goruldu.
CHP İzmir Milletvekili Ozcan Purcu, 58 yıllık Ankara Sanat Tiyatrosunun kapandığını ifade ederek, bircok sanatcıyı yetiştiren bu kurum icin bir şeyler yapılmasını istedi.
RTUK'e eleştiri
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Cakırozer, RTUK'un, bugun basın ozgurluğunun onundeki en temel engellerden biri haline donuştuğunu ileri surdu.
RTUK Başkanı'nın talimatlarıyla hazırlanan raporlarla, gercek habercilik yapan televizyonların yasaklarla, karartmalarla, en ağır para cezalarıyla susturulmak istendiğini one surerek, "Turkiye'de dizilerde renk kalmamışsa, senaristler ozgurce yazamıyorsa, en yetenekli oyuncularımız televizyonda en masum siyasi esprileri dahi yapmaya korkuyorsa bunun sorumlusu da RTUK ve arkasındaki baskıcı anlayıştır. Eloğlu hur duşunceye, bilime sarılıyor, Mars'a, Venus'e gitmeyi, yapay zekayı konuşuyor, biz ise duşunceye karşı televizyon karartıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Meltem Ozturk