Hamilelikte Reflu Hastalığı Tedavisi





Hamilelikle reflu arasında bir bağlantı var mı ?

Reflu kısaca; asit nitelikteki mide iceriğinin yukarı yutma borusunun icine ve genize dek kacması sonucu ortaya cıkan bir dizi şikayet olarak tanımlanabilir. Hamilelik durumu ve reflu arasında gercekten cok yakın ilgi bulunmaktadır. Net olarak soylenmesi gereken; tum hamileliklerin % 30 – %50 sinde Amerikalıların “heartburn olarak adlandırdığı ve bizim hastalarımızın ise coğu kez “ağzıma acı su geliyor olarak tanımladıkları reflu durumu ortaya cıkar. Hatta bazı kaynaklara gore hamilelerin 2/3 unde reflu şikayetleri oluşa gelmektedir diyebiliriz. Burada onemle vurgulanması gereken iyi haber; hamilelikle tetiklenen reflu durumunun hamileliğin sonuclanması ile birlikte coğunlukla kendiliğinden ortadan kalktığıdır. Yani burada soz konusu olan hamilelik reflusu , bizim her gun değerlendirmekte olduğumuz ve hamile olmakla ilgisi bulunmayan dort dortluk reflu hastalarından farklı bir durumdur. Coğu kez bunun bir hastalık olarak algılanması bile yanlışdır. Diğer bir deyişle hamilelik iki nedenden oturu refluyu tetikler ve sonuclandığında bu iki neden de ortadan kalktığı icin reflu de gecer.

Nedir bu iki neden ?

Birincisi hamilelik durumundaki goreceli progesteron adlı hormondaki artışa bağlı yutma borusu alt ucundaki gevşeklik ,ikincisi de giderek buyumekte olan rahmin oluşturduğu artmış karın ici basınc.

Hangi hamileliklerde reflu riski fazla ?

Genc yaşta gebe kalanlarda, onceki hamileliklerde reflu sıkıntısı yaşamış olanlarda, hamilelikten once de az da olsa reflu şikayeti olanlarda, cok doğurmuşlarda hamilelik reflusu daha sık gorulmektedir.

Hamilelik reflusundeki şikayetler farklı mıdır ?


Değildir. Acı su gelmesi, yediklerinin ağza doğru hareketlenmesi gibi tipik reflu şikayetleri yaşanır.

Hamilelikteki reflude tanı icin neler yapılır ?

Coğunlukla doğum sonrasında kendiliğinden gececek bir sıkıntı yaşamakta olan bir hamilelik reflusu durumunda tanıyı salt şikayetlere dayandırmak en doğru yaklaşımdır. Endoskopi cok nadiren ve ancak tedaviye yanıtsız reflu sıkıntısı olan hanımlarda gerekir. Endoskopinin şart olduğu duşunuluyorsa, gebelik suresi ilk uc ayı tamamlamış olmalıdır.

Tedavi nedir hamilelik reflusunde ?

Bu cok onemli bir konudur. Temel amac bebeğe hicbir risk oluşturmadan anneyi rahatlatabilmektir hic kuşkusuz. Standart hastalarda kullanılan onlarca ilac bu nedenle hamilelik durumunda kullanılamaz. Hafif şikayeti bulunanlarda bazı diyet onlemleri ve hayat tarzı değişiklikleri yeterli olabilir. Bunları ozetlersek; son oğunu erken, az ve yatmadan en az 2-3 saat once yemek, yatağın baş ucunu 20 cm kadar kaldırmakve bir dizi gıdadan uzak durmak diyebiliriz. İlaclardan , ozellikle hamileliğin ilk uc ayında kacınmak en doğru yaklaşım olacaktır.

Hamileliğin ilk uc ayında ilac almak neden daha tehlikeli ?

