
Kadınlar susarak gider...
Cok uzun emekler verir ilişkisini yurutmek icin. Birinin kadını olmayı yureği, beyni, ruhu o kadar zor kabul etmiştir ki, başka bir adama ait olmayı istemez. Erkek gibi, corbanın tuzu eksik diye kavga cıkarmaz mesela, tam tersi, konuşmamız lazım der. Erkekler de en cok bu cumleye sinir olurlar. Ertelenir o konuşmalar, mac bitimine, yemek sonrasına ve daha bircok luzumsuz şeyin ardına otelenir.
Kadınlar inatcıdır, hayata tutundukları gibi, aşklarına da sahip cıkarlar. Bu yuzdendir, konuşup derdini anlatma isteği, karşı tarafı ikna edene kadar uğraşırlar. Sonunda pes eder adam, bir ışık gorur kadın, tum derdini paylaşır. Genellikle ne cevap alır? Abuk sabuk konuşma! Gereksiz ve sacma gelmiştir adama anlatılanlar, hic de ustunde durmamıştır. Yine bir sıkıntı, tatmin edilemeden geciştirilir ve adam gun gelip bunların kendisine ok gibi doneceğini bilemez.
Bir kadın şikayet ediyorsa, ya da erkeklerin deyimi ile vıdı vıdı ediyorsa; erkek bilmelidir ki, o ilişkiden hala umidi vardır kadının. Yurutmek, birlikte yaşamak, sorunları cozerek mutlu olmak istiyordur. Daha onemlisi, o adamı hala seviyordur.
Kadın susarak gider!
En onemli detaydır, erkeklerin hic anlayamadığı durum işte bu kadar basittir. O gun gelene kadar konuşan, kavga eden, tartışan kadın, kendini sessizliğe vermiştir. Ne zaman umidini o ilişkiden kestiyse, o zaman sevgisi de yara almış demektir. Yureğindeki bavulları toplamıştır, kafasındaki biletleri almış ve aslında bedeni orada durarak, ilişkiden cıkıp gitmiştir. Kadın, gercekten gitmişse, cok sessiz olmuştur ayrılışı, kimse hissetmeden, kapıları vurup kırmadan gitmiştir. Her akşam eve geldiğinde, kapının acıldığını goren adam anlamaz ama bir kadın sessizce gider. Ne mutfağında yemek pişiren, ne yan koltukta televizyon izleyen, ne gece ruhunu kenara koyarak yatakta sevişmeye calışan kadın, artık o kadındır. Bir kadının cığlıklarından, kavgalarından korkmamak gerekir, cunku kadının gidişi sessiz ve asildir.
__________________