Kuzey Kutbu'ndaki sıcaklıklar kuresel ortalamanın iki katından fazla artıyor ve buz yığınları eridikce, yeni ortaya cıkarılan maden kaynakları ve ticaret yolları uzerinde hak iddia etmek isteyen kuresel super gucler arasında da rekabet kızışıyor.
BBC Dunya Servisi'nden Will Robson, askeri us sayılarındaki artış, fuze testleri ve askeri tatbikatların bolgenin istikrarını tehdit etmesiyle birlikte Rusya ile ABD arasındaki gerginliğin tırmanışını BBC Sounds'taki Pusula programının "İklim Savaşları" serisi icin inceledi.
Ayrıca, Cin'in kendisini Kuzey Kutbu'na komşu bir devlet ilan etmesi, bu alanda buyuk bilimsel yatırımlar yapmasıyla bu savaşa nasıl dahil olduğunu araştıran Robson, "Bolge yeni bir Soğuk Savaş alanı mı olacak?" sorusunu soruyor.





[h=3]'Kızakları surmek giderek zorlaşıyor'[/h]2 milyon kilometrekarenin uzerindeki yuz olcumuyle dunyanın en buyuk adası konumunda olan Gronland'ın asayişi Danimarka donanmasına bağlı ozel bir kuvvet olarak calışan Sirius Dog Sled Patrol tarafından sağlanıyor.
Danimarka hukumeti ve Gronland polisi icin calışan ekibin yoneticilerinden Marcus Anderson kuzeydoğu sahilinde kopek kızakları ile devriye gezdiklerini ve bolgedeki bilim insanlarına da doğa ve hava olaylarının sebep olabileceği tehlikelerden korumak icin yardımcı olduklarını soyluyor.
Bu yıl gectiğimiz yıllara oranla daha az kar yağdığını anlatan Anderson, kızaklarını surmenin giderek zorlaştığını ifade ediyor.




[h=3]'İnsan olarak orada olmamanız gerektiğini hissediyorsunuz'[/h]Daha once Irak ve Afganistan'da gorev yapan eski bir binbaşı olan ancak şimdilerde gazetecilik ve seyahat yazarlığı yapan Robson, Kuzey Kutbu'nda olduğu zaman icin aklında kalan tek şeyin, kulakları sağır eden, yıkıcı sessizliğin olduğunu soyluyor:
"Bir insan olarak orada olmanız gerekmediğini hissediyorsunuz. Ama şimdi iklim değişikliği bir tur cephe hattı. Kutup bolgesi hızla kuresel super guclerin kendilerini iklimsel değişimden faydalanmak icin konumlandırdıkları bir soğuk savaş cephesi haline geliyor."




[h=3]'Bolgenin jepolitik durumu da değişti'[/h]Cevre ticaretini ve daha da onemlisi jeopolitiğini inceleyen Kuzey Kutbu Araştırmaları Enstitusu'nun kurucularından Malte Humpert, bolgenin araştırmacılar icin cazibe noktası olmasının en buyuk sebebi olarak, Kuzey Kutbu'nun iklim değişikliği nedeniyle jeopolitiğin değiştiği ilk bolge olmasını gosteriyor.
Bolgede buzların yuzde 50'sinden fazlasının eridiğini ve bolgenin yaklaşık on yıl sonra da gemilerin dolaşabileceği bir okyanusa donuşebileceğini hatırlatan Humpert, bir başka konuya da dikkat cekiyor: "Bunun elbette ki jeopolitik souncları da olacak."
Rusya'nın, ABD'nin ve Cin'in bolgede rol kapmaya calıştığını aktaran Humprt, Kuzey Kutbu'nun hem iklim değişikliği acısından hem de siyasi ortamı acısından kesinlikle ısındığını duşunuyor.
[h=3]Svalbard, araştırmaların yoğunlaştığı bir yer oldu[/h]Norvecce adı "soğuk sahil" anlamına gelen Svalbard, Kuzey Kutbu Okyanusu'nda, Norvec ile Kuzey Kutbu arasındaki bolgenin hemen ortasında yer alan bir Norvec takımadası.
Ada, Kuzey Kutbu'ndaki iklim değişikliğinin etkilerini oğrenmek adına bir merkez.
Norvec Kutup Enstitusu'nun Uluslararası Direktoru ve Svalbard sakini Kim Holmén, değişikliğin pencereden dışarıya bakınca bile kolaylıkla gorulebildiğini ifade ediyor.
Bolgenin doğusunda, bircok ozel hayvan ve bitki icin yaşam alanlarının kaybedildiğini soyleyen Holmén şoyle devam ediyor:
"Buz ozunde burada tamamen yok oldu. Kuzey Kutbu bugun daha az ve daha ince buzla kaplı. Gelecekte daha kotu resmin oluşmayacağını soylemek de zor. Emisyonlarla atmosfere verdiğimiz zarar, yuzlerce yıl daha bizimle beraber olacak."
Holmén'e gore endustri oncesi zamana donuş kısa surede cok mumkun değil.




