Kayseri'de Sibel Aslan, boşandığı eşi tarafından olumle tehdit edildiğini belirterek yetkililerden yardım istedi. Aslan, 5 yıllık evliliği surecinde surekli şiddet gorduğunu, cocuğu icin dayanmaya calıştığını ama en sonunda dayanılmaz bir hal aldığında boşanmış olmasına rağmen kurtulamadığını ifade ederek "Oğlumla guzel bir hayat yaşamam icin bu adamın bana ayak bağı olmamasını istiyorum" dedi. Aslan'ı olumle tehdit ettiği iddia edilen eksi eşi Onur D. ise suclamaları kabul etmedi.
Kayseri'de Sibel Aslan, boşandığı eşi Onur D.'nin kendisine şiddet uygulayarak, olumle tehdit ettiğini belirterek, sosyal medya aracılığıyla yardım istedi. Onur D. ile 6 yıl once evlenen, 5 yıl evli kalan ve şiddetli gecimsizlik nedeniyle gecen yıl boşanan Aslan, "Arkamda gozu yaşlı bir evlat bırakmak istemiyorum. Bir kadın cinayetinin haberi olmak istemiyorum. Ben olmeden sesim olun" ifadelerini kullanarak sesini duyurdu. Hicbir kadının hak etmediği şekilde şiddet gorduğunu soyleyen Sibel Aslan, İHA'ya yaptığı acıklamada, "Sosyal medyaya yansıdıktan sonra neler yaşandığını anlatayım. Dun gece bir gozaltı oldu ve şahıs adliyeden elini kolunu sallayarak geziyor. Biz evleneli 6 yıl oldu, 2014 yılında evlendik ve 5 yılın sonunda kendisinden boşandım. Son 1 yıldır da ayrı yaşıyoruz ama kendisi hala bu durumu kabullenememekte. İlk şiddeti evlendikten 2 ay sonra gormeye başladım. Hem fiziki, hem de sozlu her turlu şiddeti kendisi bana yaşattı. Hepsi de oğlumun gozunun onunde yaşandı ve zaten hamileyken de her turlu şiddete maruz kaldım kendisi tarafından. Cocuğun aklı yetiyor şu an 5 yaşında ve bu yaşına kadar benim yaşamış olduğum tum şiddete kendisi şahit olmuştur. Bu yuzden de babasından korkan bir cocuk. Şoyle ornek vereyim mesela, eve gelirken neden ekmek almadın ben mi alacağım der ve beni dovmeye başlardı. ya da hic unutmadığım dayak sebeplerinden bir tanesi de ilk hamile olduğum zamanlarda annesini aradım ve canım kıymalı cekiyor, fırın da yanınızda, siz fırına 2 tane sipariş verin, ben de Onur'a soylerim o da gelirken alır dedim. Annesi de arıyor 'ben senin eşinin hizmetcisi miyim?' diyerek ve eve gelip annem senin kolen mi, diyerek beni dovmeye başladı. Ben o zamanlar 2-2,5 aylık hamileydim. Cok sacma ve gereksiz, hicbir kadının hak etmediği konulardan ben defalarca kez dayak yedim" dedi.

Aslan, şiddet yuzunden ameliyat olduğunu ve sonrasında boşandığını soyleyerek, "Her defasında bir yerimi kırıyordu ya da benim bir yerlerim surekli mor ya da incinmiş oluyordu. Hamileyken duşuk tehlikem vardı. Bu şekilde surekli zarar gordum ve en son verdiği zarar da zaten elmacık kemiğimi kırdı. Ondan dolayı ben bir ameliyat gecirdim. 60 kiloydum, 40 kiloya kadar duştum. Bu surecte ben evladım icin ayakta durdum bir şekilde ve boşanmaya şu şekilde karar verdim. Dedim ki, Sibel sen evladın babasız buyumesin diye bu acıyı cekiyorsun ama sana bir şey olursa zaten bir tarafı eksik buyuyecek. O zaman bir tercih yapman gerekiyor, ya babasız buyuyecek ya da annesiz buyuyecek. Annesiz buyumesin de babasız buyusun, diye karar verdim. Ameliyattan 1 hafta sonra da kendisine boşanma davası actım ve aynı gun de boşandım kendisinden" ifadelerini kullandı.
