Sizi yeni ilişkiler ya da arkadaşlık kurmaktan alıkoyan şey reddedilme korkunuz ise, bunun cozumu var. Reddedilme korkunuzun ustesinden gelmeyi oğrenebilirsiniz.

Reddedilmenin bizim icin bu kadar zor olmasının nedenlerinden biri de aklımızda onun pek cok kotu cağrışımı olmasıdır. Coğumuz icin reddedilme; aşağılanmış, yeteri kadar iyi olmayan, işe yaramaz, yetersiz ve zavallı gibi kelimelerle ozdeşleşmiştir. Bu kelimelerin bize duşundurdukleri reddedilmekten daha cok acı verebilir.

Reddedildiğimizde bu tur olumsuz kelimelere yonelirsek, bir dahaki sefere cesaretimizi toplayıp o konuyla yuzleşmek cok daha zorlaşır.

Reddedilmek, duygusal olarak hassas olan, ozguveni olmayan ya da mutsuz bir cocukluğu olmuş kişiler icin cok daha zorlayıcı bir deneyimdir.

Eğer duygusal olarak hassas veya cekingenseniz, buyurken cok dazla duygusal destek almadıysanız da yine de reddedilme konusundaki bakış acınızı değiştirebilirsiniz.

Reddedilme konusuna bakış acınızı değiştirmek icin cok alıştırma yapmak durumunda kalabilirsiniz ve size destekleyici duşunce yontemlerini gosterecek iyi bir terapiste ihtiyac duyabilirsiniz.

Eğer insanlarla etkileşim halinde olmaya karar verdiyseniz ve bazılarının arkadaşınız olması icin calışacaksınız, şu gerceğe hazırlıklı olmalısınız: Mutemadiyen bazı insanlar sizi reddedecek.

Bu biraz korkutucu gorunebilir ancak reddedilmenin sizin icin daha az acı veren bir deneyim olması icin bazı adımlar atabilirsiniz.

İşte burada reddedilme korkunuzu aşmak icin yapabileceğiniz şeylerin kısa bir listesi var:

• Kendinize neden reddedilme korkunuzun ustunden gelmek istediğinizi hatırlatın.
• Reddedilme konusunda kendi kendinize ne dediğinizi değiştirin. Kendi değerinizi başka insanların sizi kabul veya reddetmesine bağlamayın.
• Yeni ilişkiler geliştirmek icin kucuk ama ciddi adımlar atın.
• Diğer insanın iletişime acık olduğuna dair işaretler arayın.
• İnsanlara yaklaşırken, bunun bir alıştırma olduğunu ve sayılmayacağını kendinize soyleyin.
• Diğer insanlarla daha cok iletişim kurun.

Reddedilme ihtimalini ve sıklığını azaltmanın yollarından biri de ilişkilerinizin yavaş yavaş gelişmesine izin vermektir. Kucuk adımlar atın. İlişkileriniz yavaş yavaş gelişirken yine diğer insana yaklaşmak icin caba gostermek zorundasınız ancak bu kez cabalarınız daha sıradan ve ılımlı olacaktır.

Arkadaş olmak istediğiniz insanla konuşurken vucut diline ve yuzundeki ifadelere dikkat edin. Cesaret verici gulumseler ve baş sallamaları mı alıyorsunuz? Bu kişinin vucudu kapalı bir duruş mu sergiliyor? Diyaloga devam etmek icin isteklilik gozlemliyor musunuz?

Eğer diğer insan sizin arkadaşlığınızdan keyif alıyor gibi gorunuyorsa ve konuşmaya devam etmek icin isteklilik gosteriyorsa, muhtemelen arkadaşlığınızı daha ileri goturmek icin getireceğiniz onerilere de acık olacaktır.

Bu korkutucu gelebilir ancak reddedilme korkusunu aşmanın en iyi yollarından biri de kendinizi surekli reddedileceğiniz durumlara sokmaktır. Bu strateji ozellikle utangaclığı tedavi etmede bazı terapistler tarafından kullanılır.

Eğer sizi tedirgin eden durumlarla duzenli olarak yuzleşiyorsanız, anksiyeteniz gun gectikce azalabilir. Ancak bu yolda ilerlerken size olumsuz ve kendinize saldıran duşunceleriniz yerine nasıl yeni duşunce yolları koyacağınızı gosteren bir terapiste ihtiyac duyabilirsiniz.

Kendinize sorunlarınızla yuzleşebileceğinizi kanıtladığınızda, korkular uzerinizdeki etkilerini kaybedeceklerdir.

Eğer reddedilmekten korkuyorsanız, şoyle duşunceleriniz olabilir: “Değerim tamamen insanların beni kabul etmesine ve onaylamasına bağlı. Eğer insanlar beni onaylamazlarsa, tamamen yıkılacağım ve cok kotu hissedeceğim cunku bu değersiz olduğum anlamına gelecek. Eğer bir kişi beni reddediyorsa, bu tum hayatım boyunca reddedileceğim anlamına gelir.”

Bu tarz duşunceyle gelen olumsuz duygulardan oylesine yorgun duşeriz ki, bu duşunce surecinin gercekleri carpıttığını bile goremeyiz.

Eğer insanlara yaklaşmayı surdururseniz, reddedilmenin sosyal hayatın bir parcası olduğunu gorursunuz. Bu sizin diğerlerinden daha fazla kusurlu bir insan olduğunuz anlamına gelmez.

İnsanların bizi reddedip reddetmemelerini kontrol edemeyecek olsak da, reddedilmeye verdiğimiz tepkileri değiştirebiliriz. Reddedildiğimizde kendimizi suclamak zorunda değiliz. Ya da reddedilme ihtimalimiz olduğu icin diğer insanlarla etkileşime gecmeyi bırakmak.

Diğerleriyle iletişime kurmaktan vazgectiğimizde, biz sadece acıdan ve rahatsızlık duygusundan uzaklaşmış olmuyoruz aynı zamanda diğer insanların bize sunabilecekleri potansiyel sıcaklık, rahatlık, eğlence ve heyecan gibi duygulardan da mahrum kalıyoruz.

Eğer kendinizi bir insanın size “hayır” diyeceği bir konuma sokmamak icin uğraşıyorsanız, hicbir zaman “evet” denecek konumda olamayacağınızı da unutmayın.

İnsanlarla daha cok etkileşim kurduğunuzda, bazı insanların sizi reddetme ihtimali artacaktır. Ancak bu riski goze alarak aynı zamanda sizi kabul edecek insanların sayısını da artırmış olacaksınız.

Sizi gercekten tek kabul etmesi gereken kişi ise sizsiniz!

__________________