
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıcdaroğlu, "Kadına yonelik şiddetin erkekler tarafından yapılması, erkeğin zafiyetini ve gucsuzluğunu gosterir. Kaba kuvvet, asla ve asla kişiyi haklı kılmaz. Kişiyi haklı kılan aklıdır, mantığıdır, adalete duyduğu saygıdır. Şiddet uygulamak erkeğin kendisini aşma kapasitesinin olmadığını gosterir." dedi.
Kılıcdaroğlu, parti genel merkezinde CHP Kadın Kollarınca gercekleştirilen YaşamHak Projesi'nin tanıtım toplantısına katılarak bir konuşma yaptı.
CHP Kadın Kollarının "YaşamHak" adı altında onemli bir projeye imza attığını belirten Kılıcdaroğlu, eğer bir insanın yaşama hakkı varsa bu hakka herkesin saygı gostermesi gerektiğini soyledi. Kadına yonelik şiddetin ozellikle son yıllarda arttığına vurgu yapan Kılıcdaroğlu, bu nedenle herkesin bu alana dikkat etmesi gerektiğini aktardı.
"Birlikte, hep beraber Turkiye'nin butun coğrafyasında kadına yonelik bir şiddet varsa bu şiddete karşı hepimizin ortak tavır takınması gerekiyor." diyen Kılıcdaroğlu, şoyle devam etti:
"Kadın kollarımız şiddete uğrayan kadınlarla ilgili olarak hukuki destek verecek, aynı zamanda psikolojik destek de verilecek. Doğa ve insan haklarından sorumlu olan genel başkan yardımcımız da var birlikte bu mucadeleyi surdurecekler. Turkiye coğrafyasında nerede bir kadın şiddete uğruyorsa nerede kadın yardım istiyorsa kendisine derhal hem hukuki destek verilecek hem de psikolojik destek verilecek. Biz bunu yaptığımız takdirde bu ulkede kadına gercek anlamda saygıyı gundeme getirmiş oluruz. Peki bu projeyi hayata gecirmek, kadına yonelik şiddeti engelleyecek mi? Asıl temel cozum nerede? Asıl temel cozum, kadınların birlikteliğinde. Asıl temel cozum, kadınların siyasette cok daha guclu bir şekilde var olmalarında. Bu nedenle ben butun kadınların, belli bir hedef ilkesinde birleşmelerini istiyorum. Nedir o hedef? Kadına yonelik şiddet var, evet. Kadın mağdur oluyor, evet. Kadın yoksulluğu en derin yaşayan kişi. Eğer bir kadın cocuğunu yatağa ac yatırıyorsa o kadının dramını başka kimse anlayamaz. Kadının bu sorunlardan kurtulması ve daha guclu olması icin temel cozum, kadının siyasetten cok daha guclu var olmasıdır."
Kadının siyasette daha guclu olabilmesinin yolunun parlamentoda daha fazla temsil edilmesinden gectiğinin altını cizen Kılıcdaroğlu, nufusun yarısından fazlasının kadın olmasına rağmen temsiliyet oranının ortada olduğunu belirtti.
"Siyasi Partiler Yasası'nın değişmesi icin caba harcanmalı"
Butun kadınlardan bir beklentisi olduğunu aktaran Kemal Kılıcdaroğlu, "Ben sizin hakkınızı savunuyorum siyasette daha fazla olmanızı, daha cok gorulur olmanızı. Haklarınızı savunmanızı istiyorum. Onun icin yapacağınız ilk şey, Siyasi Partiler Yasası'nın değişmesi icin caba harcamaktır." dedi.
Nerede yaşarsa yaşasın kadınların "Siyasi Partiler Yasası'na cinsiyet kotasını getiren partiye biz oy vereceğiz, destek vereceğiz. Siyasi Partiler Yasasına cinsiyet kotasını getirmeyen partiye de hep beraber karşı duracağız." demesi gerektiğine dikkati ceken Kılıcdaroğlu, kadınların birlik olması durumunda kabul ettiremeyecekleri hicbir şeyin olmayacağına değindi.
Kılıcdaroğlu, "Bir daha ifade ediyorum, siz kadınlar şiddetten mağdursanız, istismardan mağdursanız, yoksulluktan mağdursanız, eğitimden mağdursanız, o zaman yapacağınız bir şey var. Bu mu mağduriyetlere yol acar siyasi anlayışını bir tarafa bırakacaksınız." diye konuştu.
