Ozellikle genc ile yaşlı arasında goruş farklılıkları olduğundan catışmalara neden olabiliyor. Her iki taraf icin de bunun nedenini anlayarak anlayışlı olması gerekir ama hayat oyle hızlı geciyor ki kimsenin nedenini duşunecek vakti yok.
Oysaki bu catışmalar cok normal. Kimsenin sucu da yok. Son yıllarda yaşadığımız teknoloji furyasını hepimiz yaşıyoruz. Eskiden duygular gozlerin icine bakılarak ve elini tutarak anlatılırdı. Oysaki şimdi sanal alem var. Sanalda yaşanan aşklar var. Hic gormediği bir kişiye aşık oluyor insan.
Bir kuşak oncesinin bunları kabullenmesini beklemek yanlış olur. Eğer kişi cağa ayak uyduramıyorsa bu değişimi anlayamıyor. Hic ummadığım kişi bilgisayar dunyasının icinde geziniyor. Ya da genc olmasına rağmen henuz bilgisayar duğmesine basmamış insanlar var. Bu kişinin kendini yetiştirmesi ile ilgili. Ama eski kuşağın yeniliklere ayak uydurması cok az sayıda olduğundan istisnalar kaideyi bozmaz demek zorundayım. Dunya cok hızlı değiştiği icin ayak uydurmada zorluk cekiliyor.
Bunları neden yazdım biliyor musunuz? Uzun suredir cağın değişmesi ve hayatımıza teknolojinin girmesi ile neler değişti diye duşunurken bir konuda takıldım ve bunu sizinle paylaşmak istedim.
Bizim buyuklerimizin coğu gorucu usulu ile evlenmişler. Hatta duğun gecesine kadar birbirini gormemiş olanlar bile var. Evleneceği kişi ile surtuşme yasalar bile şoyle nasihat ederlerdi; NİKAHDA KERAMET VARDIR. SEN EVLEN BAK BUTUN SORUNLAR BİTECEK.
Gercekten de buna inandıkları icin ve şartlar gereği mutlu olanlar vardı. Ya da ayrılmayı duşunmedikleri icin katlanırlardı. Ama nikahın kerametine inanılırdı.
Oysaki yaşadığımız yıllarda bu durum değişti artık. İnsanlar flort ederlerken her şey harika, sonra nişanlanıyorlar yine her şey harika. Ama nikah olduktan sonra her şey tersine donuyor. O buyuk aşk bile evliliği kurtaramıyor. Flort olmakla evli olmanın farkı cıkıyor ortaya. Nikahın kerameti kalmıyor. Aksine nikaha duşman gozuyle bakılmaya başlandı.
İyi giden ilişkiler evlilikle değişime uğruyor. Tabii ki eskiden ilişkiler ve yaşam koşulları farklı olduğu icin yeni gelinin tası tarağı toplayıp baba evine donmesi mumkun değildi. Oysaki yaşadığımız cağda hicbir sorun olmadığı halde fikir ayrılığı icin ayrılmalar oluyor. Ayrılma nedenleri cağla birlikte değişiyor. Bu sefer de anne baba ile gencler arasında catışma cıkıyor. Cunku her iki taraf da genclikte yaşadıklarını savunuyorlar. Anne baba kendi gencliklerindekileri uygulamak istiyorlar. Gencler de isyan ediyorlar.
Hic kimsenin sucu yok aslında. Hayat değişiyor, yaşam koşulları bizi catışmalara surukluyor. Anne baba nikahta keramet vardır diye evlendirilmiş ve de gercekten o keramet olmuş ve uzun yıllar evli kalmış olabilirler. Oysaki cocuğu ise cevresinden gozlemliyor ki nikah olunca her şey tersine donuyor. Dun mutluyken evlenince heyecan bitiyor. Elde etmenin keyifsizliği başlıyor. Cunku bir şeyleri elde etmek icin sarfettiğimiz caba, sahip olunduğumuz zaman değerini kaybediyor. Bu sefer başka bir şeyleri elde etme yolu acılıyor. Tadını cıkarmasını bilmiyoruz. Tadını cıkaranlar var tabii. Bakın onlar kimmiş?
LOGAN PEARSALL SİMİTH: HAYATTA AMACLANACAK İKİ ŞEY VARDIR. ONCE İSTEDİĞİNE ULAŞMAK, SONRA ONUN KEYFİNİ CIKARMAK. SADECE EN AKILLILAR İKİNCİYE ULAŞIRLAR.
__________________
Nikahta keramet varmı acaba..?
Kadınca0 Mesaj
●12 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Hayatın İçinden
- Kadınca
- Nikahta keramet varmı acaba..?
-
13-09-2019, 17:25:44