Yazı yoktu ama o vardı.
Tekerlek icat edilmemişti ama o yerli yerindeydi.
Dunya yaratılmamıştı ama o kasılıp gevşiyordu.
İnsan henuz cennetteyken onunlaydı ve icindeki her şey de sevgi, aşk, vefa, iyilik, şukur, hamd, dostluk gibi erdemler uzerineydi…
Âdem ata onun sesini dinleyip arzusunu giderme gayretine duşmeseydi belki de yolu yeryuzunde tovbelere, pişmanlıklara ve umutlara hic evrilmeyecek; cevresi daralmalar ve genişlemeler, arınmalar ve kirlenmeler, yangınlar ve donmalarla hic kuşatılmayacaktı.
Şimdi?
Aşk ve nefret, iyilik ve kotuluk, saadet ve keder, iman ve inkÂr... İnsana insan olduğunu artık bunlarla hissettiriyor. Bazen aydınlık, bazen karanlık; goren goz veya işiten kulak bazen… Goğus kafesinde ahenkle her buzulup genişlemesi bizi icten ice suratle değiştiriyor ve hÂlden hÂle donduruyor.
Bud-dub... bud-dub… bud-dub…
Sesindeki ters-yuz oluş bile adıyla ortuşuk: “Bir şeyi bir yonden oteki yone cevirmek; renkten renge giriş, kararsızlık, durmadan donuşum ve değişim = KALP.”
Kalbe dair ne varsa…
İskender Pala’nın her zamanki yetkin kaleminden…
(Tanıtım Bulteninden)


Kitap Adı: Kalp Yazar: İskender Pala Yayınevi: Turkuvaz Kitap Hamur Tipi: 2. Hamur Ebat: 13,5 x 19,5 İlk Baskı Yılı: 2019 Baskı Sayısı: 1. Basım Barkod: 9786052169759