Trabzon'da yaşayan 77 yaşındaki Aleettin Oksuz, talebin giderek azaldığı semercilik mesleğini 63 yıldır severek surduruyor.
3 cocuk babası Oksuz, 14 yaşındayken babası ve dedesinin yanında calışarak başladığı semercilik mesleğini, Ortahisar ilcesi Pazarkapı Mahallesi'ndeki atolyesinde yurutuyor.

Taşıt sayısının artması, yuk hayvanı kullanımının azalmasıyla talebin azalmasına rağmen mesleğini ilk gunku istekle yerine getiren Oksuz, ilerlemiş yaşına rağmen her sabah atolyesine gidiyor.
Yetiştirecek cırak bulamamaktan şikayet eden Oksuz, aldığı siparişleri tek başına yetiştirmeye calışıyor.
Oksuz, AA muhabirine yaptığı acıklamada, ilkokulu bitirdikten sonra dedesinin ve babasının yanında mesleğe başladığını belirterek, dedesinin vefatından sonra babasıyla mesleği surdurduğunu soyledi.
"Artık bu meslekte ben son durağım"
Semerciliğin zor ve zahmetli bir meslek olduğuna işaret eden Oksuz, "3 kuşaktır bu mesleği yapıyoruz. Amcam ve amca cocuklarım da bu işi yapıyordu ama artık sulalemde benden başka bu mesleği yapan kalmadı. Artık bu meslekte ben son durağım." dedi.
Oksuz, semercilik yaparak cocuklarını yetiştirip evlendirdiğini dile getirerek, muşteri oldukca semer yapmaya devam edeceğini kaydetti.
Mesleğini her zaman severek yaptığına dikkati ceken Oksuz, "Muşteri eskiye gore onda biri kadar kaldı ama ekmek parası cıkarıyorum." ifadesini kullandı.
Oksuz, 1966 yılında ehliyet aldığını ancak şoforluk yapmadığını belirterek, şunları soyledi:
"Polis olmaya giderken yoldan dondum. Annem karşı geldi, 'Babanın yanına gidip meslek oğren.' dedi. Dedemin, babamın mesleğini 63 yıldır devam ettiriyorum. Yeniden dunyaya gelsem yine bu mesleği yapardım. Sabah 7'de geliyorum, akşam 4 gibi gidiyorum. İş olsun, olmasın, ben kendimi bildim bileli dukkana geliyorum. Calışmak beni dinc tutuyor. Durmadan calıştım."
Semerin tamamen el emeği bir sanat olduğuna vurgu yapan Oksuz, "Kasnağını cakıp palanını dolduruyoruz, dikiyoruz, meşinliyoruz, semeri bitiriyoruz. Bir semerin yapımı yaklaşık 2 gun suruyor. Ağırlığı 20 kilogramdır. Malzemelerini Kars, İzmir, Aydın ve Trabzon'dan temin ederek bu işi yapıyorum. Temiz kullanan vatandaş semeri 5 sene kullanır." diye konuştu.
"Herkes sanatının muhendisidir"
Oksuz, Gumuşhane, Trabzon, Erzurum ve Bayburt'tan sipariş geldiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Semerin iyi yapılması icin hayvanı gormemiz gerekiyor. Gorerek yaparsak daha iyi olur. Hayvanın olculerini alarak, sırtına gore semerleri yapıyoruz. Eğer hayvanı goremezsek, muşterinin aldığı olcuye gore semer yapıyoruz. İllere gore semer şekli değişiyor ama Trabzon semeri, Turkiye genelindeki en iyi semer şeklidir. Bu şekilde hicbir yerde yapılmıyor. Ustalığından dolayı bizim memleketin semeri hayvanlara daha uygun oluyor."
Her insanın el sanatı olması gerektiğini dile getiren Oksuz, "Herkes sanatının muhendisidir. Eskiden el sanatları daha kıymetliydi. Şimdi fabrikasyon cıkınca sanatkarlar biraz gozden duştu. Benden sonra artık semer ustası kalmayacak, şimdiye kadar da bu mesleğe ilgi duyan olmadığı icin kalfa ve cırak yetiştirmedim." dedi.
Kaynak: Anadolu Ajansı / Duygu Avunduk