[h=3]Topraklar jeolojik acıdan değerli hale geldi[/h]Yaşamın mumkun olmadığı araziler son 10 yılda jeolojik acıdan da cok daha onemli hale geldi.
Rusya bunun onemini iyi bildiği icin kuzey sınırında komşuları ile catışma ihtimaline karşın hazırlıklarına devam ediyor.
Askeri eğitim veren Norvec Savunma Universitesi'nden Prof. Katarzyna Zysk, Kuzey Kutbu'nun ekonomik oneminin ozellikle 2000'li yılların başlangıcından bu yana arttığını soylerken bolgenin Rusya icin buyuk bir oneme sahip olduğunu da vurguluyor.




[h=3]Rusya'nın rolu ne?[/h]Peki, iklim değişikliği Rusya'nın Kuzey Kutbu stratejisinde ne kadar rol oynuyor?
Rusya'nın iklim değişikliğine giderek daha fazla odaklandığını ifade eden Zysk, Rusya'yı gelecekte bazı buyuk problemlerin de beklediğini soyluyor:
"Devasa bir altyapı projesi var. Donmuş toprak uzerine inşa edilmiş liman şehirlerini biliyorsunuz. Bunlar kolay olmayacak. Ama ote yandan Rusya'yı iklim değişikliğiyle ilgili bazı olumlu gelişmeler de bekliyor.
"Bu değerli doğal kaynaklara erişimin acılmasıyla birlikte enerji kaynaklarına ulaşmak ve stratejik acıdan onemli iletişim hatları daha kolay olacak ve bu tabii ki bolgedeki dinamiği de değiştirecek."




[h=3]'Norilsk ne ilk ne de son olacak'[/h]Bu yıl 29 Mayıs'ta Sibirya'nın Krasnoyarsk bolgesindeki sanayi kenti Norilsk'te 20 bin ton dizel yakıt bolgedeki bir nehre aktı.
Norilsk petrol sızıntısı devam eden bir endustriyel felaket. Ancak son olmayacak.
Hali hazırda pek cok buyuk şirket, buzulların cozulmesinden once maden yataklarına ilişkin calışmaları ajandalarına eklemek istiyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de ulkesinin bolgede talep ettiği toprak yuzeyinin altında 30 trilyon dolarlık petrol olduğunu soyledi.
ABD'de hazırlanan bir rapora gore Rusya'nın mevcut Kuzey Kutbu planları arasında 10 arama ve kurtarma istasyonu, 16 denizaltı limanı, 13 hava alanı ve 10 savunma sahası acılması yer alıyor.
Katarzyna Zysk, Rusya'nın bolgeyi kontrol etmeye odaklanan kara kuvvetlerini guclendirdiğini soyluyor.
Malte Humpert ise inşası suren pek cok yapının Soğuk Savaş'ı yeniden canlandıran usler olduğunu vurguluyor:
"Bunu yaparken Rusya'nın onceliğinin hipersonik fuzelere sahip Kuzey filosunu korumak olduğunu duşunuyorum."
Rusya'nın hipersonik fuze test programı hakkında cok az şey biliniyor.
Ancak gecen yıl ilk kez bir MIG 31k Interceptor jetinin, Rus Kutup bolgesinde hipersonik fuzesi uzerinde bir test gercekleştirdiği bildirildi.
Bu fuzeler, ses hızının yaklaşık beş katı hızda hareket edebiliyor ve bu da onların takibini diğer fuzelere gore daha zor bir hale getiriyor.




