Kemal Sunal

Ailesi aslen Malatyalı olan Kemal Sunal, 11 Kasım 1944 tarihinde İstanbul’un Kucukpazar semtinde dunyaya gelmiştir. Uc cocuklu ailesinin en buyuk cocuğu olan Kemal Sunal’ın daha sonra Cengiz ve Cemil adında iki de erkek kardeşi olmuştur. Babasının ismi Mustafa Sunal, annesinin ismi ise Saime Sunal’dır. Babası donemin Migros emeklilerindendir. İlkokul eğitimini Mimar Sinan İlkokulu’nda alan Kemal Sunal, lise eğitimini ise Vefa Lisesi’nde almıştır. Lise eğitimini toplam 11 yılda tamamlayan Kemal Sunal, konu hakkında “Benim liseyi 11 yılda bitirişim tembelliğimden değil, arkadaş grubumla eğlenerek her şeyi beraber yapmamızdan kaynaklıydı” demiştir. Lise yıllarında ilk olarak amatorce tiyatroyla ilgilenen Sunal, “Zoraki Tabip” isimli bir tiyatro oyununda rol almıştır. Aynı donemlerde oynadığı başka bir oyun sayesinde de Akşam gazetesinin duzenlediği liselerarası tiyatro yarışmasında “en iyi karakter oyuncusu” odulunu almıştır. Lisede arasının cok iyi olduğu oğretmeni Belkıs Balkır, kendisini Muşfik Kenter’le tanıştırınca; Kemal Sunal artık profesyonel olarak “Kenterler Tiyatrosu”nda oyunculuk yapmaya başlamıştır. İlk oynadığı rol “Fadik kız” olup 150 lira maaş almıştır. Daha sonra “Deli İbrahim” adlı bir rolde oynayıp aldığı parayı ikiye katlayarak 300 lira maaş almıştır. Bir sure sonra Ulvi Uraz Tiyatrosu’na gecerek oyunculuk hayatına orada devam etme kararı alan Kemal Sunal, bu tiyatroda 4 sene boyunca oyunculuk yapmıştır. Bu deneyiminden sonra da Ayfer Feray Tiyatrosu’nda oyunculuğuna devam eden Kemal Sunal son olarak Devekuşu Kabaresi’nde oynayıp maaşını ilk maaşının 10 katına cıkartarak 1500 lira maaş almıştır. Liseden sonra universite eğitimine Marmara Universitesi’nde devam eden Kemal Sunal, burada Gazetecilik bolumune başlamış ancak mezun olamadan bırakmıştır. Ailesine maddi olarak katkı sağlamak istediği icin surekli pek cok işte calışan Kemal Sunal; elektrikcide cıraklık gorevinde de bulunmuş, Emayetaş Fabrikası’nda işci olarak da calışmıştır. Bu calışma hayatı da doğal olarak okul hayatını etkileyip onceliklerini değiştirmiştir. Bu calışma donemlerinden sonra askere gitmiş, askeriyedeki diğer askerler onu gorduklerinde guldukleri icin birliğin duzenini bozmaması adına calışmalara gonderilmemiş ve kademede calışması uygun gorulmuştur. Usta birliğinde de “armoni mızıkası” adlı topluluğa dağıtımı yapılmış ve Turkiye’de pek cok bolgeyi bu sayede gezmiştir. Askerden dondukten sonra Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nda oynadığı donemlerde tanıştığı şimdiki eşi Gul Sunal’la evlenmiştir. Evlilikleri İstanbul Beyoğlu’nda olan ciftin, Ali Sunal ve Ezo Sunal adında iki cocukları da olmuştur. Kemal Sunal bu donemlerin ardından yarıda bıraktığı universite eğitimine devam etme kararı almış ve bu sefer Marmara Universitesi Radyo, Sinema ve Televizyon bolumunde eğitimini tamamlamıştır. Hatta ustune bir de yuksek lisans yapıp tez konusunu “TV ve Sinemada Kemal Sunal Guldurusu” olarak secmiştir.



