
Aşk yirmi dort saat yaşanmalı Evet! Yirmi dort saat yaşanmalı kesinlikle bir aşk! Fazlası değil. Tek gecelik anlamına gelmez bu “yirmi dort saat”. Koşulları onceden hazırlanmış bir duygu duşunce coşkusunun yirmi dort saate sığdırılmasıdır sadece bu sure. En ideal aşkın zaman aralığı tam yirmi dort saat olmalı bence. Odun ateşinde demlenen cay gibi birkac bardak icilmeli o aşktan. Yudum yudum. Sıcak sıcak. Islak ıslak… Bekleyen, bekletilen cayın sonraki her bardağına deminin, odunsu kısmalarında eriyen ve caya o kekre tadı veren kısmı tadına sinmeden bitmeli cay seansı. Guzel bir yemekten tadımlık birkac catal alıp “ne guzeldi” diye bitmeli. İşkembeyi doldurduktan sonra gobeği kaşımamalı. Fazla yemekten sonra oluşan geğirmeyle tiksinc duruma duşurmemeli aşkı. Tam kıvamında olmalı tam tadında ve kararında yenmeli her guzel yemek. İlk opucukte sana alev gibi gelen dudaklar yirmi dort saat sonra buz gibi soğuk dokunuşlara doner her “yirmi dort saat” ten sonra. Bedenleri bir cesedin soğukluğuna ve hissizliğine burundurmeden canlı ve henuz sıcakken sonlandıracak kadar kıyıcı olmalı insan. Her nekrofil dokunuş olum soğukluğunu biraz daha hissettirmeden, guzelliğinden ve aldığın zevki tanımlamakta ve betimlemekte zorlandığın yirmi dort saate sığdırılmış bir yaşanmışlığı, zaman dolduktan sonra olu sevicilik kıvamına getirmeye kim hakkı var ki? İlahi aşk adaylarının yirmi dort saat oncesini ve sonrasını bile bilmeyecek kadar surmeli bir aşk hikÂyesi. Sadece adını bilmeli O’nun. Diğer isimlerle karıştırmadan bitirmeli. Engin denizlerde gecirdiği hicbir macerasını bilmeden, hangi okyanuslara acılacağını da merak etmeyecek kadar da gizemli bir yerinde bitmeli ve zaman arşivinde saklanmalı. Acıların bileşkesinin ortaya koyduğu bir istikamette giden hangi aşk yaşanılır ola bilinir ki? Acılar ikiye katlanır sadece iki bunyede de. Acıların hissettirdiğidir sizi o acının hafifletilmesi icin arayışlara yonlendiren duygu. Hicbir acı sağaltılmaz bu dunyada oysa. Beden ve ruh o duyguya alışır sadece. Alışkanlık ve tekrar tekrar o acıya katlanmak anlamsız kılar onu zaten. O acı hep ordadır. Ruh ve beden arsızlaşır işte bu acılardan. Arsızlaşan bu tip insanlara “guclu insan” deriz. Umursamaz gibi gorunurler onlar. Bir kelimeyi defalarca soylemeden sonra anlamsızlaşması gibi bir şeydir bu acıların tekrarı. “Ne kendi nede onun acısına alışmamak icin yeterli bir suredir yirmi dort saat.” O bayatlamış caydan bir bardak daha almadan kayalara fırlatıp paramparca etmeli her yudumdan sana buruk gelecek cay bardağını… Bence bir aşkı en ideal şekilde yaşamak icin en uygun zaman aralığı tam “yirmi dort saattir.” Gerisi ıstıraba alışma ve sadece uzatmadır.
(Tanıtım Bulteninden)
Kitap Adı: Zaman Kopuklukları Yazar: Gultekin Şimşek Yayınevi: İkinci Adam Yayınları Hamur Tipi: 2. Hamur Ebat: 14x20 İlk Baskı Yılı: 2017 Baskı Sayısı: 1. Basım Medya Cinsi: Ciltsiz Barkod: 9786053061496