Kenya’da erkek şiddetinden kacan kadınların bir arada yaşadığı Umoja koyune erkeklerin adım atması yasak.
Kenya’nın başkenti Nairobi’ye 380 km uzakta kurulan Umoja koyunde sadece kadınlar yaşıyor. Umoja, Kenya dilinde “Birlik” anlamına geliyor.
Koy, 1990 yılında, kendisi de bir şiddet mağduru olan Rebecca Lolosoli tarafından kuruldu. Hala koyun ‘anası’ kabul edilen Lolosoli, Kenya’da kadın sunneti, tecavuz ve erken yaşta zorla evlendirilme gibi sorunlarla mucadele eden bir aktivist. 1990’da, İngiliz askerleri tarafından tecavuze uğrayan 14 arkadaşıyla birlikte Umoja’yı kurmaya yeltendiklerinde, buna karşı cıkan başka erkekler tarafından da sıkca rahatsız edilmişlerdi.
Koyde yaşayanlar arasında 16 yaşındayken 80 yaşında bir adamla evlendirilmiş olan bir kadın da var, satılmamak icin evden kacan genc kadınlar da. Her biri bir arada, kadın kadına yaşamayı oğreniyor ve yoğun ataerkil anlayışın hakim olduğu koyleri arkalarında bırakan kadınlar, kendilerine ait bu kadın koyunde her işlerini kendileri goruyorlar.
25 yıldır koylerinde huzur icinde yaşayan kadınlar, koyu ziyaret eden turistlerden ve kendi urettiklerini satarak elde ettikleri gelirle kıt kanaat ama ozgur bir yaşam suruyorlar. Koyde 60 kadın ve 200’e yakın cocuk yaşıyor. Koyun kurucusu Rebecca Lolosoli, kapılarının butun kadınlara daima acık olduğunu soyluyor.
Kenya’nın başkenti Nairobi’ye 380 km uzakta kurulan Umoja koyunde sadece kadınlar yaşıyor. Umoja, Kenya dilinde “Birlik” anlamına geliyor.
Koy, 1990 yılında, kendisi de bir şiddet mağduru olan Rebecca Lolosoli tarafından kuruldu. Hala koyun ‘anası’ kabul edilen Lolosoli, Kenya’da kadın sunneti, tecavuz ve erken yaşta zorla evlendirilme gibi sorunlarla mucadele eden bir aktivist. 1990’da, İngiliz askerleri tarafından tecavuze uğrayan 14 arkadaşıyla birlikte Umoja’yı kurmaya yeltendiklerinde, buna karşı cıkan başka erkekler tarafından da sıkca rahatsız edilmişlerdi.
Koyde yaşayanlar arasında 16 yaşındayken 80 yaşında bir adamla evlendirilmiş olan bir kadın da var, satılmamak icin evden kacan genc kadınlar da. Her biri bir arada, kadın kadına yaşamayı oğreniyor ve yoğun ataerkil anlayışın hakim olduğu koyleri arkalarında bırakan kadınlar, kendilerine ait bu kadın koyunde her işlerini kendileri goruyorlar.
25 yıldır koylerinde huzur icinde yaşayan kadınlar, koyu ziyaret eden turistlerden ve kendi urettiklerini satarak elde ettikleri gelirle kıt kanaat ama ozgur bir yaşam suruyorlar. Koyde 60 kadın ve 200’e yakın cocuk yaşıyor. Koyun kurucusu Rebecca Lolosoli, kapılarının butun kadınlara daima acık olduğunu soyluyor.
Kaynak
__________________