Cinsel yaşam uzerinde gercek bir bilgi sahibi olmaları icin erkek cocuklara da regl kanamasının ne olduğunu anlatmak gerekir. Kız cocuklar da aynı şekilde erkeklerdeki cinsel mekanizmayı tanımalıdırlar. Ergenlik cağında kız ve erkeğin birbirine saygı duyması ve sinirli hallerinde anlayış ve sabır gostermesi oğutlenmelidir.

Ergenlikte Kız-Erkek Catışması:

Ergenlik cağındaki erkek cocuklar kendileri de bunalım gecirdikleri ve cocukluktan tam kurtulamadıkları icin kız cocuklarıyla alay eder, onlara sozle sataşmaktan hoşlanırlar. Başlıca konu kızların belirmeye başlayan goğusleriyle, regl kanamalarıdır.

Bu alay ve sataşmalar kız cocuklarının zoruna gider onlara bir utanc ve aşağılık duygusu verebilir.

Oysa dikkatli bir anne, kızına erkek cocukların ergenlik cağında gecirdiği değişimleri anlatarak hem gerekli bir bilgi vermiş hem de bu kucultucu duyguları onlemiş olur. Anneler kızlarına erkek cocukların da bedensel değişimler gecirdiklerini kıllandıklarını, cinsel organlarının buyuduğunu, seslerinin yakında catlayacağını, erkek cocukları alcaltmadan ve cirkin gostermeden rahat ve doğal bir şekilde belirtebilirler. Hatta kızların regl kanamalarına karşılık erkek cocukların cinsel ruyalar gorerek uykularında boşalma ile yataklarını ıslattıklarını anlatmalıdırlar.

O zaman kız cocuk, ergenliğin yalnız kendi başına gelen, utanılacak bir durum olmadığını, erkek cocukların da, başka şekillerde ama aynı amac ve yone doğru hızla geliştiklerini anlarlar. Bu onlara, hem bilgi hem rahatlık sağlar.

ERGENLİK DONEMİNDE CİNSEL EĞİTİM

Genc bir kız, adet gorunceye kadar cocuk muamelesi gorur, ergenliğe ulaşır ulaşmaz hareketlerinden kuşku duyulan, guvenilemeyen ve cinselliği nedeniyle izlenmesi gereken bir durumdadır. Boylece genc kız bu gelişmeleri gizleme mecburiyetini duyacaktır. Gelişen, dikleşen memelerini bir suc delili gibi gizleme cabasında olacaktır. Eğitim eksikliği nedeniyle cinsel organ ve durtulerin ortaya cıktığı ergenlik ve genclik yıllarında cevreden gelen, cinselliği ayıp, kotu, kirli, aşağılık, pis olarak niteleyen goruşler, cocukları ve gencleri hayatı boyunca cinselliğe utanılması gereken bir konu olarak bakmağa zorlamaktadır.

Bu konuların ayıp sayılması, aşağılanması cinsel kimliğin benimsenmesini engellemiş olur. Bu ise evliliğin temelini oluşturan cinsel yaşamda evlilik bunalımlarına neden olur. Ozellikle kadınlar cinsel durtu ve ilgilerini eşlerine gostermeyi ayıp sayacak şekilde şartlandırıldıkları icin, cinsel birleşmeye ortak olmaları gerektiği gerceğini de benimseyemezler. Ve ilk gunler de cinsel yaşama katkıda bulunmazlar. Ağır davranırlar yapılması gereken, icten geldiği gibi tabii davranmak ve cinsel yaşamın hakkını vermek ve yaşamaktır.

Cinsel eğitim, ilkokul oncesi evde başlayan, sonra ilkoğretim ve lisede cocukların ilerideki yaşamları icin gerekli olan cinsellikle ilgili konuların anlatılmasıdır.




Cinsel Eğitimin Aşamaları:

* Okul oncesi aile tarafından verilecek eğitim,
* İlkoğretimde verilecek bilgiler.
* Lisede verilecek bilgiler.


1) Okul Oncesi Aile Tarafından Verilecek Bilgiler:

Cocuğun konuşmaya başladıktan sonra cinsellikle ilgili soracağı ilk soru cinsel organının ne olduğudur. Buna cevap verirken anne baba, bu soruyu ciddiye aldığını belirtecek şekilde, lafı dondurup dolaştırmadan sakin bir ifadeyle nasıl ağzı yemek yemeye, gozu etrafını gormeye yarıyorsa, orasının da ciş yapmaya yaradığını soylemek yeterlidir.

Daha sonraları annelerinin memelerine gozleri takılır. Annelerin bebek doğurduğu zaman bebeklerin beslenmesi icin memeleri olduğu anlatılmalı, buradan gelen sutle bebeklerin beslendiği soylenmelidir.

