Kariyer sahibi bir kadınla evlenmek...

"Ne yaparsanız yapın ama asla kariyer sahibi kadınla evlenmeyin!" diyen Amerikalı Forbes dergisi yazarı ortalığı karıştırdı.



Kadınların kariyeri evliliği yıkıyor mu?

Gectiğimiz hafta dunyaca unlu iş dunyası dergisi Forbes'un internet sitesinde bir yazı yayınlandı. Derginin Amerikalı editoru Michael Noer, erkeklere, kariyer sahibi kadınlarla asla evlenmemeleri gerektiğini oğutluyordu. Ancak gelen tepkiler uzerine aynı gun bu yazı internet sitesinden kaldırıldı. Ozellikle feministler, Noer'in savlarına şiddetle karşı cıktı. Olayın buyumesinden iki gun sonra derginin bir diğer editoru Elizabeth Corcoran 'Tembel bir erkekle evlenmeyin' yazısıyla cevap verdi. Artık Forbes'un internet sitesinde iki editorun de yazıları yer alıyor. Bu konu uzerine hararetli tartışmalar ise hÂl bloglarda devam ediyor.

'Kariyer sahibi kadınlarla evlenmeyin' başlıklı ve yayınlandığında tepki alan yazı:

Erkeklere bir tavsiye. Guzel veya cirkin; kısa veya uzun boylu; sarışın veya esmer... Evleneceğiniz kadın nasıl olursa olsun, kesinlikle kariyer sahibi olmasın. Neden? Cunku pek cok sosyal bilimci kariyer sahibi kadınlarla olan evliliklerin sağlam olmayacağı konusunda hemfikir. Aslında her ilişki kendi icinde stres barındırabilir. Ancak son zamanlarda yapılan calışmalar, calışan kadınların boşanmaya ve aldatmaya daha yatkın olduklarını; cocuk doğurmaktan da kacındıklarını gosteriyor. Ayrıca cocuk doğursalar bile bundan mutsuz olma ihtimalleri cok yuksek.


Araştırmaların bulunduğu bir yayın olan Social Forces'ta son zamanlarda cıkan bir araştırmanın sonucları, 'ekmek getirmekle' yukumlu olan oncelikli kişinin erkek olduğu evlerde, kadınların daha mutlu olduğu yonunde. Mutlu bir son olmasa da, başarılı erkekler başta olmak uzere pek cok erkek benzer ozlemlerle kadınlara ilgi duyuyor. Tipik kariyer sahibi kadın iyi eğitimli, bilgili ve hırslı olur. Bunlar ilk bakışta guzel ozellikler, değil mi? Tabii ki... Ama en azından evlenene kadar. Sonra, o daha başarılı oldukca sizden daha az memnun olmaya başlıyor. Durum tanıdık geliyor mu?

İstikrarlı bir ilişki pek cok faktorun bir araya gelmesinden oluşuyor. Bunların arasında eşinizin ailesi, kac yaşında evlendiğiniz, hangi ırktan olduğunuz, dini inanclarınız ve sosyo-ekonomik statunuz yer alıyor. Tabii ki calışan kadınların da mutlu evlilikleri oluyor. Ancak calışmayan kadınlara gore daha az. 'Kariyer sahibi kadın' olmanın da bazı kuralları var. Orneğin bir kadına kariyer sahibi diyebilmek icin o kadın universite eğitimi almış olmalı, haftada 35 saatten fazla ev dışında calışıyor olmalı ve yılda 30 bin dolardan fazla kazanıyor olmalı. Eğer yapılan calışmalara inanıyorsanız, bu ozelliklere sahip bir kadınla evlenerek başınızı belaya soktuğunuzu kabul etmeniz gerekiyor.

Journal of Marriage and Family'de (Evlilik ve Aile Dergisi) 2003 yılında yapılan bir araştırmaya gore bu kadınlar işlerini bırakıp, evde oturup cocuk bakmaya başladıklarında mutsuz oluyorlar. Social Forces'ta (Toplumsal Gucler) bu yıl cıkan bir habere gore kocalarından daha cok para kazandıklarında da mutsuz oluyorlar. Journal of Marriage and Family'de 2001 yılında yayınlanan araştırmaya gore ise kadınlar kocalarından cok para kazandıklarında, bu kez mutsuz olan taraf erkekler oluyor. Neden? Aslında calışan kadınlarla boşanma oranları arasında ekonomik teoriye ve sağduyuya dayalı karışık ve tartışmalı bir ilişki bulunuyor. Klasik ekonomide evlilik bir işbolumu anlamına geliyor.