Kemal Sunal’ın sinema hayatına girişi
Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nda oyunculuk yaptığı donemlerde Ertem Eğilmez tarafından keşfedilen Kemal Sunal, ilk olarak 1972 yılında “Tatlı Dillim” adlı filmde rol alarak sinemada da oyunculuk deneyimlerine başlamıştır. İlk filminin bayağı tutmasının ardından yonetmen, 1 yıl sonraki filminde de Kemal Sunal’a rol vermiş ve Kayseri şivesine sahip bir yolcu olarak “Canım Kardeşim” filminde oynatmıştır. Aynı yıl bir kac filmde daha oynayan Kemal Sunal, Ertem Eğilmez’in seyircinin şiveli rolleri benimsediğini fark etmesinin ardından 1974 yılında “Salak Milyoner” filminde rol almıştır. Film yayınladıktan sonra cok beğenildiğinden devam filmi olan “Koyden İndim Şehre” de cekilmiş ve bu iki film Kemal Sunal’ın oynadığı ilk buyuk rolleridir. Aynı yıl “Mavi Boncuk” filminde de oynayan sanatcı, bu filmden sonra Meral Zeren’le “Hasret” filminde rol almış ve Hasret’ten sonra yine Meral Zeren’le ilk başrolunu oynadığı “Salako” filminde rol almıştır. Salako filminden sonra ardı ardına başrol teklifleri alan Kemal Sunal, “Hanzo” ve “Şaşkın Damat” filmlerinde de başrol oyuncusu olmuştur. Bu başrollerinden sonra kendisine uzun yıllar hatırlayacağımız Hababam Sınıfı’nda oynaması icin teklif gelmiş ve kabul etmiştir. Hababam Sınıfı’nda “İnek Şaban” rolunu ustlenen Kemal Sunal, bu rolunden sonra sanat hayatı boyunca uzun yıllar boyunca “Şaban” olarak anılacaktır. Hababam sınıfının cekilen 4 ayrı filminde de rol alan Kemal Sunal, 1975 yılında Şener Şen’le tanışarak birlikte pek cok filmde rol almaya başlamışlardır. Bunlardan ilk “Tosun Paşa”, bir diğeri de “Sut Kardeşler”dir. Bu filmlerden sonra Natuk Baytan’ın yonetmenliğinde olduğu “Sahte Kabadayı” filminde rol olan Kemal Sunal, filmin yonetmeninin farklı mizah anlayışı sayesinde Şaban’ın yıllardır halkın algısında bıraktığı saf ve masum karakter imajını biraz daha değiştirerek artık hem saf hem de kahraman imajı yaratılmıştır. İlerleyen yıllarda “Hababam Sınıfı Uyanıyor” filminde tekrar rol alan Kemal Sunal, film afişinde baş koşede gorulmektedir. 1976’da cekilen bu filmden sonra Kemal Sunal, aynı yılın son donemlerinde “Kapıcılar Kralı” filminde oynamış ve halkın onu bambaşka bir karakter icerisinde goreceği icten pazarlıklı, paragoz ve kurnaz bir tiplemeyi canlandırmıştır. 1977 yılında ise “Hababam Sınıfı Tatilde”, “Copculer Kralı”, “Sakar Şakir” ve “İbo ile Gulluşah” isimli 4 ayrı filmde rol alan sanatcı, o yıl Antalya Film Festivali’nde “en iyi erkek oyuncu” odulunu almış ve Sinema yazarları derneğince de “en iyi erkek oyuncu” unvanına layık gorulmuştur. Bir yıl sonra Fatma Girik ile ortaklaşa bir şirket kuran Kemal Sunal, bu şirkete “Can Film” adını vermiştir ve şirket butcesiyle cekilen ilk film ” 100 Numaralı Adam”dır. Filmde başrolleri Kemal Sunal ve Oya Aydoğan paylaşmaktadır. Aynı yıl şirketin calışmalarının yanında pek cok filmde de rol alan Kemal Sunal; “İyi Aile Cocuğu”, “Koşeyi Donen Adam”, “Avanak Abdi”, “İnek Şaban” ve “Kibar Feyzo” filmlerinin kadrosunda yer almıştır. 1979 yılından itibaren 2000’lere kadar Kemal Sunal’ın rol aldığı filmlerin kısa bir listesi ise şoyledir;

