Antik cağlardan gunumuze gunluk hayatımızın vazgecilmez oğeleri olan corap ve eldivenler, Anadolu geleneğinin icinde uzerine işlenen motifleriyle sahibinin sesi de olur.
Anadolu toplumunda corap ve eldivenler, orgu el sanatıyla oluşan zengin motifleriyle bir sozluğe benzer, her biri ayrı anlama gelen... El ve ayak anatomisine “tıpa tıp” uyan, esnek olup gunluk hayatta işlevsel rol alan, iki ya da beş madeni veya ahşap şişle orulen corap ve eldivenler onemli giysi parcalarıdır. Eli, ayağı her turlu doğa olayına karşı koruyan, onu binbir motif, inancla susleyen, zor yaşam koşullarına anlam ve renk katan corap ve eldivenlerin sesini dinleyelim...
CORABIN KISA TARİHİ
MO 5. yuzyılda Altay Pazırık kurganında bulunan kece coraplar, Turklerde corap geleneğinin cok eskilere dayalı olduğunu kanıtlar. Eski Yunanlı şair Hesiodos, hayvan kılından orulen bir ayakkabı astarından (piloi) soz eder. Orguyle yapılmış, ayakkabı astarı dediği şey, corabın bir turu olabilir. MS 2. yuzyıldan başlayarak kece ya da hayvan postundan kesilerek dikilen, ama esnek olmayan corap benzeri giyeceklerin uretildiği de biliniyor.
Anadolu kulturundeki corapların benzerlerini ise Balkan ulkelerinde, Turkmenistan’da, Yunanistan’da, suruleriyle yaşayıp oradan oraya dolaşan topluluklarda da gorebiliyoruz. Turkce’deki corap sozcuğu ise Farsca kokenlidir. ‘Gorab’ sozcuğu, Arapca’ya ‘curap’, buradan Turkce’ye ise ‘corap’ olarak gecer ve Balkan diline de girer. Turkmenistan’da ise coraba ‘ceşka’ adı verilir.
İngilizce corap anlamına gelen ‘sock’ sozcuğunun kokeni olan Latince ‘soccus’ ise, aslında alcak topuklu hafif ayakkabılar icin kullanılırdı. Romalılar bu sozcuğu antik Yunanlılardan almıştı. Yunanlıların giydiği ‘sukkhos’, yani ayağa dolanan bir posttan yapılan hafif ayakkabılar, Romalılar zamanında, Britanya’nın işgali ile adalara taşındı, cizmenin icine giyilebilen bu bir tur coraplarla ayakların korunabileceğini goren Anglosaksonlarca benimsendi.
El orgusu corap bugunku bicimine ise, 17. yuzyılda orgu makinesini icat eden William Leey sayesinde kavuştu. Ardından ipek corapların uretimi geldi. 1930’larda naylonun bulunmasıyla sanayi, ipek corap uretme bağımlılığından kurtuldu ve dayanıklılığı nedeniyle naylon coraplar yavaş yavaş piyasaya surulmeye başlandı. Amerika’da uretilen ilk naylon corapların, ‘naylon gunu’ ilan edilen 15 Mayıs 1940’ta satışa sunulacağı duyurulmuştu. DukkÂnlar acılmadan once onlerinde oluşan kuyruklarla coraplar daha o gun tukendi.
PARMAKLAR ARASINDA BEŞ ŞİŞ
Anadolu’da coraplar yun, tiftik, pamuk, deve yunu, keci kılından elde edilen malzemenin ipliğe donuşturulmesiyle orulur. Anadolu toplumunda corap, eldiven ormesini bilmeyen kadın, kız yok gibidir. Corabı, eldiveni yolda, kapı onunde komşularla yarenlik ederken, surusunu guderken, ev ziyaretlerinde, boş zamanlarında durmadan orer… Parmaklar arasında beş şiş done done, ilmek ilmek motifleri oluşturur. Bazı yorelerde erkekler de kahvelerde ve koy odası toplantılarında kendi giyecekleri corap ve eldivenleri orerek ev uretimine katkıda bulunurlar.
Eldiven bilekten orulmeye başlar. El kısmı bitince, beşe bolunerek, boy boy parmaklar orulur, tırnak kısmı kırmızı renkle, ‘kınalı ellik’le tamamlanır. Corapların da burun, topuk, taban, bilek ve ağız kısmında cok hoş bir orgu tekniği uygulanır.
MOTİFLERİN DİLİ
Anadolu koylusunun yaşam felsefesi corapların, eldivenlerin uzerine kısa, oz sozcuklerle yazılır. Elin uğurlu, şifalı, ayakların ‘deve tabanı’ gibi guclu olması, gidilen yoldan sağ salim geri donulmesi, doğa olaylarından, kazadan, beladan, kem gozlerden korunması icin ceşitli motifler işlenir. Halı, kilim ve diğer dokuma turlerinde de gorulen bu motifler, bitkilerden, ciceklerden, kutsal sayılan hayvan uzuvlarından, kullanılan arac ve gereclerden, duşsel buluşlardan alınıp stilize edilir. Bu gelenekselliğin icinde oluşturulan renk renk, ceşit ceşit corap motiflerine verilen; ‘sac bağı’, ‘kucuk gegekli (kucuk kuş gagası)’, ‘tongel ciceği (boğurtlen ciceği)’, ‘koc boynuzu’, ‘uzum asması’, ‘gul bahcesi’, ‘bulbul gozu’ gibi yuzlerce sozcuk bulunur. Koyden kasaba pazarına inen, evli erkek ‘buyuk ağa’, bekarsa ‘kucuk ağa’ motifli corap giyer. Bir delikanlının sevdiği ele gitmişse, yureği yangınsa ‘yÂrimi eller aldı’ corabını ayağına gecirir. Gelinler ‘gullu’, guveyler ‘dallı’ motifli coraplar giyer.
Corap aynı zaman onemli bir hediyedir. Bir kız ceyizi icin en az 20-25 cift corap orulur. Ve bunların bir kısmı armağan olarak cevreye dağıtılır. Kızlar nişanlılarına corap orup yollar. Duğunlerde, bayramlarda, ozel ziyaretlerde de corap bebelere, cocuklara, genclere, yaşlılara hediye edilir.
Ayak anatomisine uyan ve bugun makinelerin urettikleri gibi ayakkabı, cizme, carık ve botla giyilebilen bu renk renk, suslu Anadolu corapları yuzlerce yıl oncesinin onemli bir buluşuydu. Gocebe toplumların kÂşifliğini yaptığı coraplar ve eldivenler, vazgecilmezlerimiz olarak gunluk hayatımızda binbir ceşidi ile yer almaya devam ediyor.
Fotoğraflarda gorulen corap ve eldivenler, Sabiha Tansuğ Koleksiyonu’na aitttir.
__________________
El Orgusu Corap ve Eldiven
Kadınca0 Mesaj
●31 Görüntüleme
- ReadBull.net
- Kültür & Yaşam & Danışman
- Hayatın İçinden
- Kadınca
- El Orgusu Corap ve Eldiven
-
13-09-2019, 17:17:03