Kesinlikle ne kadar kucuk olursa olsun cocuğa bu konularda yalan soylenmemelidir. Ve yanlış bilgi verilmemelidir. Bu yaşlarda cocuklar az bilgi ile de yetinirler. En muhim nokta cocuğa sorduğu kadarının cevabının verilmesidir. Gereksiz bilgi vermeyiniz. Diğer bir onemli soru ise hele annede bir gebelik oluştuysa kardeş bekleniyorsa, onun nasıl oraya girdiği? Kendisinin nereden geldiği? Kendisinin de annesinin karnından mı cıktığı? v.s. Aile cok bilgili ve meraklı dahi olsa fazla detaylı bilgi vermekten sakınmalıdır. Kısaca, orneğin: Annelerin karnında bebeklerin oluşması icin bir yer vardır, bebek orada gelişir sonra iyice buyuyunce bacaklarının arasındaki bir delikten cıkar, denilmelidir.

2) Cocuklara İlkoğretimde Verilecek Cinsel Bilgiler:

Pek cok oğretmen ve anne baba cinsel eğitimden “uremeyle ilgili bilgileri” anlamaktadır. Uremedeki olaylar cinsel eğitimin sadece bir parcasıdır. Cinsel eğitimde onemli olan tek tek biyolojik ve fizyolojik olayların oğretilmesi değil, insanın bu yonune cinselliğe karşı gereken tavrın takınılmasıdır. Cocukta gorulebilecek yanlış bir tavrın oluşmasının onlenmesidir. Cocukların kız veya erkek kendi vucutlarını ruhen kabul etmelerini, cinsel kimliklerinin oluşumunu sağlamaktır. Vucudun herhangi bir yerinin kotu, pis, tehlikeli olmadığını belirtmektir. Onları cinsellikle ilgili yersiz korku ve sıkıntılara karşı aydınlatmaktır.

İlkoğretimde, orneğin Hayat Bilgisi dersinde organlar incelenirken, sınıflar kız-erkek karışımı olmasa anlatım daha rahat olur. Doğrusu da budur. Cinsel organların da yapıları ve ne işe yaradıkları olcuyu kacırmadan anlatılmalıdır. Onemli olan oğretmenin ciddi ve rahat olabilmesidir. Bitki ve hayvanlardan ornekler vererek dişi ile erkeğin birleşmesinin normal bir şey olduğunu ifade ederek kısa fakat doğru bilgi vermesidir. İlkokul oğrencisine cinsel ilişkiyi ayrıntılarıyla anlatmak gereksizdir.

3) Ortaokul ve Lisede Verilecek Cinsel Bilgiler:

Cocukluktan gencliğe gecen cocuklarımıza verilecek cinsel bilgiler, orta ve lisedeki edebiyat veya matematik dersinden cok daha onemlidir. Bu hassas konuda kanımca, oğretmenden cok anne babanın cocuğa verdiği eğitim onemlidir. Anne baba ve oğretmenin vereceği bilgiler celişkili olmamalıdır. Cinsellik konularında cocuklar yanlış yonlendirilmemelidirler. Onlara bir şeyler oğretmeden once sabırla dinlemeli, onlara her zaman soru sorabilecekleri yakınlığı sağlamalıyız. Ayrıca sevilmeyen, onemsenmeyen, ihmal edilen cocukların ileride cinsel ve diğer ilişkilerde kendilerini rahat hissedemeyeceklerini unutmamalıyız.

Yukarıda da değindiğim gibi cinsel eğitimin temelinde anne babanın şefkat ve sevgi gostererek anlayışla cocukların soru ve sorunlarına cevap vermeye calışması onemlidir. Anne kız, baba da erkek cocuğa klavuz olmalıdır. Muhim olan konuların konuşulabilmesidir, anne babanın butun sorulara cevap verebilecek yetenekte olması şart değildir. Yaşlarına uygun ahlaksızlığa teşvik etmeyen, cinsel bilgiler iceren kitaplar verilmelidir. Anlatılmayan şeyleri kitapta bulacaktır. Mesela, elinizdeki bu kitap gibi.

Sağlıklı bir toplum, sağlıklı ailelerden oluşacaktır, istenilen de cinsel durtuleri uyanmaya başlayan genclerin mutlu bir geleceğe yonelik hazırlanmalarıdır. Cinsellik kimsenin tekelinde değildir.

Ayrıca ozellikle AİDS gibi cinsel birleşme ile bulaşan hastalıklara dikkat cekilmeli. Genclere zuhrevi hastalıklar mutlaka oğretilmelidir.

Butun bu teknik bilgilerden başka genclere icinde bulundukları toplumun inancları ve değer yargılarını da kabul ettirmek onlara kızlık bozulması, istenmeyen gebelik gibi, altından kalkamayacakları ilişkilerden kacınmalarını onermeliyiz. Boyalı basın ve TV’lerdeki şu veya bu toplumun İslam dışı ve genel ahlak dışı olan yaşam tarzlarını ve değer yargılarını, ideal ve doğru diye kendi toplumumuza sunmamalı ve sunulanlar da kabullenilmemelidir.