Umudumuz Şaban (1979)

Korkusuz Korkak (1979)

Şark Bulbulu (1979)

Dokunmayın Şabanıma (1979)

Bekciler Kralı (1979)

Gerzek Şaban (1980)

Zubuk (1980)

Devlet Kuşu (1980)

Gol Kralı (1980)

Uc Kağıtcı (1981)

Kanlı Nigar (1981)

Davaro (1981)

Doktor Civanım (1982)

Yedi Bela Husnu (1982)

Kılıbık (1983)

Tokatcı (1983)

Carıklı Milyoner (1983)

En Buyuk Şaban (1983)

Şabaniye (1984)

Ortadirek Şaban (1984)

Atla Gel Şaban (1984)

Gurbetci Şaban (1985)

Yoksul (1986)

Davacı (1986)

Garip (1986)

Tarzan Rıfkı (1986)

Deli Deli Kupeli (1986)

Kiracı (1987)

Yakışıklı (1987)

Japon İşi(1987)

Uyanık Gazeteci (1988)

Oğretmen(1988)

Sevimli Hırsız (1988)

Polizei (1988)

İnatcı (1988)

Bıckın (1988)

Dutturu Dunya (1988 / Kemal Sunal bu filmiyle Ankara Uluslararası Film Festivali’nde “en iyi erkek oyuncu” odulune layık gorulmuştur.)

Gulen Adam (1989)

Zehir Hafiye (1989)

Talih Kuşu (1989)

Koltuk Belası (1990)

Boynu Bukuk Kuheylan (1990)

Abuk Sabuk Bir Film (1990)

Varyemez (1991)

Propaganda (1999 / Kemal Sunal’ın oynadığı son film budur. Bu filmde ismi Mehdi olan bir gumruk memurunu canlandıran Kemal Sunal, rolu uzun sure uzerinde taşımıştır.)

Kemal Sunal, son olarak 2000 yılında oyunculuk teklifi aldığı “Balalayka” filminde oynamayı kabul etmiş, ancak cekimler icin İstanbul dışına cıkması gerektiğinden kendi fobisini arka plana atarak ucağa binmeyi kabul etmiştir. Sanatcı, tum meslek hayatı boyunca butun setlere kara yoluyla gitmeyi tercih etmiş; deniz ve hava ulaşımına fobisi olduğunu acıkca dile getirmiştir. Ancak muhtemelen cekim saatlerine yetişme sıkıntısı olduğundan ucağa binmeyi tercih etmiş ve daha ucak kalkmadan kalp krizi gecirerek hayata gozlerini yummuştur. Hala olumuyle alakalı buyuk ihmallerin olduğu soylenen Kemal Sunal’ın cenazesi icin ilk yapılan toren, AKM’de (Ataturk Kultur Merkezi) olmuştur. Sevenleri ve sanat camiasından yakın dostları naaşının başında saygı toreninde bulunmuşlardır. Oradan da polis bandosu eşliğinde cıkarılıp Teşvikiye Camii’ne goturulurken cenaze ekibine muhafaza memurları da eşlik etmiştir. Bunun sebebi Kemal Sunal’ın oynadığı gunluk muhafaza memuru Mehdi karakterine duydukları saygıdandır. Teşvikiye Camii’nde kılınan oğle namazından sonra kortejle birlikte Rumeli Caddesi’ndeki cenaze arabasına konulduktan sonra Zincirlikuyu mezarlığına goturulup toprağa verilmiştir.

Kemal Sunal'ın son roportajı



Kemal Sunal’ı Kaybettiğimiz O An




__________________