
Korkunun kendisi kişiye bir ceza olarak yeter mi? Ruhu saran, kemiren bir korkuyla yaşamak nasıl mumkun olabilir? Peki, bir korku, insanı bir koprunun, ucurumun kenarına getirip de “hadi atla” dediğinde, hayattaki yanlışların, hataların yol actığı bir durum kişiyi yaşamın kendisinden kopartacak bir noktaya getirdiğinde gercekte ic dunyada neler olup bitiyor? Zweig’ın novellasındaki “Korku” belki de bu durumlardan birine işaret ederken, burada bu duygu tam anlamıyla ete kemiğe burunur ve bu hissin bizatihi kendisi olur. Burjuva yaşamın sağladığı imkÂnlarla, cocuklarıyla, mesleğinde oldukca başarılı eşiyle rahat ve mutlu bir yaşam suren bir kadın… Gorunurde imrenilecek bir hayat belki ama burjuva yaşam tarzının belli alışkanlıkları, sahtelikleri ve tekduzeliklerinden kurtulmanın yolunu başka şeylerde değil de onemsiz bir gonul macerasında arayan ve bu ilişkisinden dolayı şantaja maruz kalan bir kadın… Şimdi kapının her calınışı bile onun icin bir işkence. Acaba tekrar o eski yaşamına, o guvenli sulara donebilecek midir? İnsan ruhunun, duygularının uc durumlardaki portrelerini vermekte son derece yetkin olan Zweig, bu kez ucurumun kenarındaki bir kadın karakterin, Iréne’nin caresizliğinde, kemiklerine işlemiş korkusunda psikolojik gerilimin oldukca sade, ince ve zarif bir anlatımını sunmaktadır.
(Tanıtım Bulteninden)
Kitap Adı: Korku Yazar: Stefan Zweig Cevirmen: Cemre Ozkan Yayınevi: Doğu Batı Yayınları Hamur Tipi: 2. Hamur Ebat: 14x21 İlk Baskı Yılı: 2017 Baskı Sayısı: 1. Basım Medya Cinsi: Ciltsiz Barkod: 9789752410404