Kekemeliğin tedavisi nasıl olur..?
Kekeleyen Cocuk İcin Yapılması Gerekenler
Kekemelik Tedavisi İcin Uzmana Ne Zaman Başvurulmalı


Kekemelik, iletişimi olumsuz etkileyen bir konuşma bozukluğu. Cok ceşitli nedenlerle ortaya cıkabilen kekemelik, iyileşmemesi durumunda cocukların sosyal ilişkilerinin bozulmasına hatta akademik kariyerlerinde başarısızlıklara dahi yol acabiliyor. Uzmanlar, kekemelik sorunu yaşayan cocuğun sabırla ve dikkatle dinlenmesinin iyileşme icin ilk adım olduğunu belirtiyor. Peki kekemelik nasıl ortaya cıkıyor, tedavi yontemleri ve anne babalara duşen gorevler neler? Kekemelik ve tedavi yontemleri hakkında bilinmesi gerekenler:

Konuşma iletişim kurmak, duygu ve duşuncelerimizi aktarmak icin kullandığımız etkili araclarımızın başında geliyor. Konuşmanın bozulduğu her durumda iletişimimizin de kurulması aksıyor. Ozurlu konuşma, aile ici ve dışında buyuk gucluklere yol acıyor, cok ceşitli uyum sorunları ortaya cıkabiliyor. Sorunlar ozellikle eğitim alanında yaşanan olası sıkıntılara kaynaklık ediyor.
Kekeleme iletişimin bozulmasına yol actığında sıkıntı ve gerginlik yaratıyor. Alay edilme, konuşmadan dolayı dikkat cekme cocuk icin dayanılmaz bir gerginlik doğuruyor. Bu tur bir durum sonunda da başta akademik olmak uzere bircok sosyal etkinlikten uzaklaşan cocuk zarar gorebiliyor. Bu etkilenmenin sonuclarını onceden kestirmek her zaman mumkun olmuyor.
Kekemelik, sozel anlatımın akıcılığının istemsiz olarak kesilmesiyle ortaya cıkıyor. Genellikle ses ya da hecelerin tekrarı, uzatılması, duraksaması ya da sesin tamamen durması şeklinde ortaya cıkıyor. Bu ozelliğinden dolayı kekemelik “Akıcı Konuşma Bozukluğu” olarak da adlandırılabiliyor. Goz kırpma, yuz buruşturma, dil ve dudak titremeleri, başın ani atma hareketleri ve nefes alma duzensizlikleri goruluyor. Telefon konuşması, topluluğa konuşma, takdim yapma, kendi ismini soyleme, otorite figurlerine karşı konuşma, iş goruşmesi ve resmi sunumlarda artarak ortaya cıkabiliyor.

Kekelemede ailesel yatkınlıktan soz ediliyor ancak bu değerlendirme genetik bir geciş anlamını icermez. Kekeleme nedeni ile ilgili yapılan calışmalarda kekelemesi olan ve olamayan cocuklarla ilgili olarak, ailelerinin ozellikleri arasında belirgin fark gorulmedi. Ancak kekelemesi olan cocukların olmayanlara gore daha fazla davranışsal ve duygusal sorun yaşadıkları tespit edildi. Bu artış kekelemenin nedeni olabileceği gibi sonucu da olabilir. Diğer yandan kekelemesi olan cocukların ailelerinin bir kısmında titizlik, duzen, mukemmeliyetcilik gibi ozelliklerin yanı sıra baskıcı, aşırı koruyucu oldukları da bildiriliyor. Kekeme cocuklarda cekingenlik, korkma, titizlik, sıkıntılı olma kişilik ozellikleri olarak on planda. Kekelemenin başlaması sıklıkla ani oluyor. Kopek kovalaması, şahit olunan kavga gibi orseleyici ve yoğun duygusal bir durum sonrasında kekemeliğin ortaya cıkması sık gorulen bir durum.
Kekeleme ortaya cıktıktan sonra buyuk oranda cocuğun gelişim sureci icinde kendiliğinden sonuyor. Konuşma bozukluğunun donemleri de bulunmuyor. Ancak sonmemiş ya da tedavi edilmemiş ve uzamış kekelemeden ileri donem olarak soz edilebiliyor.

Kekemeliğin tedavisi icin ne zaman bir uzmana başvurmalı?
Diğer tum sağlık sorunlarında olduğu gibi tedaviye ne kadar erken başlanırsa, başarı şansı da o denli artıyor. Tedaviyle ilgili bilgiler ise şoyledir:
Oncelikle cocuğun bozulmuş olan konuşmasını duzeltmek icin zorlanmaması gerekiyor. Bunun icin konuşması kesilmemeli, uyarılarak duzgun konuşması istenmemeli. Cocuk duzgun konuşmak ister ancak başaramadığı icin huzursuzluk duyar. Yapılacak uyarılar cocuğu daha buyuk gerginlik ve sıkıntı icine sokabilir. Boyle bir uyarı cocuğun kekelemesini artırmaktan başka bir işe yaramaz. Sabırla, duzeltmeden, ağzından kelime calmadan, onun yerine konuşmadan dinlemek tedavi icin on koşuldur. Benzer bir tutumla karşılaşan ve kekelemesine karşın ilişkisini surduren cocuk kendisini rahat hissedeceği icin konuşması da rahatlar. Kekeleyen cocuğun duygusal olarak rahat bir durum icinde olmadığının unutulmaması gerekiyor.
Kekelemesi olan cocuk icin anne babanın oncelikle, bu durumun buyuk oranda kalıcı olmadığını bilmesi onem taşıyor. Durumu abartılı bir tepki ile karşılamamak ve sukûneti korumak gerekiyor. Cocuğun bilerek yapmadığı, kendisinin bu kekelemeden dolayı acı cektiği goz onunde tutulmalı. Bu tabloyu ortaya cıkaran etken olarak gordukleri, cocukları icin taşınması zor duygusal durum(lar) varsa bunu ortadan kaldırma ya da daha kolay taşınabilir hale getirmek ana baba gorevi olarak kabul edilmeli.
2 -6 yaş grubundaki cocukların yuzde 5’inde kekeleme goruluyor. Kekemeliğe en sık rastlanan yaş grubu ise 3 – 4 yaş arası. Kekelemesi olan cocukların yaklaşık yuzde 80’i ergenlik oncesinde belirtilerinden kurtuluyor, bu grup icinde olan kekelemeyi “fizyolojik” olarak adlandırmak mumkun. Kekemelik toplumda yuzde 1 oranında goruluyor. Ayrıca, erkek cocuklarda kekemelik, kız cocuklara gore iki misli fazla karşımıza cıkıyor. Bu oran erişkinlik doneminde artarak 5 misline yukseliyor. Ailesel sıklık oranı yuzde 50 civarında bulunuyor.