"Resmi yapılacak iki şey vardır," diye yazıyordu Leonardo da Vinci, yuzyıllar once modern Avrupa insanı duşunceye uyanırken: "insan ve onun bakış acısı. Birincisi kolaydır; ikincisi olanaksıza yaklaşır." Frederick Artz'ın calışması Leonardo'nun olanaksızının uzerine saldırır, buyuk ustanın hic de ustası olmadığı biricik sorunun gercekte en vazgecilmez kaygı olduğunu gostermeye cabalar: Yalnızca insanın değil, ama insanlığın bakış acısının bir tablosunu uretmek. Gorev en guc olanıdır. Yalnızca yalıtılmış ve dinamiğini yitirmiş bilinc bicimlerini cozumlemek değil, ama dunya tarihine, onun zaman ve uzayına dokulen Tinin gorungulerinin anlamını yakalamak. Bir Oluş surecini kavramak. Gorev de eşit olcude Oluş surecindedir. Yalnızca bakmayı değil, ama usun ve istencin ve duyuncun gozleriyle bakmayı gerektirir. Tablonun renkleri duşunceler ve tutkular, ve fırcası eytişimin tılsımı olmalıdır eleştirel kavrayış ve duyuş yetisi. Ama Avrupa'nın Orta Cağlarını yorumlama gorevi o denli de melankoliktir, cunku gerec Yunan ve Roma uygarlıklarının paha bicilmez kalıtını curuten, onlardaki incelik ve guzellik tinini, bilim ve felsefe değerlerini algılamayan bir barbarlık kutlesidir. Avrupa'nın Orta Cağları Musa'nın yetkeci, cezalandırıcı, yeryuzunu bir korku sisine buruyen Tanrısının ozgur ve cocuksu Helenik tin uzerindeki oc alanı olarak gorunur. Kendini yaratma surecini durduran, aslında geriye yuruyuşunu başlatan bir insanlığın yaşadığı karanlık bir korkunun zamanıdır, bir alev gibi goğe yukselen kısa sureli İslamik girişime karşın, tarihi hic de gereksinmediği bir sapmaya surukleyen bir boyun eğme donemidir. Orta Cağlar tum boşinancı ile ve tum sağduyu yoksunluğu ile, Ozgur Duşunceden, Usun kendisinden korkusu ile modern Avrupa uygarlığının, en sonunda Batı (Protestan/Germanik) nihilizmin asıl temellerinin aranacağı karanlık bolgedir. İnsanlığın dinsel ve ulusal kamplara parcalanışının mayalandığı, kozmopolitan kardeşlik tinini yeryuzunden silip yokeden evrensel duşmanlık duygusunun doğduğu tarih dilimidir. Yeryuzunun soğumaya başladığı, gokyuzunde bir sığınağın arandığı zamandır. O us tutulması, yurek tutulması Cağlarında ve onu izleyen butun bir modern donem boyunca Avrupa'da neyin oğrenilemediğini hicbirşey Goethe'nin sozlerinden daha iyi anlatamaz: "Ulusların ustunde insanlık vardır."
-Aziz Yardımlı-
(Tanıtım Bulteninden)


İnce Kapak:

Sayfa Sayısı: 215

Baskı Yılı: 2016


e-Kitap:

Format:

Sayfa Sayısı: 144


Dili: Turkce
Yayınevi: İdea Yayınevi
Kitap Adı: Kılgısal Usun Eleştirisi Yazar: Kant Cevirmen: Aziz Yardımlı Yayınevi: İdea Yayınevi İlk Baskı Yılı: 2016 Dil: Turkce Barkod: 9789753970945