Hepimizin hayatında belli başlı pişmanlıkları vardır elbet. Onemli olan pişmanlıklarımızdan ders cıkarıp, hatalarımızla yuzleşebilmek. Bunu bir kitap aracılığıyla yapmak, bir yandan gunah cıkarmak kadar hafif, muthiş bir arınma yontemi, diğer yandan ise cesaret gerektiren bir eylem. Supermodel Gisele Bundchen bu cesarete fazlasıyla sahip. Son kitabı Lessons: My Path to a Meaningful Life'ta hayatı ve kariyeri boyunca edindiği tecrubelerden, biriktirdiğı anılardan ve tum sahiciliğiyle pişmanlıklarından bahsediyor. İlk sayfasından son sayfasına kadar bir itiraf eseri...





Kusursuzluk beklentisini karşılayamamaktan korkup, bedeniniz hakkında yanlış karalar alıyorsunuz!
Dunyanın en guzel kadınlarından biri, iki cocuğu ve eşiyle birlikte mutlu bir yuvası var ve hayallerini gercekleştirebildiği bir hayat yaşıyor. Cizilen tabloda pişmanlığa yer yok diyorsanız, haklısınız fakat bir kez daha anlıyoruz ki davulun sesi uzaktan hoş geliyor. Kitabında bahsettiği gibi Gisele Bundchen'ın hayatında da yolunda gitmeyen bircok olay olmuş. 2005 yılında gecirdiği gogus estetiği bunlardan biri. Doğumdan sonraki emzirme surecinde oluşan deformasyonları gidermek adına, bıcak altına yatan supermodel bu kararından dolayı hala pişman.

"Yıllardır vucudunuzun kusursuzluğuna dair ovguler aldığınızda, yaşınızla birlikte bu kusursuzluk beklentisini karşılayamamaktan korkuyorsunuz. Bu da sizi bedeniniz hakkında yanlış kararlar almaya itiyor" diyor, Bundchen. Goğus estetiğinden sonra gozunu actığında hissettiği olumsuz duyguyu da şu sozlerle tarif ediyor: "'Aman Tanrım! Ben ne yaptım!' dedim. Vucuduma yabancılaşmıştım..."

__________________