Geleneklere gore erkekler ev dışında calışarak para kazanır; kadınlar ise ev işlerini yapar ve cocuk buyutur. Her işi yapan kişi bellidir. Ve bu işbolumu kimin evde kimin ev dışında olduğunu umursamadan yapılmıştı. Nobel odullu Gary S. Becker'a gore, evliliklerdeki işbolumu azaldığında; orneğin her iki taraf da kariyer sahibi olduğunda ciftler icin evliliğin değeri baştan aşağıya duşuyor. Cunku bir evliliğin devam etmesi icin gerekli olanların cok azı yapılıyor. Bu da taraflar icin hayatı zorlaştırıyor ve boşanmalar artıyor. Deneysel calışmaların hepsi bu sonuca varıyor. 2004'te John H. Johnson yaptığı araştırmalara gore ciftlerin calışma saatleri arttıkca boşanma olasılıkları da artıyor. Aslında kadınların calışma saatleri bu ihtimali artırırken, erkeklerin calışma saatleri boşanma durumunda etkili olmuyor. "Ayrıca her iki tarafın da calıştığı evliliklerde boşanma oranı, tek tarafın calıştığı evliliklerden daha fazla," diyor Johnson.

Kariyerin evliliğe zarar vermesinin bir diğer sebebi ise ciftlerin farklı insanlarla daha cok zaman gecirmesine imkÂn tanıması. Yani eşiniz ev dışında calışıyorsa sizden daha cok beğeneceği biriyle tanışma ihtimali fazladır. "Calışma ortamı potansiyel eş bulma yerleridir," diyor araştırmacı Adrian J. Blow. Dahası, yayınlanan haberlere gore iyi eğitim almış ciftler, evlilik dışı ilişkiye daha yatkın oluyor. Orneğin yılda 30 bin dolardan fazla kazananların aldatma ihtimali daha fazla. Eğer aldatma boşanmaya neden oluyorsa, başınız gercekten belada demektir. İstatistiklere gore boşanma hep alkolizm, depresyon ve intiharla doğrudan ilişkilendiriliyor. Başka araştırmalarda da boşanmanın kanser, kalp krizi ve cinsel sorunları tetiklediği ortaya cıkmış. Ayrıca boşanmanın ekonomik sonucları da goz ardı edilemez. Yakın zamanda tamamlanan ve The Journal of Sociology'de (Sosoyoloji Dergisi) yayınlanan 'Evlilik ve Boşanmanın Sağlık uzerindeki Etkisi' başlıklı bir araştırma, boşananlar varlıklarının ortalama yuzde 77 azaldığını ortaya koyuyor. Oyleyse neden kimse bekar kalmıyor? Cunku, bilimsel olarak cevap vermek gerekirse, sağlam bir evlilik, mutlu bireyin sahip olacağı tum avantajları icerir. Sosyal ve sağlık yonunden pek cok faydaları vardır.

2004'te yayınlanan 'Sosyal Bilimcilerin Evliliğin Faydaları Hakkında Bildikleri' başlıklı bir raporda, evliliğin 'pek cok durumda cocuklar icin daha iyi koşullar' sağladığı, erkeklerin daha cok kazanmasına olanak verdiği ve mutlu bir evliliğin bireylerin sağlık ve ruh durumunu olumlu yonde etkilediği gerceklerinin altı ciziliyor. Başka bir deyişle, iyi bir evlilik, daha iyi kazanc, daha uzun, daha sağlıklı bir hayat ve daha iyi yetişmiş cocuklar anlamına geliyor. Sonuc olarak, sosyal araştırmaların gosterdiği neden sonuc ilişkileriyle kafa karıştırmamak onemlidir. Yani evliler bekarlardan daha sağlıklı olduğu icin, evliliğin sağlığın garantisi olduğu sonucunu cıkarmamak gerekir. Buradan sadece sağlıklı insanların coğunun evli olduğu gerceğini cıkarabiliriz.


http://arsiv.sabah.com.tr/2006/09/02...60827-102.html
__________________