Eski Fenerbahce Spor Kulubu Başkanı Aziz Yıldırım ve eski yonetici İlhan Ekşioğlu ile Abdullah Başak ve Ahmet Celebi'nin, "şike ve teşvik primi" suclarından beraatlerine ilişkin kararın gerekcesi acıklandı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından hazırlanan ve taraflara gonderilen gerekceli kararda, kapatılmasına karar verilen ozel yetkili cumhuriyet savcılığı tarafından hazırlanan iddianame ile kapatılan ozel yetkili mahkemece alınan karar ve Yargıtay hukmunun ozetine yer verildi.

Aziz Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 5 hukumlu ile ilgili, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nin İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 19 sanıklı dosyayla birleştirilen dosyasının incelendiği belirtilen kararda, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Teror ve Orgutlu Suclar Burosunca hazırlanan 1 Aralık 2016 tarihli iddianamelere de değinildi.
Gerekceli kararda bu iddianamelerle toplam 108 sanık hakkında, "Fetullahcı Teror Orgutu'nu (FETO) kurma veya yonetme, orgute uye olma" suclarından dava acıldığı bildirilen kararda, sanıkların kamuoyunca da bilinen Fetullah Gulen, Ali Fuat Yılmazer, Ekrem Dumanlı, Halil Ardıc, Hidayet Karaca, Lokman Yanık, Mehmet Baransu, Muammer İhsan Kalkavan, Mutlu Ekizoğlu, Nazmi Ardıc, Osman Karakuş ve Şerif Ali Tekalan olduğu aktarıldı. Kararda, suclamaların ise "kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kayıt etme, ozel hayata ilişkin goruntu ve sesleri ifşa etme, kişiyi hurriyetinden yoksun kılma, silahlı teror orgutu kurma veya yonetme, bu orgute uye olma, haberleşmenin gizliliğini ihlal etme, ozel hayatın gizliliğini ihlal etme, iftira, iftira nedeniyle mağdurun gozaltına alınmasına veya tutuklanmasına neden olma ve resmi belgede sahtecilik" olduğu hatırlatıldı.
Kumpas soruşturmasına ilişkin iddianamedeki eylemler
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Teror ve Orgutlu Suclar Burosunca hazırlanan iddianameye de yer verilen gerekceli kararda, iddianamedeki şu bolumlere dikkat cekildi:
"En baştan beri anlatıldığı şekilde, FETO'nun temel amacının devleti tum yonleriyle ele gecirmek olduğu, bu amacı gercekleştirmek icin de akla gelebilecek her turlu yolu kullandığı, olayı en baştan Zaman gazetesi binasında veya daha once kurgulayıp uygulamaya koydukları, basın yayın, kolluk, yargı camiasının hepsinin planladıkları amacı gercekleştirmek uzere ayarlandığı, şike soruşturmasının da aynı şekilde olduğu, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/103606 soruşturma sayılı dosyasında, eski HSYK uyesi Kerim Tosun vermiş olduğu ifadesinde, 'Yargıtay'da işlerine yarayacak dairelerde FETO mensuplarının coğunlukta olacak şekilde ayarlandığını, Yargıtay Başkanı Nazım Kaynak'ın, Yargıtay başkanı olduktan sonra dairelerin iş bolumunu değiştirdiğini, bu değişikliği de bizzat cemaatin gercekleştirdiğini, Balyoz, Şike, Hipnoz, Kurdoğlu gibi davaların cemaatin guclu olduğu dairelerin gorev alanına sokulduğunu' belirttiği anlaşılmıştır.
FETO'nun futbol camiasını da ele gecirerek soz sahibi olmak istediği, bunu da Turkiye'nin buyuk spor kuluplerinden biri olan ve buyuk kitlelere hitap eden Fenerbahce Spor Kulubu ile yapmak istediği, bunun icin de orgutun sevmediği kulubun başkanı olan Aziz Yıldırım'ı sectikleri, Isparta Cumhuriyet Başsavcılığında ele gecen belgede Aziz Yıldırım'ın dinle ilgisi olmadığından bahsedildiği, ancak Aziz Yıldırım'ın teror orgutu irtibatı bahanesiyle istihbarı olarak dinledikleri, 3 Temmuz 2011 tarihinde duzenledikleri Şike operasyonu ile Aziz Yıldırım'ı tutukladıkları, operasyon kapsamında gozaltına alınan şuphelilerden bazılarını, Yıldırım aleyhine ifade vermek icin yonlendirdikleri, bu vesileyle hem Aziz Yıldırım'dan kurtulmak hem de futbol takımını ele gecirmek istedikleri, şuphelilerin en baştan beri orgutlu olarak hareket ederek belirtilen eylemleri gercekleştirdikleri' hususlarının belirtildiği, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde gelinen aşamada, bir kısım tanıkların beyanlarının alındığı, dosya iceresinde yer alan iletişimin tespiti ve kayda alınması kararlarıyla ilgili olarak bilirkişi incelemesi yapıldığı ve sanık savunmalarının alındığı ve yargılamanın devam ettiği tespit edilmiştir."
