
Sakarya Universitesi (SAU) Ortadoğu Enstitusu tarafından duzenlenen, alanında uzman akademisyenlerin on-line katıldığı "5. Ortadoğu'da Siyaset ve Toplum" kongresi devam ediyor.
Orta Doğu ulkelerinde yaşanan gelişmelerin siyasi, sosyal, ekonomik, jeopolitik ve tarihsel arka planlarıyla ele alındığı kongrenin "Filistin/İsrail ve Uluslararası Politika" konulu panelinde konuşan İstanbul Aydın Universitesi Dr. Oğretim Uyesi Ozum Sezin Uzun, barış icinde bir arada yaşama kavramının tarihi gelişim, siyasi egemenliğin tanınması ve ekonomik bağımsızlık başlıkları altında ele alınması gerektiğini belirtti.
ABD'de Trump yonetiminin girişimlerinin Filistinliler uzerinde buyuk yuk yarattığını anlatan Uzun, "Başkanlık secimini kazanan John Biden'in zaferi ile Filistin-ABD ikili ilişkilerinin restorasyonu guncel bir tartışma konusu haline gelmiştir." dedi.
Uzun, İsrailli iş adamlarının yasa dışı yerleşim politikasından buyuk karlar elde ettiğine dikkati cekerek "Barış inşasında iş aktorlerinin rolu, ozellikle barış muzakere sureci cıkmaza girdikten sonra cok onemlidir. Nihayetinde iş dunyası ve her iki tarafta da var olan cıkar odaklı gruplar barış icinde bir arada yaşama konseptinin sağlanması icin etkin rol alabilecek onemli aktorlerdendir." değerlendirmesinde bulundu.
Sakarya Universitesi Ortadoğu Enstitusu doktora adayı Yousef M. Aljamal ise İsrail'in işgal, yerleşim birimi, hukuksuz gozaltılar ve abluka politikalarına karşı Filistinli STK'lerin, dunya capında diğer sivil inisiyatifleri hukumetlerini Boykot, Tecrit ve Yaptırımlar Hareketini (BDS) desteklemeleri icin baskı yapmaya davet ettiğini anımsattı.
Aljamal, BDS hareketinin taleplerinin 1967'de işgal edilen yerlerde işgalin sonlandırılması, İsrail vatandaşı Filistinlilere eşit davranılması ve BM'nin 194 nolu kararının uygulanması olduğunu aktararak şunları soyledi:
"BDS hareketi iki devletli bir cozumun bulunmaması sonucunda ortaya cıkan bir harekettir. BDS kampanyacıları, hareketlerinin etkisinin sadece ekonomik kayıp yaratmadığını, aynı zamanda İsrail imajını da zedelediğine inanmaktadır."
"İngiliz misyonlarının acılması, Kudus'teki mudahaleciliğin başlangıc noktası"
İspanya Granada Universitesi Oğretim Uyesi Dr. Diego Checa Hidalgo da Kudus'te devam eden somurge sureclerine dikkati cekti.
"İsrailleşme, şehirdeki ortamı İsrail lehine değiştirmek icin uygulanan dinamikleri kapsıyor." diyen Hidalgo, "Kudus'te yaşayan Filistinlilere karşı bircok ayrımcı politika var. Orneğin şehir butcesinin sadece yuzde 10'u nufusun yuzde 38'ine ayrılıyor." diye konuştu.
Ankara Yıldırım Beyazıt Universitesi Dr. Oğretim Uyesi Nurcan Yurdakul, 19. yuzyılda Mısır valisinin ayaklanmasının o zamanki Akdeniz'in guc dengesi acısından onemli bir gelişme olduğunu vurguladı.
Bolgede İngiliz misyonlarının acılmasının, Kudus'teki mudahaleciliğin başlangıc noktası olduğuna değinen Yurdakul, "Sorunun cıkış noktasına baktığımızda donemin ittifaklarının farklılaşmasına ve İngilizlerin Osmanlı İmparatorluğu'nun birleşmesi icin surdurduğu desteği bir kenara bıraktığına şahit olduk." ifadesini kullandı.
Yurdakul, bu bolgedeki karmaşık durumun, İngiliz-Rus rekabetinin bir sonucunda gercekleştiğini, Yahudilerin Kudus'e donuşune duyulan sempatiyle hicbir ilgisinin bulunmadığını da sozlerine ekledi.
Yarın sona erecek ve 12 ulkeden 92 uzman konuşmacının katıldığı kongre, "Uluslararası Aktorlerin Doğu Akdeniz Politikaları", "Uluslararası Siyasette Orta Doğu", "Multeci Krizi ve Orta Doğu" ve "Yuz Yıl Sonra Osmanlı Ortadoğu'sunu Duşunmek" oturumlarıyla devam ediyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Omer Faruk Şimşek