Beyler, bunun sizin icin hepimiz adına yazılmış bir aşk mektubu olduğunu duşunun! İşte sizde sevmekten vazgecemediklerimiz...


Biz, bağımsız kadınlar, erkeklere ihtiyacımız olmadığını duşunmeyi severiz. Kendi bilgisayarımızla ilgilenebilir, kavanoz kapaklarını acar, eşyaların yerini değiştirebiliriz. Yine de civarda bir erkek olması hoş olur. Beyler, bunun sizin icin hepimiz adına yazılmış bir aşk mektubu olduğunu duşunun. İşte size dair sevmekten vazgecemediğimiz 10 şey:
1. Vucutları. Evet, soyledik bile! Yenilikci cılız tipler bile bizi delirten pazulara sahip. Genellikle elleri de bizimkinden buyuk. Bir erkeğin hangi bedende olduğu onemli değil, bize her zaman kucuk ve hassas olduğumuzu hissettirebiliyorlar. Peki ya kollarındaki o provakatif damarlar? Ve elbette sakal! Sizi kaşındırdığı ve bizi gıdıkladığı ortada ama yine de cok seksi gorunuyor.
2. Bizim anlayamadıklarımızı tabiatlarından dolayı anlamaları. Kendimizden başkasına guvenmekten hoşlanmasak da bazen bazı konularla ilgilenmenizi rica etmek daha kolay. Genelleme icin ozur diliyoruz ama merdivenlerden cıkarılması gereken ağır objeleri taşımanız icin her zaman yardımınıza ihtiyac duyuyoruz ( aslında sadece tembellikten, yoksa bunun da ustesinden gelebiliriz), cerceve icin duvara cakılacak civiler ve buyuk, iğrenc bocekleri oldurme gorevini de ustlenebilirsiniz. Tabi oldurdukten sonra onu uzerimize atıp kendinizce yaptığınız şakayı aynı yaşa inerek bir cığlıkla karşılamamız bizi başka cozum arayışlarına yoneltmeli.
3. Gizli duyarlı yanları. Bir erkek karşınızda ağladığı zaman, kendinizi duygusal piyangoyu kazanmış gibi hissedebiliriz. Gozyaşları, samimiyetin en uc işareti; ve gardını indirmiş olması muhtemelen bizi onemsediğini ve bize guvendiğini gosterir. Ayrıca sizi, deyim yerinde ise, ‘şefkatle’ bakarken yakalamaya da bayılıyoruz! Ve sonrasında gelen kucaklaşma ya da saclarımızın arasına kondurulan opucukler kalbimizin ritmini değiştiriyor.
4. Kokuları. Vucut şampuanları, traş losyonu, parfumu, doğal misk kokusu… Tum bunların karşımı kendimizi etkisinde kaybetmek icin son derece hevesli olduğumuz bir rahiya oluşturuyor.
5. Beyinleri. Bilimsel olarak da kanıtlandığı uzere erkek beyni, kadınınkinden farklı calışıyor. Futbol ve Star Wars hakkındaki takıntılarınızın sebebinin de bu olma ihtimali var ama temel maskulen tavırlarınız ve bizim dişiliğimize olan minnettarlığınız, kadın olduğumuza dair iyi hissetmemize sebep oluyor.
6. Espri anlayışları. Bizi esprileri ile etkilemeye calışmalarına, fiziksel fonksiyonların komik olduğunu duşunmelerine, yetersizliklerimizle ilgili gulmemizi sağlayabilmelerine ve kendimizi cok da fazla ciddiye almamamız gerektiğini hatırlatmalarına minnettarız.
7. Doğalarından gelen koruyuculuk. Yolda yururken trafiğin olduğu tarafa gecmeleri, dik bir eğimde yardım etmek icin duşunmeden uzattıkları el ya da kolları, her an kacırılabilecekmişiz gibi endişelenmeleri muhteşem değil mi? Kendimizi koruyabileceğimizden emin olsak bile bu tur endişeleri şımarma sebebi…
8. Kıyafetleri. Ozellikle dev gibi ve mumkunse cizgili kazaklarınız ve gomlekleriniz evin icinde elbise niyetine giymek cok zevkli! “Hangi kazağın, ha evet kirlide o bebeğim daha yıkanmadı!”
9. Guvenilebilirlikleri. Sıkıcı ya da sıradan olduğunu duşunseniz de, duyguları yerine mantık ya da sağduyuyla hareket eden (en azından coğu zaman) birisi tarafından korunuyor olmak iyi bir şey. En melodramatik zamanlarımızda canımızı sıkan bu tavır, aslında genellikle cok daha guvende hissetmemizi sağlıyor.
10. Bize dair bitmek bilmeyen tutkuları. Uzerimizde babaanne ic camaşırları varken bile. Gorunumun pek cok şeye baskın geldiği bir dunyada yaşıyor olsak bile, erkeklerin bizi arzuladığını bilmek cok buyuk bir luks; lacka bir pijama, istenmeyen tuylerin ihmal edildiği bacaklarla bile…
Alinti

__________________