Heidegger'in Marksist yabancılaşma kavramının karşısına koyduğu, tipik bir Heidegger stratejisi olan radikalleşerek (sahte) aşma'dır: Marx'ın tarif ettiği şekliyle (hÂl epey bir “antropolojik” olan) "yabancılaşma deneyimi"ni, insanın aslî ve en radikal yabancılaşmasında, yani Varlığın hakikatinin unutulmasında temellendiren "temel ontoloji", radikalliğin en alasını temsil etmez mi?..
Heidegger’in yeni-Kantcılara yonelik stratejisine son derece beneyen bu stratejide, volkisch anlamıyla ''koksuzleşmeye''indirgenen "yabancılaşma", Dasein’ın "ontolojik-varoluşsal yapısı" olarak, yani ontolojik noksanlık olarak teşkil edilir. Ancak, tarihin ontolojikleştirilmesine yonelik bir sosyodise biciminde politik bir işlev gormesinin otesinde, bu stratejik odunc alma, son derece Heidegger'e has olan bir diğer etkinin hakikatini de goz onune serer: Konformizme en sağlam meşruluğu sağlayan, mumkun tum radikal hareketlerin (aslında aşılmadan, sozde) aşılması.
Ontolojik yabancılaşmayı her turden yabancılaşmanın temeli haline getirmek, hem ekonomik yabancılaşmayı hem de bu yabancılaşma uzerine yapılacak her turden tartışmayı gerceklikten [maddiyattan] uzaklaştırır ve sıradanlaştırır; ustelik Heidegger bunu her tur devrimci aşmayı radikal ama hayali bir şekilde aşarak yapar.
- Pierre Bourdieu -
(Tanıtım Bulteninden)

Kitap Adı: Heidegger'in Politik Ontolojisi Yazar: Pierre Bourdieu Yayınevi: Monokl Hamur Tipi: 2. Hamur Ebat: 14 x 20 İlk Baskı Yılı: 2019 Baskı Sayısı: 1. Basım Barkod: 9786055159849