CHP Genel Başkanı Kemal Kılıcdaroğlu, "Yeni bir siyaset anlayışını, ahlaklı bir siyaset anlayışını bu coğrafyaya getirmek istiyoruz." dedi.
Kılıcdaroğlu, Buyukeşhir Belediyesinin tiyatro salonunda esnafla buluşmasında yaptığı konuşmada, ulkede herkesin karnının doyması gerektiğini soyledi.

İşsizlik Sigortası Fonu'nda toplanan paraların nereye gittiğinin bilinmediğini savunan Kılıcdaroğlu, "Başkaları kullandı o paraları, kimin garantisiydi bu? işsiz kalan kişinin garantisiydi o para cunku onun aylığından kesiliyordu ve işverenin aylığından kesiliyordu. Yani kendi kumbarasıydı, kendi kumbarasından bir miktar odediler, başka odemediler." diye konuştu.
[h=3]Bunlar da ilginizi cekebilir[/h]Vaka sayısının patladığı kentte hastanelerin otoparkları yoğun bakıma donuşturuluyorAsgari ucret ne kadar olmalı? Meclis'teki partilerden ilk oneri HDP'den geldi"İntihar etti" dediği eşi kurtulunca gercekler ortaya cıktı! Tecavuz edip başından vurmuşKılıcdaroğlu, sosyal devletin onemine değinerek, şoyle konuştu:
"Bu yılın ilk 10 ayında devletin topladığı vergi 665 milyar lira, resmi rakamlar. Yurt dışından borc para almış ayrıca devlet, 46 milyar lira. Yurt icinden de borclanmış, 419 milyar lira. Merkez Bankasının karı var, bu karı transfer etmiş, almış hazineye, 44 milyar lira. Bir de karşılıksız para basmış Merkez Bankasından, 59 milyar lira. Bir de Merkez Bankasının kasasında olup Turk Lirası daha fazla doviz karşısında erimesin diye sattığı bir para var, 85 milyar dolar, onun da Turk Lirası karşılığı 666 milyar lira. Yani toplam 1 trilyon 891 milyar lira devlet ilk 10 ayda para kullanmış, kullandığı para bu. Peki 10 aydaki bu para nereye gitti? Bakın, hazineden yapılan karşılıksız yardım, doğru, bir miktar karşılıksız yardım yapıldı, miktarı ne? 6 milyar lira."
"Parayı nerede ve kimin icin kullanacağınız siyasi tercihtir"
Turkiye'yi, birlikte aydınlığa cıkarmak zorunda olduklarını dile getiren Kılıcdaroğlu, sozlerini şoyle surdurdu:
"Sadece bir ornek vereceğim; biliyorsunuz bu futbol karşılaşmaları televizyondan yayınlanıyor. İhaleye cıkılıyor, ihaleyle bir Katar firması geldi, '500 milyon dolar veriyorum, ben yayınlayacağım' dedi ve kazandı. Eyvallah, kimse itiraz etmedi. Dolar yukseldi, Turk Lirası karşısında Katar firması dedi ki 'Ben parayı odemiyorum'. ya sozleşme yaptık, ihaleyle aldın, 'odemiyorum' dedi. Mahkemeye dahi verilmedi, ne yapıldı biliyor musunuz? 90 milyon dolar duştuler. 500 milyon dolardan 410 milyon dolara duşurduler. 'Yetmez' dedi Katar firması, peki ne olacak? 'Dolardı, onu Turk Lirasına cevireceksiniz' dediler, ustelik 5,80 kur uzerinden, yaptılar mı? Evet yaptılar. Macları yayınlayacak olan bir Katar firmasına 2 kıyak birden gectiler, 90 milyon dolar duşurduler, doları da Turk Lirasına cevirdiler. Bir Katar firmasına sağlanan 90 milyon doları esnafa verselerdi ne olurdu? Turkiye'nin butun coğrafyasında esnafların hepsi derlerdi ki 'Allah razı olsun, devletimiz bizi duşundu'. Bir kişiye sağlanan bir imkanı yuzbinlerce kişiye sağlayamıyorsunuz. Bu bir siyasi tercihtir, parayı nerede ve kimin icin kullanacağınız siyasi tercihtir."
"Yeni bir siyaset anlayışını bu coğrafyaya getirmek istiyoruz"
Kılıcdaroğlu, esnaftan destek isteyerek, "Yeni bir siyaset anlayışını, ahlaklı bir siyaset anlayışını bu coğrafyaya getirmek istiyoruz. Siyasetcinin kul hakkı yememesini bu coğrafyaya getirmek istiyoruz ama bunu biz tek başımıza yapamayız, beraber yapmak zorundayız." dedi.
Esnafın haklarını duşunduğunu anlatan Kılıcdaroğlu, şunları kaydetti:
"Kul hakkı yemek, en buyuk gunahsa, en buyuk gunahı işleyene oy vermeyeceksiniz. Oy verirseniz sizin sorumluluğunuz var. Cıkıp sokakta 'Ben kul hakkı yiyene karşıyım' diyemezsiniz. Demeniz icin kul hakkı yiyene oy vermeyeceksiniz arkadaşlar. Bu işin kuralı budur. İşin doğasında da bu vardır, ahlakında da inancımızda da bu vardır. Boyle olması lazım, butun esnaf kardeşlerimin bunu duşunmesi lazım. Ben esnafı duşunuyorum, esnaf beni duşunmuyorsa bir sorunumuz vardır. Orada esnafın kabahati yok, onu da soyleyeyim, kabahat bizdedir. Eğer biz esnafın sorunlarına cok daha onceden ve samimi olarak eğilip, samimi olarak anlatıp, onları samimi olarak dinleseydik belki bugunku tablo olmazdı."
Turkiye'yi gezdiklerini ifade eden Kılıcdaroğlu, sorunların nasıl cozuleceğini toplumun onune koyduklarını anlattı.
Kılıcdaroğlu, herkesin derdinin dinlendikten sonra cozum uretilmesi gerektiğini sozlerine ekledi.
(Bitti)
Kaynak: Anadolu Ajansı / Lale Koklu Karagoz