Salgından cıkışın umudu olan aşı calışmalarında onemli mesafeler kaydedildi. Turk bilim adamları da aşı calışmalarını tum hızıyla suruyor. Turkiye'ye 11 Aralık'tan sonra gelmesi planlanan Cinli SinoVac firmasının geliştirdiği COVID-19 aşısının ozellikleri ve guvenilirliği de merak konusu.
Koronavirus Bilim Kurulu Uyesi Prof. Dr. Kara, Turkiye'de uygulanmaya başlanması planlanan aşının nitelikleri, etkisi ve diğer aşı calışmalarıyla ilgili acıklamalarda bulundu.

[h=3]AŞILARIN OZELLİKLERİNİ ANLATTI[/h]Prof. Kara, canlı ve olu (inaktif) olmak uzere 2 ceşit aşının olduğunu soyleyerek, bu aşıların ozelliklerini şoyle anlattı:
"Bazı mikroorganizmaları tembelleştirebiliyor, bazılarını zayıflatabiliyoruz. Boyle olunca hastalık yapabilme kapasiteleri azalıyor. Daha doğrusu tamamen ortadan kalkıyor ya da yaşamını devam ettirebiliyor. Nerede devam ettirebiliyor? Uygun bir ortamda. Ortam bozulduğu zaman da kendi kendine olebiliyorlar. Bunlar canlı aşılardır.
Bazı mikroorganizmaları zayıflatamıyoruz. Ne yaparsak yapalım o mikroorganizmalar hastalık yapma ozelliklerini devam ettiriyor. Boyle bir durumda da bu mikroorganizmayı oldurerek veriyoruz. Mikroorganizmayı canlı vermiyoruz ama insan vucuduna olu olarak veriyoruz. Buna da inaktif halde diyoruz."
[h=3]"EN BUYUK İSTEĞİMİZ AŞIYA ERKEN ULAŞABİLMEK"[/h]İnaktif aşının uretiminin zor ve pahalı olduğunu soyleyen Prof. Kara, mRNA aşının da teknolojisinin zor ama uretiminin kolay olduğunu belirtti.
"Bu donemdeki en buyuk isteklerinin, aşıya erken ulaşabilmek olduğunu ifade eden Kara, "Ana kriterimizin de guvenlik olması gerekiyor. Genel olarak baktığımızda inaktif aşı yıllardır kullandığımız, teknolojisini bildiğimiz, olu olarak verdiğimiz icin en avantajlısı gibi gorunuyor. mRNA aşısının uretimi kolay, teknolojik olarak belki daha iyi cevap verecek, onu goruyoruz. Bugune kadar alışkın olduğumuz bir aşı değil. Yeni bir teknoloji. Guvenlik tarafında mutlaka verilerinin cok net olması ve bilgilerin ortaya konulmuş olması gerekiyor" dedi.
Bilim Kurulu Uyesi Prof. Dr. Ateş Kara [h=3]"AŞIDA ONCELİK GUVENLİK"[/h]Aşıyı ilac gibi duşunmek gerektiğinin altını cizen Bilim Kurulu Uyesi Kara, aşının herhangi bir etkisinin olmadığından emin olmak gerektiğini soyledi.
Kara, "Turkiye'nin şu donemde kayıpları yukseliyor, onumuzdeki donem de kayıpların yuksek olma ihtimali olduğu icin oncelikle aşıyı erişilebilir kılmak lazım. Bu bakımdan tum ureticilerle goruşuluyor. Bundan sonraki basamakta, aşının cok guvenli olması lazım ya da guvenliğinden sizin bir şekilde emin olabileceğiniz bir tarafta durmanız lazım. Sonra da etkinliğine bakmanız lazım."
[h=3]"GELECEK AŞILAR BİR KEZ DAHA TEST EDİLECEK"[/h]Turkiye'ye gelecek aşının hemen yapılmayacağını aktaran Prof. Kara, aşıların ulkeye geldikten sonra bir kez daha guvenilirlik testine tabii tutulacağını vurguladı.
Kara, "Bu standartlar sağlandıktan sonra bu aşı kullanılabilecek. Bu testlerin uygulama suresi 7 gunden kısa değil. Bir kısmının suresi 2-3 gun. Bu testi gecerse, bir sonraki test yapılacak. Onun icin de bu surenin 14 gunun altında olması mumkun değil. Turkiye'ye ilk aşı 11 Aralık'ta gelebilecek gibi gorunuyor. Geldikten sonra en az 14 gun testleri surecektir. Bu sure 15 gun ya da 20 gun olabilir. Aradaki testte bir sorun cıkarsa tekrar yapılır, değerlendirilir. Testin işleyişi sırasında tereddutte kalınırsa o test tekrar yapılır. Bizim aşı 11 Aralık'ta gelince en erken yapılacağı tarih 25-26 Aralık gibi olur."
Kara, her şey olumlu giderse, 11 Aralık'ta Cin'den inaktif aşının geleceğini soyledi. Gelen aşının Turkiye'deki tum noktalara gideceğini ancak testlerden sonra uygulanacağını ifade etti.
[h=3]AŞI CİN'DEN 11 ARALIK'TA GELECEK[/h]Uygulanacak aşıda buyuk yan etkiler beklemediklerini aktaran Kara, "Turkiye nufus olarak buyuk bir yapıya sahip. Aşı buyuk bir gruba uygulanacak. mRNA teknolojisi, yaygın bir uygulama değil. Verileri var, elimizdeki verilere baktığımız zaman hepsi olumlu. İnaktif aşı teknolojisine geldiğimizde cok uzun yıllardır uygulanıyor. Sonuc olarak olu. Olu bir mikroorganizmayı veriyoruz. Orada olabilecek istenmeyen yan etkileri biliyoruz. Olu mikroorganizma olduğu icin kolda biraz ağrı, kızarıklık olur. Bunun otesinde cok buyuk bir yan etki bekler miyiz? Hayır beklemeyiz. Nadir istisnalar olabilir. Boyle bir fark olduğu icin guvenlik cok onemli. Etkinlikte de birbirlerine yakın olduklarını acıkladılar" dedi.
[h=3]"AŞI ONCE SAĞLIK CALIŞANLARINA VE 65 YAŞ USTUNE YAPILACAK"[/h]Salgının en başından beri 65 yaş uzerini korumaya calıştıklarını soyleyen Bilim Kurulu Uyesi Ateş Kara, aşı geldiğinde virusten daha cok etkilenen sağlık calışanları ve 65 yaş uzeri vatandaşlara uygulanacağını aktardı.
İkinci aşamada ise kolluk kuvvetlerinin oncelikli olması gerektiğini soyleyerek şu bilgilendirmeyi yaptı:
"Bunun hemen arkasından oğretmenlerimizin gelmesi gerektiğini duşunuyorum. Bizim geleceğimiz, Turkiye'nin geleceği. Hepimiz icin, cocuklarımız icin en onemlisi. Onların yaşamını da bir an once normal şartlara getirmemiz gerekiyor. Oğretmenlerimizin de bizim listelerimizde daha yukarıda olması gerekiyor. Yaşamın gerekliliği icin tarım ve gıdada calışanlarla bu devam edecektir."