Boşanmadan sonra bu durumu eski eşinin kabul etmediğini soyleyen Sibel Aslan, sozlerine şu şekilde devam etti:
"Boşanmadan sonraki tehditler de kendisi kabullenemediğinden dolayı oldu. Ben artık kendisine şans vermek istemiyorum cunku aynı şeyleri, aynı senaryoları yaşayacağız farklı şeyler değil. Kendisi kafasında madde bağımlılığından dolayı farklı şekilde yorumluyor. Benim hayatımda birinin olduğunu, bundan dolayı kendisine şans vermek istemediğimi ve o kişiyi de bulmak icin benim sosyal hesabımdaki tum erkek arkadaşlarıma tek tek yazıyor. Sizin onunla bir birlikteliğiniz var mı? Nesi oluyorsunuz? Nasıl tanıştınız? gibi bel altı olan her şeyi arkadaşlarıma sormuş ve ben artık bundan dolayı utanıyorum. Arkadaşlarım 'Sibel eski eşin yazdı bizi tehdit ediyor' diyor, hatta birkac arkadaşımın dukkanını basmış ve tehdit etmişler. Bunlar dışında da bana sardı, 'sen benim hala namusumsun' duşuncesinde. Halbuki ben oyle değilim, biz ayrılalı 1 sene oldu. 'Sen bana ihanet ettin', 'sen namussuzsun' gibi şeylerden dolayı dedi ki 'seni oldureceğim, sen bunu hak ediyorsun'. Yetkililerden bu adamın gerekli cezayı alması icin tutuklanmasını ve cezaevine girmesini, benim de oğlumla guzel bir hayat yaşamam icin bu adamın bana ayak bağı olmamasını istiyorum. Bunu da yapacak tek kişinin yetkililer olduğunu duşunuyorum. Bir an once gerekli işlemler yapılsın ve bu adam hak ettiği yere gitsin."
"Kimsenin olayın ic yuzunu bilmeden yargılamasını istemiyorum"
Cep telefonu ile cektiği video ile İhlas Haber Ajansı'na acıklamalarda bulunan Onur D. ise attığı mesajları o anlık sinirle attığını ve aile ici sorunlara dair evrakların resmi mercilerin elinde bulunduğunu savundu. Onur D., "Cani olarak algı oluşturulan insan maalesef benim. Şu anda yoldayım. Devletimizin koymuş olduğu bir şart var. Hem kendi iyiliğim icin, hem de herkesin iyiliği icin gerekli olan neyse adli mercilerde sonuclanmıştır. Boyle bir durumla karşı karşıya kaldığım icin cok uzgunum. Olayın aslı gorunduğu gibi değildir. Herkes sosyal medyada istediği gibi yargılar gibi bir durum var bizim ulkemizde. Ben bu acıdan cok uzgunum. Evet bizim eksikliklerimiz de var. Attığımız mesajlar kotu mesajlar. Bana yakışmayan mesajlar. O mesajların sebebi eski eşimin 3-4 kişiyle farklı şekilde yazışmalarından, tanışma faslından kaynaklandığı icin. Kısa sureliğine kızgınlık sebebi ile oluşan bir durumdu. Sosyal medyada attığı fotoğraftaki kan resmi de bir bucuk ay kadar once benim aracımın dikiz aynasına vurmamdan kaynaklı elim yara aldı. Bu resmi olarak emniyette de var, benim hastane raporlarım da mevcut. Şu an hala kan ornekleri mevcut. Bunları yapacak karakterde olmadığımı buyuklerimiz tespit ettiler. Doğru her zaman ortaya cıkacak. Ben hatasızım demiyorum. Hatasız kimse olamaz ama tek taraflı yargıda kimsenin bulunmasını istemiyorum. Şunu da belirtmek isterim ki, sadece konu bu değil. Konu icinde ozel sebepler de var. Kayıtlarımız da mevcut, şahitlerimiz mevcut. Yaşayan insanlar şu an da hala hayattalar. Onlar da araştırılsın. Bana soylenilenler bunlar. Bunları ben sabah adliyede goruştum ve ifademde belirttim. Ayrıca bunlar acıklanacak durumlar değil, bunu da ayrıca ozellikle belirtmek isterim ki, aile yapısında olmayacak durumlar, yazışmalar vesaire şeyler var ve bunlar şu anda elimde. İfademi de verdim ve resmi makamlar da gordu. Bunlardan utandığım icin medyaya yansıtmak istemiyorum. Bunu da soylemiş olayım" dedi. - KAYSERİ
Kaynak: İhlas Haber Ajansı