Kızın Ergenlik Doneminde Dikkatli Bir Annenin ve Babanın Gorevleri:
Bir anne ergenlik cağındaki genc kızına baba da oğluna bu konudaki en sağlıklı ve tarafsız bilgiyi vermelidir. Anne bununla da yetinmeyip kızına dişiliğiyle ovunmesini oğretmelidir. Yalnız, yaşı daha kucuk olduğundan şimdilik kendini tutması gerektiğini, ancak sırası gelince kadın ve dişi olmaktan buyuk zevk alacağını anlatmalıdır.

Genclere kucuk yaşta cinsel yaşama atılmanın sakıncaları anlatılmadan, doğru durust bilgi verilmeden, sağlıklı yoneltmeler yapmadan gencleri baskı altında buyutmenin yaratacağı başka bir bunalım da, gencleri duzensiz bir yaşama yoneltirken mantıksız buldukları baskıya isyan ederek genc yaşta cinsel yaşama yonelirler. Bu da kendileri icin olumsuz sonuclar doğurabilir.

Kısacası, kız cocuğunu kadınlığa hazırlayan anneye guc ama yaşamsal gorevler duşmektedir. Daha ergenlik oncesinden cocuk cinsel konularda bir takım sorular sormaya başlayacaktır. Anne bunlara doğru, fakat basit ve kısa cevaplar vermelidir. Cocuğun oğrenmek istediğinden fazlasını soylerse onu şoke edip korkutabilir. Azını soylerse kızın saygı ve guvenini yitirdiği gibi kızı cahil bırakabilir. Cocuğun sorduğu soru dikkatle dinlemeli ve tam dozunda cevaplandırılmalıdır. Cunku cocuk geliştikce daha ayrıntılı ve ozel şeyler oğrenmek isteyecektir. Anne de bunları cevaplayacaktır.

Bunlara biraz utanmadan cevap vermek zordur ama anne kendini zorlayarak rahat ve doğal bir tavırla konuşmalı; cinselliğin, dişiliğin utanılacak, korkulacak bir şey olmadığını kızına acıklamalıdır. Kucuk kızlara ve yeni gec kız olan cocuklara yapılacak en doğru yonlendirme bizce şudur:

“Dişilik ve kadınlık guzel, ovunulecek şeylerdir. Cinsel yaşam zevklidir. Ne var ki cinsel icgudu aynı zamanda tehlikeli derecede kuvvetli, kontrol edilmesi guc bir duygudur. Bu yuzden cinsel duygularını bir kızın evleninceye kadar kontrol altında tutmasında, cinsel yaşama sırası gelince atılmasında yarar vardır. Nikahsız cinsel hayata erken başlamak, husran felaket getirir. Fakat cinsel yaşama evlenince başlamak ise mutluluk, tatmin ve yaşam zenginliği sağlar.

Anne kızına bu konuda en doğru yolu gosterecek kişinin kendisi olduğuna kızını inandırmalıdır.

Anneler! kızınızla, babalar oğlunuzla arkadaş olunuz. Sizi saysın, sizden cekinsin ama asla korkmasın. Bilsin ki başına en buyuk bir felaket bile gelse onun en candan yardımcısı, ilk koşup geleceği, sığınacağı insan sizsinizdir. Cocuklarınız buna inanırsa gencliğinin bir cok acıklı ve tehlikeli tuzaklarından kurtulabilirler.

Ergen kızları bunalıma iten etkenlerden biri de kandan korkup tiksinmeleridir. Regl kanamaları sırasında kendilerini pis ve iğrenc gorerek utanca ve kucukluk duygusuna kapılabilirler. Bunun onlenmesi gerekli ve zorunludur.
Bu konuda da genc kızın en buyuk yardımcısı annesi olabilmelidir. Ona regl sırasında kendini nasıl temiz tutması gerektiğini oğretmeli, kızın yaşı kucukse gereken yıkama ve temizleme işlemlerinde anne bizzat yardımcı olmalıdır. Bu konularda bilgisizce buyutulen kızlar, sonradan erkekleri tiksindirerek mutsuz olur, kucuk duşerler.

Aşırı titiz olan kızların kan korkusu ve tiksintisi giderilmezse bu kızlarda aşırı temizlik kompleksi başlar. Kendilerini, yani kadınlıklarını kirli buldukları icin bilinc altından gelen bir tepkiyle aşırı temizliğe duşkun yetişirler. Sonradan durmadan evlerini temizleyip duran, erkeklerini temizlik işkenceleriyle ezen, onları rahatsız eden, ofkelendirip soğutan birer kadın olurlar. Kendi kadınlıklarına kirli iğrenc bir şey gozuyle baktıkları icin cinsel zevk de almazlar. Kısacası her yonden başarısız ve mutsuz birer eş olmaya mahkumdurlar.

Regl kanaması ortalama olarak 12 ile 15 yaşları arasında başlar. Sekiz dokuz yaşında aybaşı olan kızların yanısıra cok daha gec kanayanlara da rastlıyoruz. Onbeş yaştan sonra regl olan kızlar bir doktora gostermekte yarar vardır.

Erkek cocuklar ise ergenlik 13-15 yaşlarında başlar. Baba oğluna ergenliği ve guslu oğretmelidir.


__________________