[h=3]NATO ne diyor?[/h]"Soğuk Savaş'tan kalma tehditler ve zorluklar gorduk" diyen NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ise orgutun Kuzey Kutbu'na her zaman odaklandığı soyluyor.
Stoltenberg, Kuzey Kutbu'nda tatbikatlar yapan NATO'nun iklim değişikliğinin etkisinin ve bolgede Rusya'nın artan faaliyetinin farkında olduğunu ifade ediyor.
Haritaya bakıldığında Kuzey noktasının Rusya ile Kuzey Amerika arasındaki en yakın yol olduğunu vurgulayan Stoltenberg, "Denizaltıların orada ozellikle Soğuk Savaş sırasında onlarca yıldır faaliyet gosterdiğini bilirsiniz. Ancak şimdi daha modern denizaltıların coğu geri dondu ve Soğuk Savaş sırasında gorduğumuzle cok benzer şekilde faaliyet yurutuyorlar" diyor.




[h=3]ABD'nin rolu ne?[/h]Kanada'da Askeri ve Stratejik Araştırmalar Merkezi'nde calışan bir araştırma gorevlisi olan Rob Hubert, bu yılın Mayıs ayında Amerikan ucak gemilerinin daha da kuzeye gittiğinin gordulduğu ifade ediyor.
Hubert, "Soğuk Savaş'ın sona ermesinden bu yana ilk kez, denizaltılara karşı en buyuk savaş tatbikatının Amerikan ve İngiliz Donanması unsurları arasında ortaklaşa yurutulduğunu gorduk" diyerek bolgenin ısındığını anlatıyor.
11 Eylul'den bu yana askeri odağı Orta Doğu ve Afganistan uzerinde olan ABD, diğer yandan hala onemli olan kuresel noktalarda da askeri varlığını koruyor
Kuzey Kutbu da bundan nasibini aldı ve ABD askeri planlamalarının kayda değer bir kısmını bolgede yaptı.
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo da, 2019'da Kuzey Kutup Konseyi toplantısında yaptığı konuşmada bunu acıkca ifade etti:
"Rusya'nın istikrarsızlaştırıcı faaliyetlerine cevaben askeri tatbikatlarımızı yapıyoruz. Buzkıran filomuzu yeniden inşa ederek sahil guvenlik fonumuzu genişletiyoruz ve kendi ordumuzun icinde Kuzey Kutbu işleri icin yeni bir kıdemli askeri birlik oluşturuyoruz."




[h=3]'ABD, Rusya'nın gerisinde'[/h]Bolgeye olan bu belirgin artan ilgiye rağmen bircok gozlemci ABD'nin Kuzey Kutbu'ndaki nufuz ve kaynak yarışında Rusya'nın gerisinde kaldığını duşunuyor.
Stratejik ve Uluslararası Calışmalar Merkezi Avrupa, Avrasya ve Kuzey Kutbu'ndan Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Heather Conley, bunda Trump yonetiminin bir kabahati olmadığı goruşunde:
"Onceki yonetimler bu bolge icin butcelerini harcamak zorunda kalmak istemediler."
Peki, bu buyuk bir hata mı? ABD'nin Kutup'ta faaliyetlerine odaklanmaya ve bunları planlamaya başlaması gerekiyor mu?
Conley'in cevabı net:
"Rusya'nın askeri duruşunu gorduğumuz ve Kuzey Pasifik ve Kuzey Atlantik'teki hava savunmalarımızı inceledikleri ve test ettikleri icin, bu acıkcası ABD guvenliği icin bir zorunluluktur. Bu yuzden ABD tarafından askeri duruşunu iyileştirmek icin daha fazla adım atılması gerekiyor."
Paris'teki ILERI Uluslararası İlişkiler Okulu Arktik ve Antarktika Jeopolitiği Profesoru Mikaa Mered ise saldırgan seslerin coğunun Washington'dan geldiğini soyluyor:
"Şu anda yeni Soğuk Savaş retoriğinin asıl kokeni ABD'dir. ABD Dışişleri Bakanı'nın 2019 yılında sadece Cin ve Rusya'yı değil Kanada'yı da işaret edip ve karalamak icin Kuzey Kutup Konseyi bakanlar toplantısına gitmesi buna bir sebep.
"Bu onların Kuzeybatı Gecidi'ndeki egemenliğidir. Bu, Kuzey Kutbu'nda daha once hic gorulmemiş bir şey. ABD, işbirliği yerine gerginliğin olduğu bir ortam yaratmaya başladı. Kuzey Kutbu'nun ana tasviri budur. Artık bolgede bir işbirliği yoktur. Bu da bir risktir."
Conley'e gore bu tavır yalnızca bolgedeki gerilimi ve catışma riskini artıracak:
"Benim endişem, Rusya'nın faaliyetlerin artması durumunda kazara bazı catışmalara girebileceğimiz yonunde. Bu faaliyetlerin yanlış yorumlanması ve ABD'nin de Rusya'nın kotu tepkiler vermesinden endişeleniyorum. Soz konusu barış olduğunda işbirliği ve istikrarı surdurmek icin henuz kabul edilmiş bir diyalog bulamadık."