Turk kadınlarının Kurtuluş Savaşı sırasında erkeklerle birlikte mucadele ettiğine dikkati ceken Kılıcdaroğlu, şoyle devam etti:
"Şerife Bacı'yı kim unuttu, kimse unutmadı. Kastamonu'daki İstiklal yolunda, cepheye silah taşıyan kadınları kim unuttu? Kimse unutmadı. Aclıkla, yoksullukla en temel mucadeleyi yapan kadın değil mi? Kadındır. O zaman kadının siyaset hakkının teslim edilmesi lazım. Bunun icin Siyasi Partiler Yasası'na cinsiyet kotasının getirilmesi lazım. 306 kadın orgutu var. Hepsiyle goruştum. Aynı duşuncemi, 306 kadın orgutune de soyledim. Ağlamak değil, hak istemek onemlidir. Projenin adı ne? YaşamHak. Hakkınızdan soz edeceksiniz, elinizden alınan hakların iadesini isteyeceksiniz. Karadenizli kadının nasıl calıştığını biliyor muyuz? Biliyoruz, gunun 24 saati calıştığını biliyor muyuz? Biliyoruz. Neden siyasette daha az yeri var. Bu mucadelenin verilmesi lazım."
"Butun kadınlar, Aile Destekleri Sigortasını talep edecek
Kadın yoksulluğu ile mucadele etmenin de bir hak olduğuna işaret eden Kemal Kılıcdaroğlu, iki gun once Sivas'ta bir derneğin dağıttığı 500 liralık yakıt yardımı icin metrelerce kuyruk oluştuğunu hatırlattı.
Oradakilerin yuzde 99'unun kadın olduğunu dile getiren Kılıcdaroğlu, "Peki yapmamız gereken ne? Aile destekleri sigortasını talep edecek butun kadınlar. Kimse kadınları, onun cocuklarını ve ailesini aclığa ve yoksulluğa mahkum edemez. 21'inci yuzyılın Turkiyesi'nde mahkum edemez. Dolayısıyla yoksulluğunun giderilmesini istemek de bir haktır kadın icin." acıklamasında bulundu.
1974'te parlamentonun "Aile destekleri sigortasını uygulayacağım" diye soz verdiğini ve hala uygulanmadığını aktaran Kılıcdaroğlu, bunun mucadelesinin de yapılması gerektiğini bildirdi.
Kadın kollarının guzel bir projeyi başlattığını tekrarlayan Kemal Kılıcdaroğlu, ancak kendisinin 1-2 adım otesini dillendirdiğini anlattı.
"Kadın hem yaşamda ekonomik olarak guclu olacak hem moral olarak guclu olacak. Kimseye el avuc acan bir kadını gormek istemiyoruz. Cop konteynerlerinden yiyecek toplayan kadınları gormek istemiyoruz. Tam tersine bu kadın evinde otururken sosyal devlet ona her turlu olanağı sağlamak zorundadır. Bunu sağlamadığınız takdirde devlet, sosyal devlet olmaktan cıkar. Kadın guclu olduğu takdirde şiddete maruz kalmaz. Kadına yonelik şiddetin erkekler tarafından yapılması, erkeğin zafiyetini ve gucsuzluğunu gosterir. Kaba kuvvet, asla ve asla kişiyi haklı kılmaz. Kişiyi haklı kılan aklıdır, mantığıdır, adalete duyduğu saygıdır. Şiddet uygulamak erkeğin kendisini aşma kapasitesinin olmadığını gosterir. İnsana saygı duymadığını gosterir. Biz hep birlikte kadın, erkek hep birlikte kadına yonelik şiddet konusunda duyarlılığımızı korumalıyız, mucadele etmeliyiz. Zaten bu konuda butun davalar CHP hukuk birimleri tarafından izlenmektedir, kadın kolları tarafından izlenmektedir. Dolayısıyla biz 5 Aralık'ta, kadına secme ve secilme hakkının verildiği bir tarihte boyle bir projeyi hayata geciriyoruz."
