ABD’li ilac şirketi Pfizer, dun gercekleştirdiği acıklamalar ile COVID-19’a karşı geliştirmiş oldukları aşının viruse karşı yuzden 90 etkili olduğunu acıklayarak COVID-19 nedeniyle son 10 ayı pandemi kriziyle geciren dunyaya umit olmuştu.
Pfizer’in bu acıklamasının ardından gozler, Almanya merkezli bir biyoteknoloji şirketi olan BioNTech’e cevrildi zira COVID-19 aşısının geliştirme calışmalarında Pfizer, direkt olarak BioNTech ile birlikte calışmalar gercekleştirdi.
[h=2]Dr. Şahin ve eşi Tureci, COVID-19 aşısında kullanılan mRNA uzerinde 25 yıldır calışıyordu[/h]
BioNTech, Almanya merkezli bir firma olsa da kurucuları ve ust duzey yoneticileri arasında Turk bilim insanları bulunuyor. Prof. Dr. Uğur Şahin, şirketin hem kurucu ortağı hem de kuruluşundan bu yana CEO’su konumunda bulunurken, eşi Dr. Ozlem Tureci de BioNTech’in CMO koltuğunda oturuyor.
Turk bilim insanları Prof. Dr. Şahin ve Dr. Tureci, COVID-19 aşısı ile ilgili calışmalarına -tabii olarak- bu yıl başlamış olsalar da aşının geliştirme calışmalarında kullanılan mRNA teknolojisi uzerinde 25 yıldır calışıyorlar.
[h=2]Prof. Dr. Uğur Şahin: Bazı doktorlar Cin'de yaşananların bizi etkilemeyeceğini duşundu[/h]
Dun aşıyla ilgili guzel haberlerin verilmesinin ardından konu hakkında acıklamalarda bulunan Prof. Dr. Uğur Şahin, COVID-19 hastalığı ocak ayında yeni yeni duyulmaya başladığında edinmiş olduğu bilgilerden bir pandemiye donuşebileceğini ongorduğunu ifade ediyor.
Bazı doktorların o donem tatile cıkmayı planladıklarını ancak eşi ile birlikte şirketin yonetim kurulunu acil bir şekilde toplayarak kanser araştırmalarına ara verilip calışmaların COVID-19’a odaklanmasını sağlayan Dr. Şahin, “Bazi isimleri ikna etmemiz gerekti. Cin’de yaşananların bizi etkilemeyeceğini duşunduler.” şeklinde acıklıyor.
[h=2]mRNA, COVID-19 aşısına kadar kendini kanıtlamamış bir teknolojiydi[/h]
Aslına bakacak olursak Pfizer ile BioNTech’in ortaklığı 2017 yılına dayanıyor. Prof. Dr. Şahin, bundan 3 yıl once Pfizer’i “potansiyel bulaşıcı hastalıklara karşı bir tedavi yontemi” geliştirmek icin ikna etmiş. Hatta 2018 yılında bu calışmalar, bir aşı geliştirmeye yonelik şekilde evrilmiş. Bu yılın başlarında COVID-19’un patlak vermesiyle birlikte ise tum calışmalar COVID-19 aşısına kaymış oldu.
BioNTech, COVID-19 geliştirme calışmalarında hucrelerde viruse karşı bağışıklık geliştirmek icin protein oluşturma temeline dayanan mRNA teknolojisini kullanmayı tercih etti. Bu, şirket adında riskli bir tercihti zira mRNA o zamana kadar bilimsel olarak kendini kanıtlamış bir teknoloji değildi. Anca mevcut RNA yontemleriyle kıyaslandığında mRNA’nın potansiyeli daha yuksek goruluyordu.
[h=2]BioNTech, COVID-19 calışmaları icin haftanın 7 gunu calışan iki ekip kurdu[/h]
Prof. Dr. Şahin’in acıklamalarına gore BioNTech, COVID-19 aşısı geliştirme calışmalarına oylesine onem verdi ki haftanın 7 gunu calışan iki ayrı araştırma grubu oluşturdu ve Dr. Şahin bu calışmalara Işık Hızı Projesi (Project Lightspeed) adını verdi.
COVID-19 aşısıyla ilgili calışmalar devam ederken BioNTech’teki bilim insanlarının enfekte olma ihtimali de devam ediyordu ve olası bir COVID-19 vakası tum aşı calışmalarında yavaşlamaya neden olabilir. Bu nedenle BioNTech, calışma gruplarını da kendi aralarında boldu. Dr. Şahin hicbir zaman ucağa binmedi ve aşı uzerinde calışan bilim insanlarına yalnızca ozel araclarıyla seyahat etmeleri tavsiye edildi.
[h=2]BioNTech, toplamda 20 farklı COVID-19 aşısı geliştirdi, bunlardan 4'u test aşamasında[/h]
Pandeminin yoğun bir şekilde devam ettiği donemde Avrupa’dan ABD’ye ucuş bulunmadığından BioNTech’in laboratuvarda geliştirmiş olduğu genetik materyaller ozel bir feribot jeti ile Avrupa’dan ABD’ye taşındı. Ekip, tum bu surec boyunca toplamda 20 farklı COVID-19 aşısı geliştirdi ve bu aşılardan 4’u şu anda test aşamasında bulunuyor.
Aslına bakacak olursak BioNTech, geliştirmiş olduğu COVID-19 aşısının test calışmaları icin ilk olarak Cinli Shanghai Fosun Pharmaceutical Co. Ltd. ile anlaşma yapsa da salgının Cin’de etkisini yitirmesiyle test calışmaları ABD’ye kaydırıldı. Pfizer ile BioNTech arasındaki anlaşma ise 14 Mart itibarıyla gercekleştirildi.
[h=2]COVID-19 aşısı onaylanırsa tum mulkiyet hakları BioNTech'in olacak[/h]
Prof. Dr. Uğur Şahin’e gore daha once kanser uzerine gercekleştirdikleri araştırmalar, COVID-19 aşısı geliştirme calışmalarında BioNTech’e hız kazandırmış durumda. COVID-19 aşısının resmi olarak onaylanması halinde mulkiyet hakları tamamen BioNTech’e ait olacak. Ancak gercekleştirilen ortaklık gereği Pfizer de bazı imtiyazlara sahip olacak.
BioNTech’in geliştirmiş olduğu COVID-19 aşısının yuzde 90’ın uzerinde etkinliğe sahip olduğunun acıklanmasının ardından BioNTech hisseleri deyim yerindeyse tavan yaptı. Bu gelişmeler, Turk bilim insanları Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Ozlem Tureci’yi Almanya’nın en zengin 100 insanı arasına soktu.