[h=3]Yeni bir oyuncu: Cin[/h]Ancak bir de şimdi sahada, yakın zamana kadar arka planda gizlenmekten mutlu olan yeni bir oyuncu var.
Cin ile Kuzey Kutup Dairesi arasındaki en kısa mesafe yaklaşık 1500 km. Ancak buna rağmen Cin kendisini Kuzey Kutbu'na yakın bir devlet olarak ilan etti ve şimdi Kuzey Kutbu'na ve bolgedeki rekabete giderek daha fazla dahil oluyor.
Humpert, Cin'in bolgeye dahil olmak isteme sebebinin sırf kendisini 21'inci yuzyılın baskın gucu olarak gormesi olduğunu soyluyor.
"Rusya ile gaz ve petrol kaynaklarına yatırım yapmak icin uzun vadeli sozleşmeler yapan Cin, sadece 2025-2030 arasını değil, 30-40 hatta 50 yıllık planlarla hareket ediyor"
"Avrupa'ya gonderilen mallarda kullanılan Akdeniz veya Atlantik rotası gibi Kuzey Buz Denizi uzerinden de Avrupa'ya mal gonderme fırsatına sahipsiniz."
Cin 2018 yılında ilk resmi Kuzey Kutbu bildirisini yayımladı. Raporda, işletmelere altyapı teşvikleri yapılacağı ifade edilirken ve Kutup'ta bir tur İpek Yolu'nu oluşturacak bir deniz yolu da ongoruldu.
Doğu Asya Programının Kıdemli Uyesi ve Eş Direktoru olan ve aynı zamanda Stimson Center'da Cin Programı'nın direktoru Yun Sun, gelecekte Kuzey Kutbu'nun uygun bir ulaşım rotası olma durmunda, Cin'in oyunda erkenden yer almak ve gerekli altyapıları inşa etmek isteyeceğini soyluyor.
Sun'a gore Cin'in bolgedeki tum eylemleri ekonomik angajmanla ilgili:
"Siyasi bir niyeti yok. Herhangi bir guvenlik cıkarı yok. Ancak boyle yatırımlar yaptığınızda yatırımlarınızı da korumanız gerekir. Bunun icin de belli bir yeteneğinizin olması lazım. Tum bunlar da bağlantılı."
Cin'in neler yaptığı konusunda konuşan Sun, yuksek teknoloji alanında calışmalarını hızlandıran Cin'in Kuzey Kutbu'ndaki GPS sisteminin kapsamının yukseltiğini soyluyor.
Sun, tum bunların ardından ise Cin icin sorunun şoyle olması gerektiğini ifade ediyor:
"Cin neden Kuzey Kutbu'nun arazi ve coğrafi koşulları hakkında bu kadar cok bilgi topluyor?"
NATO Genel Sekreteri Stoltenberg ise Cin'in bolgedeki varlığının bir tehdit olduğunu goruşunde:
"Cin'in Kuzey Kutbu'na olan ilgisinin ve askeri mevcudiyetinin arttığını goruyoruz. Aynı zamanda altyapı yatırımlarının arttığını da biliyoruz. Rusya'nın ve Cin'in daha fazla ortak iş yaptığını, birlikte askeri tatbikatları yuruttuklerini de goruyoruz. Bu da NATO'nun irdeleyeceği bir şey."