"Hic kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı yok"
CHP Kadın Kollarını ve projede calışan herkesi kutlayan Kılıcdaroğlu, birlikte mucadele edeceklerini vurguladı. Bu coğrafyada herkesin huzur icinde yaşaması gerektiği ve bunu sağlayacaklarını dile getiren Kılıcdaroğlu, hic kimsenin umutsuzluğa kapılma hakkı olmadığını soyledi. Bu ulkede yaşayan kadınlardan iki şey beklediğini aktaran Kılıcdaroğlu, kadınlardan "Siyasi Partiler Yasası'nda cinsiyet kotası istiyorum. Siyasette soz sahibi olmak istiyorum. Siyasette guclu olmak istiyorum." demesini istedi.
İkinci olarak Aile Destekleri Sigortası'nı cıkarma konusunda sozunu yerine getirmeyen partilere oy verilmemesini de isteyen Kılıcdaroğlu, şunları kaydetti:
"Bu iki konu hayata gecirildiği takdirde, hayatın her alanında kadınlar cok guclu olacak. O zaman zaten kadın erkek eşitliği dediğimiz, fırsat eşitliği dediğimiz eşitliği yakalamış olacağız. Eşitlik kağıt uzerinde kalmamalı, soz olarak kalmamalı eşitlik. Eşitlik hayata gecirilmeli ama hayata gecirilmesi icin lutuf olarak beklenmemeli. Kadınlar bunu lutuf olarak beklememeli. Mucadele sonunda bu hakları alabilmeli. Mucadele sonunda alınan her hak cok değerli haktır. Butun kadınlardan bu 2 temel konuda ortak hareket etmelerini istiyorum. Cunku aynı acıyı butun kadınlar ortak yaşıyor. O zaman bu acıları gidermek zorundayız. Bu coğrafyadan atmak zorundayız."
Nazlıaka projeyi tanıttı
CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlıaka da YaşamHak Projesi hakkında bilgi verdi. CHP'nin 81 ildeki tum kadın orgutlerinin bu projede gorev alacağını bildiren Nazlıaka, "Biliyoruz ki kadının halinden yine en iyi kadınlar anlar. Cunku biz kadınlar gorunmez iplerle birbirimize bağlıyız. Amacımız sadece şiddet goren kadınların yaşam hakkını savunmak değil, aynı zamanda bu yaşama yon vermek, değiştirmek. İşte bu değişim, birlikte kuracağımız eşit ve aydınlık yarınların habercisi olacak." dedi.
CHP Genel Merkezinde 7 gun 24 saat calışacak bir cağrı merkezi kurduklarını aktaran Nazlıaka merkezin pazartesi gunu saat 10.00'dan itibaren hizmete gireceğini acıkladı. Nazlıaka, şunları kaydetti:
"Bu merkez kanalıyla korkutulmaya, sindirilmeye, dort duvar icinde şiddetin her turlusune maruz bırakılmaya calışılan kadınları, onların sesi ile kucaklayacağız. Aynı zamanda 'yasamhak.com' web sayfamızdan bize elektronik posta ile ulaşmalarını sağlayacağız. Dayanışarak, mucadele ederek, orgutlu ve sağlam temeller atacağız. Turkiye'de şiddete uğrayan bircok kadın baskı, korku ve guvensizlik nedeniyle gorduğu şiddeti dile getiremiyor. Bu şiddet kendini değersiz hissetmesine, kendini anlatamadıkca yalnızlaşmasına, istemese dahi kendini toplumdan soyutlamasına sebep oluyor. Oysa boyle olmak zorunda değil. Bu nedenle 'Yalnız değilsin, biz varız' sloganıyla yola cıktık. Tek bir kız kardeşimizin dahi kirpiği yere duşmesin diye, onlara destek olacağız. Barınma ihtiyacı olan kadınların, yerel belediyelerimizin desteği ile sığınma evine yerleşmelerini sağlayacağız. Barolar ile yaptığımız iş birliği ve partili avukatlarımız sayesinde şiddet goren kadınlara hukuki destek vereceğiz. CHP Kadın Kolları olarak kadına ve cocuğa yonelik şiddet davalarını takip edeceğiz, mağdur olan kadının ya da yakınını kaybetmiş olan ailenin yanında yer alacağız."
Kaynak: Anadolu Ajansı / Barış Gundoğan