Bu aslında ister reflu ister başka bir neden icin alınan tum emilen ilaclar acısından genel bir kural. Bebeğin organlarının gelişimini tehlikeye atmak (teratojen etki) acısından en riskli sure son adet tarihinden 31 gun sonrasından başlayıp 71. gune dek uzanan bir sure. Ya da hamileliğin ilk 10 haftası ya da kabaca ilk 3 ay diyebiliriz. Fetus oluşumundan sonraki ilk 31 gunde fetuse zararlı bir ilac ulaşır ise; bu ya hep ya hic tarzı bir etki gosteriyor. Yani ya fetus oluyor ya da hicbirşey olmuyor.

Diyelim ki annenin mutlaka ilaca ihtiyacı var. Ne kullanabilir ?

Mumkun mertebe ilk uc ayda hic ilac alınmamalı ve diyet ve sosyal hayatı duzenleme kuralları ile idare edilmeli. Bu surenin sonrasında mutlaka gerekli ise ya emilimi cok az olduğu icin “sucralfate (gunde uc kez 1 gram ) ya da alumiyum iceren anti-asitler kullanılmalı (yemeklerden sonra ve gece yatarken). Magnezyum iceren anti-asitlerden ise kacınılmalı. Bunlar yeterli olmuyorsa başka mekanizmalarla bir asit baskılayıcısı olan Ranitidin kullanılabilir (akşam yemeğinden sonra 150 miligram). Ranitidinin bebeğe ilk uc ayda bile zararlı olmadığı gosterilmiş olmakla beraber bu ilac onerilecekse gene de anneden yazılı izin almak gerekmektedir. Halen istenen etkinin yaratılamadığı ve reflu şikayetlerinin aşırı olduğu hamilelerde ise zamanımızın en etkili reflu ilacları olan proton pompası baskılayıcılarına başvurmak icin maalesef iki kere duşunmek gerekmektedir. Yani bu ilaclar risklidir ve ancak ve ancak diğer tum onlem ve ilacların yetersiz kaldığı ve reflunun komplikasyonlarının soz konusu olduğu durumlarda (ki bunun endoskopik teyidi bile gerekebilir) cok nadiren kullanılabilirler. Bu mecburi durumda kullanılabilecek en guvenli ajan ise Lansoprazol dur.

Hamilelerde reflu icin ameliyat yapılabilir mi ?

Kesin kez hayır ! Hamilelik reflusu zaten kendini sınırlayan bir durum olduğu icin anti-reflu ameliyatlar hamilelerde uygulanamaz. İleride cocuk sahibi olmayı duşunen ve zaten ciddi reflu sıkıntısı bulunan genc hanımlara anti-reflu girişimler ise tabi ki yapılabilir ve bu sayede ilerideki muhtemel bir hamilelik donemi cok daha az sıkıntılı gecirilebilir.

Başka nelere dikkat edilmeli hamilelik reflusunde ?

İki onemli konu daha var. Birincisi ki bu ozellikle anestezi desteği ile doğum yapacak reflusu olan hanımlarla ilgilidir; annenin doğum esnasında aspirasyondan korunması. Aspirasyon mide iceriğinin istem dışı ve yanlışlıkla akciğerlere kacması demektir. Bu nedenle hamilelik esnasında ciddi reflusu olan bir anne anestezi altında doğum yapacaksa birtakım onlemler almak gerekir doğum esnasında. Alınacak en basit onlem ise anne midesi iceriğinin asit olmamasını sağlamaktır doğum suresince. Bu gene bazı ozel anti-asitler ve ilaclarla mumkundur. İkinci onemli konu ise annelerin emzirme donemiyle ilgilidir. Cunku reflu doğum yapar yapmaz gecmez ve anne belli bir sure ilac desteğine gerek duyabilir. Bu noktada da alınacak ilacların sute gecmiyor olması gerekmektedir. Emzirme doneminde aluminyum ve magnezyumlu anti-asitler, alginik asit guvenle kullanılabilir . Mecburiyet durumunda ranitidine başvurulabilir, ancak proton pompası baskılayıcılarının kullanılmaması gerekmektedir.