Aziz Yıldırım'ın beraat gerekcesi
Sanıkların hukuki durumlarının belirtildiği gerekceli kararda, eski Fenerbahce Spor Klubu Başkanı Aziz Yıldırım'ın "şike ve teşvik pirimi verme" suclarına ilişkin iletişimin tespiti ve kayda gecirilmesi kararının ilk olarak, Olgun Peker ve ona bağlı kişilerin illegal bir oluşum icerisinde bulunup bulunmadıklarının tespitine yonelik 8 Aralık 2010'da verildiği hatırlatıldı. Ardından 4 Şubat 2011'de Olgun Peker'le goruşen eski TFF Başkanı Mahmut Ozgener hakkında da dinleme kararı verildiği aktarıldı.
Mahmut Ozgener'in Aziz Yıldırım ile yapmış olduğu konuşmadan oturu 17 Şubat 2011'de Aziz Yıldırım hakkında da iletişimin tespiti ve kayıt altına alınmasına dair karar alındığı belirtilen gerekceli kararda, şu değerlendirme yapıldı:
"Bu tarihlerde şike ve teşvik fiilleri, Turk Ceza Kanunu'nda (TCK) veya başka bir ozel yasada suc olarak duzenlenmemiştir. Soz konusu tarihlerde şike ve teşvik pirimi sucu TCK'da veya başka bir yasada suc olarak duzenlenmemiş, şike ve teşvik primi verme fiilleri 14 Nisan 2011 tarihinde yururluğe giren 6222 sayılı kanunla suc olarak tanımlanmıştır.
Bu kanun oncesinde fiillerin suc olmaması sebebiyle yapılan dinlemeler hukuka aykırı dinlemelerdir. 14 Nisan 2011 tarihinde yururluğe giren 6222 sayılı yasa gereği yeni bir tedbire başvurulmadığı, bu tarihten once başlatılan dinleme kararlarına devam edildiği, sanık hakkında orgut kurma ve yonetme sucundan verilen beraat kararının da kesinleştiği, bu nedenle mahkememizce usulsuz yapılan dosyada mevcut dinleme ve izleme kararlarının hukumde kullanılamayacağı, sanığın aşamalarda alınan savunmalarında suclamayı kabul etmediği, şike ve teşvik primi vermek sucuna ilişkin olarak herhangi bir sucustu yakalama işleminin yer almadığı, yargılama yenilenmesi ve bozma oncesi kovuşturma aşamalarında dinlenen tanık ifadelerinden, şike ve teşvik eylemlerinin gercekleştiğine ilişkin kesin bir tespitin yapılamadığı, İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden 2016/62 esas sayılı dosyasının iddianame iceriği, dinlenen tanık beyanları, alınan bilirkişi raporları, tutanakları ve tum dosya iceriği de birlikte değerlendirildiğinde, Aziz Yıldırım'ın şike ve teşvik primi verme sucundan cezalandırılmasını gerektirir dosyada yeterli kesin, her turlu şupheden uzak delil bulunmadığından beraatine karar verilmiştir. Ayrıca bu soruşturma esnasında yapılan usulsuz dinlemelerin hukme esas alınmak suretiyle sanık hakkında, kapatılan İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesinin (CMK 250. maddeye gore ozel yetkili) 2 Temmuz 2012 tarihli ilamı ile şike ve teşvik pirimi suclarından dolayı verilen hukmun Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 323/1 maddesi gereğince iptaline dair karar verilmiştir."
"Yargıtay 5. Dairesi'nin kararı diğer kararlarla uyuşmuyor"
Diğer hukumlulerin hukuki durumunun da irdelendiği gerekceli kararda, Yargıtay 5. Ceza Dairesi'nin 17 Ocak 2014 tarihli kararının kısmen onandığı kısmen de bozulduğu belirtilerek, Yargıtay'ın onama kararında, "Telefon dinlemelerinde elde edilen kayıtların tek başına mahkumiyete delil teşkil edeceğini" ifade ettiği aktarıldı.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Yargıtay Ceza Dairelerinin usulsuz dinlenen tapelerin delil olarak değerlendirilemeyeceğine dair bircok kararlarının bulunduğuna dikkat cekilen gerekceli kararda, "Yargıtay 5. Ceza Dairesi, somut olayımızda şike ve teşvik primlerinin suc sayılmadığı zamanda alınan dinleme kararlarının ve Yargıtay onama kararında belirtilen gerekcelerle delil sayılacağı hususunun belirtilmesinin yukarıda yazılan Ceza Genel Kurulu ve diğer daire kararlarıyla tamamen uyuşmadığı kanaatine varılmıştır." denildi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Kasım'da verdiği kararla, hukumlu olarak yeniden yargılanan eski Fenerbahce Spor Kulubu Başkanı Aziz Yıldırım ve eski yonetici İlhan Ekşioğlu ile Abdullah Başak ve Ahmet Celebi'nin, "şike ve teşvik primi" suclarından, delil yetersizliği gerekcesiyle beraatlerine karar vermişti.
Diğer hukumlu Selim Kımıl ile ilgili, "tehdit" sucundan 1yıl 8 ay hapis cezası hukmu kuran heyet, bu sanığın "konut dokunulmazlığını ihlal" sucundan dosyasının ise ayrılmasını kararlaştırmıştı.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Murat Kaya