Turkiye genelinde yapılan araştırma aileler hakkında ilginc gercekleri ortaya koydu.

Eşler en cok ev ve cocuk konularında sorun yaşıyor.
Aile bireyleri eşleriyle ilişkilerinde en cok sorun oluşturan konular arasında ev ve cocuklar ile ilgili sorumluluklar geldiğini belirtiyor.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, ”Turkiye’de Aile Yapısı Araştırmaları İleri İstatistik Analizi Araştırması- 2013” hazırladı.
İlki 2006’da, ikincisi 2011’de yapılan araştırmalar, Turkiye’deki aile yapısını, bireylerin aile ortamındaki yaşam bicimlerini ve aile hayatına ilişkin değer yargılarını tespit etmek amacıyla duzenlendi. Bakanlıkca hazırlanan son calışmayla ise bu iki araştırma karşılaştırıldı.
Evliliklerin yarısı gorucu usulu
Araştırmalara gore, Turkiye’de evliliklerin buyuk coğunluğu (yuzde 87) 18-29 yaş arasında gercekleşiyor. Evlenen bireylerin yuzde 57’sinin ilk evliliklerini 18-24 yaşları arasında yaptığı tespit edildi.
Turkiye’de aile ve komşu, mahalle cevresinden tanışarak evlenme oranı oldukca yuksek (yuzde 39), eğitim seviyesi ve sosyo-ekonomik seviye yukseldikce arkadaş, iş, okul cevresinden tanışarak evlenenlerin oranı artıyor. Gorucu usulu evlilik yuzde 51 oranında gercekleşirken, bu şekilde evlenenlerin yuzde 10’luk bir kesimi goruşu alınmadan, ailenin kararıyla evlendiriliyor. Bu oranın en yuksek olduğu bolge ise Doğu Karadeniz.
En yaygın olarak gorulen torenler, yuzde 89 ile ”duğun” ve yuzde 88 ile ”soz kesme/kız isteme.”
Boşanma nedeni olarak ise ”sorumsuz ve ilgisiz davranma” gerekceleri one cıkıyor.
Turkiye’de aile ve komşu, mahalle cevresinden tanışarak evlenme oranı oldukca yuksek (yuzde 39), eğitim seviyesi ve sosyo-ekonomik seviye yukseldikce arkadaş, iş, okul cevresinden tanışarak evlenenlerin oranı artıyor. Gorucu usulu evlilik yuzde 51 oranında gercekleşirken, bu şekilde evlenenlerin yuzde 10’luk bir kesimi goruşu alınmadan, ailenin kararıyla evlendiriliyor. Bu oranın en yuksek olduğu bolge ise Doğu Karadeniz.
En yaygın olarak gorulen torenler, yuzde 89 ile ”duğun” ve yuzde 88 ile ”soz kesme/kız isteme.”
Boşanma nedeni olarak ise ”sorumsuz ve ilgisiz davranma” gerekceleri one cıkıyor.
Kararları kadınlar veriyor
Araştırmaya gore, aile ile ilgili bircok kararın alınmasında anne-kadın daha baskın bir role sahip. Ailedeki karar verme sureci ile ilgili olarak elde edilen verilere gore, yuzde 50 ve uzerinde oranda aile fertleri beraber karar veriyor. Aile bireyleri eşleriyle ilişkilerinin hemen hemen her konuda iyi olduğunu ifade ederken, ceşitli sıklıklarda olmak uzere en cok sorun oluşturan konuların ise ”ev” ve ”cocuklar” ile ilgili sorumluluklar olduğu belirtildi. En az sorun yaşanan konuların ise ”kumar alışkanlığı”, ”dini goruşlerin farklılığı”, ”cinsellik” ve ”siyasi goruş” olduğu goruldu.
