
Anadoluhisarlı cocukluğum! Goksu kıyısında bir ahşap, salaş yuvada başlamıştı yaşantım. Babam Cubuklu'dan sonra kıyıda olan rakı fabrikasında calışırdı. Kırk yılda bir rakılardı; ama daimi rakı kokardı, anason kokardı. Rakı kokuluydu canım babam. Anam daimi yuvamızda, aşımızı, işimizi yapar, aynı zamanda tığla oya yapardı. Kadınlar hayrandı anamın oyalarına. Biz sokakta koşup oynardık, o camdan huzunlu huzunlu dışarı bakardı.
Anadoluhisarı'na sonbaharlar ansızın basardı. Ağaclar kızıl urbalarını kuşanır, boğaz ayazlarına hazırlanırdı.
Anadoluhisarı carşısının ortasında Kavacık'a doğru cıkan cok hoş, dokulmuş sonbahar yapraklarıyla kaplı bir yolumuz vardı. Bu yol, ahşap binaların arasından yavaş yavaş yukarı doğu uzanır, binaların sonunda Anadoluhisarı'nın sırtlarına ulaşırdı.
Bu kucuk korulara kız arkadaşlarımızla gizli gizli cıkıp adi şarap gotururduk. Dimitrokopulo, Marmara ya da Mutuk favorimizdi.
Fonda dort dortluk Boğazici, aşk diyarı!
Bir yudum şarap bir yudum opucuk, karşıda ucsuz bucaksız Boğazici.
Anadoluhisarı, Goksu, Dolaybağı, Toplaronu, Kucuksu hafızamıza bıcakla kazınıyordu.
Ali Abi'nin, Goksu kıyısındaki salaş arabasından goturduğumuz cop şiş; Ali Abi'nin Kara Kartal hakkındaki sıcak, doyumsuz hasbıhalı.
Anadoluhisarı, butun sonbaharlarda aklıma, ruyalarıma uşuşuyor.
O sonbaharda koruda adi şarap ictiğim o kızı duşluyorum!
(Tanıtım Bulteninden)
Sayfa Sayısı: 86
Baskı Yılı: 2016
Dili: Turkce
Yayınevi: Yitik Ulke Yayınları
Kitap Adı: Kadıkoy'den Koprualtı'na Hikayeler Yazar: İlker Mumcuoğlu Yayınevi: Yitik Ulke Yayınları İlk Baskı Yılı: 2016 Dil: Turkce Barkod: 9786059782494