Bireyler arasında anlaşmazlık olduğunda ve bu anlaşmazlık konusu bireylerce konuşularak cozulemediğinde yuzde 65 oranına erkeğin eşine sesini yukselttiği, yuzde 55 oranında kadının ise daha cok sessiz kalarak tepki gosterdiğini ortaya koydu. Erkeklerin eşlerine fiziksel şiddet uygulamalarıyla ilgili oran ise uzde 5 olarak belirlendi. Sosyo-ekonomik seviye duştukce eşinden şiddet goren kadınların oranının da arttığı goruluyor.
Bireyler arasında anlaşmazlık olduğunda ve bu anlaşmazlık konusu bireylerce konuşularak cozulemediğinde yuzde 65 oranına erkeğin eşine sesini yukselttiği, yuzde 55 oranında kadının ise daha cok sessiz kalarak tepki gosterdiğini ortaya koydu. Erkeklerin eşlerine fiziksel şiddet uygulamalarıyla ilgili oran ise uzde 5 olarak belirlendi. Sosyo-ekonomik seviye duştukce eşinden şiddet goren kadınların oranının da arttığı goruluyor.
Evli bireylerin yuzde 62’si eşleriyle onemli bir sorun yaşadığında kimseden yardım almayı duşunmezken yuzde 23 oranında kişi de bu yardımı aile buyuklerinden alacağını belirtiyor.
Doğal yolla cocuk sahibi olamayanların ilk tercihi ”evlat edinme”
Turkiye genelinde en cok iki cocuklu bireylerin (yuzde 35) oranının yuksek olduğu belirlendi. Bireylerin yuzde 38’i şartları uygun olsa iki cocuk, yuzde 32’si uc cocuk sahibi olmak istiyor. Yuzde 71’i sahip olunmak istenen cocuğun cinsiyetine dair bir tercihleri olmadığını belirtiyor.
Bireylerin sadece yuzde 0,4’luk kısmı evlat ediniyor. Diğer yandan doğal yontemle cocuk sahibi olunmadığında bireylerin evlat edinilebileceğini duşunenlerin oranı yuzde 83. Bu oranı takiben, ikinci sırada yuzde 78’lik oranla tup bebek ve yuzde 77 oranıyla ucuncu sırada koruyucu aile yontemi geliyor.
Sperm bankasına veya yumurta bankasına başvurma fikrine bireylerin yuzde 16’sı olumlu bakıyor.
Bireylerin sadece yuzde 0,4’luk kısmı evlat ediniyor. Diğer yandan doğal yontemle cocuk sahibi olunmadığında bireylerin evlat edinilebileceğini duşunenlerin oranı yuzde 83. Bu oranı takiben, ikinci sırada yuzde 78’lik oranla tup bebek ve yuzde 77 oranıyla ucuncu sırada koruyucu aile yontemi geliyor.
Sperm bankasına veya yumurta bankasına başvurma fikrine bireylerin yuzde 16’sı olumlu bakıyor.
Aileler mutlu
Raporda yer alan diğer bilgilere gore, anne baba ile cocukları arasında en cok ”harcama ve tuketim alışkanlığı”, ”arkadaş secimi”, ”kılık kıyafet tarzı” konularında sorun yaşanıyor.
Bireylerin coğu nikahsız birlikte yaşama ve evlilik dışı cocuk sahibi olmaya olumsuz bakıyor. Kadınların ucretli bir işte calışması toplumda genel olarak kabul goruyor. Bireylerin yuzde 18’i ailelerinin ”cok mutlu”, yuzde 59’u ”mutlu” olduğunu duşunuyor. Ailelerinin mutsuz olduğunu belirtenlerin oranı ise sadece yuzde 3.
Bireylerin coğu nikahsız birlikte yaşama ve evlilik dışı cocuk sahibi olmaya olumsuz bakıyor. Kadınların ucretli bir işte calışması toplumda genel olarak kabul goruyor. Bireylerin yuzde 18’i ailelerinin ”cok mutlu”, yuzde 59’u ”mutlu” olduğunu duşunuyor. Ailelerinin mutsuz olduğunu belirtenlerin oranı ise sadece yuzde 3.
Kaynak
__________________